Eskiden ben...
Olur da densizin biri haddini aşar ağzına geleni söylemeye yeltenseydi tereddütsüz yerimden kalkar anında gerekeni yapardım. Sinirlenirdim iyiden...
Çocukları eğit(eme)mek ya da...
Eğitim yol ve yöntem göstermektir. Eğitici bundan vazgeçip öğrenciyi kendisine benzetme hedefine yönelince sapmalar kaçınılmaz hale gelir. Hele...
Dilin doğası metafor*
Çeviri biraz da geç kalmış bir kültür faaliyetidir. Kültürler birbirlerine gecike gecike katılırlar. Gerçi bizdekiler doğal bir gecikme sayılmaz....
Düzen korumacılığın çok uzun mantığı...
Baharın düzeni yine baharla bozulur. Düzmek de bozmak kadar haktır ona. Yazın bereketli saltanatı ise sonbaharı içine çeke çeke son bulur. Sarı...
Hep haklı, hiç yenilmez...
Yenilmekten daha acısı yenilgiyi bir haksızlık diye görmek ve oradan bir haklılık ilahiyatı çıkarmaya yeltenmektir. Bu, gerçekliğin bilerek...
İstemeden gelenlerin hücumu...
Hemen pek çok şey istemeden geliyor yanıma. Sadece yanıma değil, gözüme, kulağıma, burnuma. Beş duyumla yoklayıp bilebileceğim, ölçüp tartabileceğim,...
Yakınlaştıkça bulanıklaşan...
Önce şaşırıyor, kararsızlık geçiriyor, şüpheyle başımı geri alıyorum. Bu beklenmedik bulanıklaşma bir an korkutuyor hatta beni. Daha dün,...
Arabesktürkiye...
Adı ister taverna ister yeşil pop hatta aranjman müzik olsun hepsi arabesk dedikleri sosyolojik tabandan yeşerir. Doğası gereği tepkisel oldukları...
Piçoğlu Osman ya da türküden düşünmek…
Selda Bağcan’ın sesine teslim oluyorum ilkin. Karadeniz’in sisli zirvelerinden kademe kademe sahile beni indiriyor. Doygun yeşilliklerin arasından...
Sıradan insanın değeri...
Neredeyse bütün yaratıcı yetenek ve sıradışı meziyetlerle donanmışlık kadar iç sızlatan düşüşler ve çözülmeler de onda, sıradan insanda...
Dut inadı...
Derler ki kurumuş keresteler içinde en sağlam ve inatçısı dut ağacınınkidir. Dileyen eline bir çivi ve çekip alıp denesin. Yaprağa serip de...
Dün akşam beni bir şeyler yerimden etti fakat...
Dün akşam beni bir şey, uyutmadı, diyecektim bundan imtina ettim çünkü beni uyutmayan şeyin tek başına olmadığını o ortadan kalksa bile ona...
Gıda meselesi ya da patates...
Tevfik Fikret’in Han-ı Yağma ve Mehmet Akif’in Safahat’ındaki bazı bölümleri saymazsak tabiatı gereği şiir sofradan ve iştahtan pek söz...
‘Kriz içindeki bilinç’
Güçlünün tabiatı ile muhterisin karakteri aynı çizgide buluşur; eldekini büyütmek ve olup bitenin özünü saptırıp saklamak. Meselelerin teorik...
Toparlama dersleri...
Dur! Duuur! Bekle. Şimdi gel, geri gel, hafif sol yaparak gel. Durr, duur, dur! Biraz öne al. Fazla değil. Azıcık. Bir gıdım. Evet, şimdi tam geri,...
Tahıl ve ekoloji*
Modern zamanlar toprak ve bileşenleriyle olumsuz yönde ilişkilidir. Topraktan ne kadar koparsa kendi ontolojisini adeta o denli güvende hisseder modern...
Dur bakalım...
Dur bakalım dedi, adam, dur bakalım. Önce kendisine söyledi, hele dur, dur bakalım. Biraz dur. Bekle. Acele etme. Sabırlı ol. Sakin kal. Sonra da,...
Kadıköy ile Üsküdar’ın Arası
Yirmi yıl kesintisiz Üsküdar’da yaşadım. İki Çamlıca tepesi arasında ayak basmadığım ağaç dibi neredeyse yoktur. İlk işim Büyük Çamlıca...
Hüseyin Kutlu’nun düşleri...
Hattat Hüseyin Kutlu’nun yazılarını her gördüğümde nefesimi tutardım. Bütün klasik sanatların yüz benzeşliği gibi bir sorunları vardır....
102. Ders*
Günümüz şairini bekleyen zorluklar kadar kolaycılıklar da çok cepheli. Şair dediğin şiirini yazıp suya sabuna dokunmadan köşesinde oturur...
Niteliksiz olanın yaygın egemenliği...
19.yy ideallerin yükselme çağıydı. 20.yy ise onların maddi ve manevi verimlerini paylaşmakla geçti. Yaşadığımız yüzyıl ise tarifi zor fakat...
Hikaye devam ederken*
Her şair ve yazar ölümünden sonra anılmak fakat asıl önemlisi okunmak ister. Gerçi hemen her olgu ve kavram gibi okunmak, bilinmek de birbirinin...
Nereye gidelim?
Bunca çağrı arasında nereye gidelim diye sormak tuhaf değil mi? Ancak şaşkınlar, aklı karışıklar, ne yapacağını kestiremeyen iş bilmezler...
Schadenfreude...*
Başkasının başına herhangi bir kötülük geldiğinde yaşanan sevinç diye açıklanıyor ‘schadenfreude’ kelimesi Almanca’da.. Anlamlandırma,...
