Bu ağaç ve içinden çıkan sıvı o kadar kıymetli ki satış fiyatı tam 100 Bin dolar. Bu yüzden resmen sıvı altın olarak görülen maddeye talep çok olurken, ürünün 2029 yılına kadar fiyatı 64 milyar dolara kadar çıkacak. İşte, bir ağaçtan çıkan ve değeri katlanarak artan o sıvı altın…
Güneydoğu Asya'nın yağmur ormanlarına özgü olan Öd Ağacı (Aquilaria), dış görünüşü soluk ve kokusuz olsa da, sahip olduğu özelliklerle hayrete düşüren bir hammadde üretmektedir. Bu ağaç, özel bir mantar enfeksiyonu sonucunda, dünyanın en pahalı hammaddelerinden biri olan agarwood (öd ağacı reçinesi) üretmektedir.
HASTALANMA İLE DEĞER KAZANIYOR
Binlerce yıldır 'tanrıların ağacı' olarak anılan Öd Ağacı, 100 bin dolar değerinde bir hammadde üretebilmesi için hastalanması gerekmektedir. Agarwood, nadir bulunan ve yüksek değere sahip bir reçinedir. Ancak bu reçinenin oluşabilmesi için öd ağacının küflenmesi ve bir tür mantar enfeksiyonu geçirmesi şarttır.
MANTAR ENFEKSİYONU VE REÇİNE ÜRETİMİ
Bölgede yaşayan hayvanların Öd Ağaçları ile etkileşiminde, Phialophora Parasitica adı verilen bir mantar enfeksiyonu devreye girer. Ağaç, bu enfeksiyona tepki olarak aloe adı verilen karanlık, nemli ve aromatik bir reçine üretmeye başlar. Bu süreç, öd ağacının öz odununun derinliklerine doğru devam eder ve agarwood oluşturur. Sonuç olarak, sandal sedir ve vanilya notalarına benzeyen büyülü bir koku ortaya çıkar.
SIVI ALTIN: OUD KOKUSU
Saatler süren detaylı bir işleme tabi tutulan öd ağacının reçinesi, daha sonra damıtılarak en saf hali elde edilir. Bu işlem sonucunda, birçok kokunun içinde kullanılan Oud (Ud) kokusu ortaya çıkar. Uzmanlar, bu maddeyi 'sıvı altın' olarak tanımlamaktadır; çünkü çoğu zaman altından bile daha pahalıya satılmaktadır.
2029’A KADAR PAZARI ARTACAK
Yüzlerce yıllık tarihi ve milyon dolarlık değeri olan agarwood pazarının, tahminen 2029 yılına kadar 64 milyar dolara ulaşması beklenmektedir. Öd ağacının nadirliği ve sağladığı ekonomik değer, bu sürecin önemini artırmakta ve onu dünya genelinde eşsiz kılmaktadır.
Öd ağacının agarwood üretimi, hem doğanın mucizesi hem de yüksek ekonomik değeri ile dikkat çekiyor.
