Kültürün kavramsal olarak çok geniş bir kullanım alanı bulunmaktadır. “İlkel Kültür” kitabında E. Taylor, insanların davranışı ve düşünce sistemlerinde var olan etkilerin rastgele bir biçimde oluşmadığını ve bunun aslında doğa yasaları ile bağlantılı bulunduğunu ve bilim açısından incelenebileceğini öne sürmektedir. Genel kültür, Taylor’a göre insanın bir toplumun parçası olduğu, kazandığı ve kazanacağı bilgilerin, inanç, hukuk, sosyal bağlantılarının bütününü içeren bir kavramdır.
Daha önceleri, uygarlık kavramı ile ilişkilendirilmiş kültür kavramı, insanın gelişmesine bağlıdır. Bir kuşaktan sonraki kuşağa, üzerine konularak aktarılan bir miras olarak görülmektedir. Gerçekte kültür, bireyin düşünme gücü, bir algıyı hissetme, inanma biçimi, problemlere karşı getirebildiği çözümleri, düzenlemeye yarayan normatif bir bilgi birikimidir.
KÜLTÜR TANIMLAMALARI
Kültürdeki kavram farklı kültürlerde değişik biçimlerde tanımlanmıştır. Bu tanımlamalar, başta inanç olmak üzere, birçok farklı etkene bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Ünlü düşünür Voltair kültürü tanımlarken, insan zekâsı ile ilişki kurmuş ve zekânın gelişmesine bağlamıştır. Bir başka düşünür, M. Mac Ivera ise kültürü, ideolojinin, dinin, edebiyatın ve buna benzer toplumun yaşamsal belirtilerinin toplamı olduğunu belirtmiştir.
Kültürün sosyal bilimlerdeki karşılığındaki anlamı ise, bilginin, belirli formlar içinde katılımları ile oluştuğunu bildirir. Bu nedenle toplamlar arası genel kültürün farklı düşünce ve eylem modelleri ile ifade edilebildiği ve değişkenlik gösterdiği savunulmaktadır.
Bizim ülkemizdeki kültürü tanımlarken ise bunu sistemli olarak ilk tanımlayan kişi olan Ziya Gökalp’in, bir topluma ait, sanatsal, dinsel, gelenek ve adetlerin birleşimi olarak genel kültürü göstermiştir. Bu tanımlamanın yanında Ziya Gökalp’e göre kültür milli bir kavram olarak nitelendirilmiştir.
KÜLTÜR KAVRAMININ YAYGINLAŞMASI
İlk önceleri, kültür kavramı yaygın olarak, antropoloji de kullanılmıştır. 1800’lerin sonunda ortaya çıkan antropoloji ile beraber, kültür anlayışı bir değişime uğramış, antropologlar tarafından betimleyici bir hal almıştır. Bundan sonrasında, kültür bilimsel açıdan incelenebilir bir konuma çıkmıştır. Kültür kavramını etkileyen faktörler ise, bir toplumun yaşam biçimi ile beraber, ekonomik ve siyasal süreçleri ile kuvvetli bir biçimde etkili olmuştur. Sosyal hayatın içinde önemli bir konuma yükselen kültür, tarihte insanların var olduğu süre boyunca etkili olmuştur.