İyilik ya da oluş hakkı...
Bazı zamanlar kendimi bedenimden geçen bir ırmağın sonsuz akışında buluyorum. Ne yöne aktığı önemli değil. Debisi kadar hızına teslim olmak...
Oleg Grabar evreni*
Bir dinin doğuşuyla yayıldığı coğrafyalara yansıyan kültür ve sanat görünümleri aynı zamanda örtüşmez. Yeni din kendisinden öncekilerle...
Şair ve galeta...
Her devrin her yazarın kendisine göre halleri var. Ev halleri başka, iş halleri başka, yeme içme halleri desen bambaşka. Yahya Kemal’in sofra...
Alors restez negre! Veya zenci kalınız!
Meşhur mareşal Mac Mahon bir gün Metz’de garnizonu teftiş ediyormuş; her subayın önünde biraz duruyor, elini sıkıyor, gönül alıcı birkaç...
Gerçek ve simge...
Dünyanın neresinde ve hangi gerekçeye dayanırsa dayansın bütün militarist adımlar şiddete meyillidir ve insanın itibari değerlerinin üzerinden...
Vasıf’ın bir beyti üzerine fuzuli düşünceler
Zevkine varamadığımız sürece Doğu ebedi yüktür. Onu zevk kılan ise zaman denilen güzelin ölümsüz şiiri olmalı. Her kültür ve dil kendi...
Karşıtını icat etmek...
Kurt, tabiatta hiçbir zaman suyun üst kısmında durup aşağıda bekleyen kuzuya ‘suyumu bulandırıyorsun’ demez. Çünkü bunu iddia etmek gerekçe...
Nereden geliriz?*
Yahya Kemal’in ‘Üsküp ki Şardağı’nda devamıydı Bursa’nın’ mısraı iklim denilen kültürel sürekliliğin güneş misali devamlı parlayan...
İnsansız çözümler arasında insan meselesi...
İnsansız çözümlere aşırı methiyenin yükseldiği bir dönemi yaşıyoruz. Robotlar, insansız hava araçları, yapay zeka, sanal para vb bir süredir...
Sıradan şeylerin büyük çıkmazı
Bina cepheleri, köprü üstleri, bariyerler, duraklar, iskeleler, inşaat alanları yavaş yavaş ses, afiş ve görsel videolarla dolup kabarmaya başladı....
Resim şart ya da*
Zihniyet dünyasına dair konularda kesin ve bağlayıcı hükümler vermenin uzun erekte yarattığı bir dizi sıkıntılar hep vardır. Resim yasağı...
Şehirde Mario Levi
Mario Levi bir şehir yazarı olarak belirdi ve nihayette onu önde tutacak vasıf budur. Salt İstanbul’u yazdığı için tematik bir paranteze sığmak...
Arıza düşünceler kökten eleştiriler*
Doğrudan bir vurgu yapılmadan ve imlasına dair özel bir dikkat gösterilmediğinde ‘arıza’ kelimesinin anlamı iki yönden açıkta bırakılır....
Yahya Kemal daima ve son keşifler*
Modern şairin kurucu tarafı sadece estetikte değil aynı zamanda düşüncededir. Lakin o bu vasfı geçmişten ayrı üzerine herhangi bir misyon almadan...
Oyuncak meselesi*
Çocukluğunda oynadığı onca oyunu hatırlayan kaç kuşak kaldı acaba? Oyuncağın, oyun içine türlü nesnelere indirgendiği, soyutlandığı dönemlerde...
Kış duygusu
Ne zaman elime boş bir kâğıt, üç beş de renkli kalem geçse hemen bir kış resmi yapmaya kurulurum.İnce ince işlemeye doyamadığım çiçek...
Gün geçer, zaman akar, insan göçer ancak...
Gün batmak içindir, zamansa akmak... Günle zaman arasında insana düşen nihai erek ise göçmek olmalı. İster içte yaşansın bu göç ister mekanda...
Çağımdan memnun değilim fakat...
İnsan hayatın seviyesi değil artık ve ben çağımdan memnun değilim. Kendimin hizasında bana doğru ışıyarak akan bir zaman göremiyorum. Kendimi...
Zeki Demirkubuz’un Hayat’ı ve konuşma ihtiyacı
Geçtiğimiz aylarda Nuri Bilge Ceylan’ın Kuru Otlar Üstüne filmini seyretmiştim. Önlenemez bir konuşma ihtiyacı kadar yönetmenin kendisini bilinçle...
Şiire hücum
Charlie Chaplin’in ‘Altına Hücum’ cinsinden bir şey değil Türkiye’deki şiire hücum. Biraz ‘Vurun Kahpeye’, biraz yağma hasanın böreği,...
Kan ve para...
Yu Hua ‘Kanını Satan Adam’ romanında adım adım paranın nasıl insanı alt ettiğini anlatır. Aslında Çin’in kapitalist dünyanın yedeğine...
Kötülüğün egemenliği ve görsellik...
Ahmet Haşim unutulmaz yazılarının birinde doğulu ve batılı dilencinin görsellik üzerinden amaçladığı etkiyi çarpıcı biçimde dile getirir....
İki adım ötemiz...
Eskiler dünyanın kaç bucak olduğundan söz ederlerdi. Büyük uzaklıklar ve hiç beklenmedik bilinmezlikler böylece dile dökülürdü. İlk kez...
Senin zannettiğin şeyler...
Tabiatın en zalim varlığı şüphesiz insandır. Hemen hiçbir canlı bilinçle başka bir canlıya işkence etmez, kötülük işlemez. Bir maymun...