Birleşik Kamu İş Konfederasyonu, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren "Tasarruf Tedbirleri" konulu Cumhurbaşkanlığı genelgesinin memurların bazı haklarını kısıtladığı gerekçesiyle Danıştay’da dava açtı. Birleşik Kamu İş Genel Mali Sekreteri Hasan Kütük, "Teknik ve personel yetersizliği ile karşı karşıya olan kamu kurumları, bu genelge ile daha da iş görülemez hale gelecektir" dedi.
Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren "Tasarruf Tedbirleri" konulu Cumhurbaşkanlığı genelgesi tepki toplamaya devam ediyor.
Birleşik Kamu İş Genel Mali Sekreteri Hasan Kütük, "Tasarruf Tedbirleri" genelgesinin "Personel giderleri", "Personel servisi hizmetine ilişkin giderler" başlıklı bölümler hakkında Danıştay’da dava açıklarını açıkladı.
Memur-Sen'den kamuda personel servislerinin kaldırılması kararına dava
Basın açıklaması okuyan Kütük, “Kamu tasarrufu tedbirleri açıklandı, ancak fatura yine halka ve kamu emekçilerine kesilmiştir” dedi.
Servis araçlarının kaldırılmasıyla toplu sözleşme ile elde edilen kazanımların ortadan kalkacağını belirten Kütük, bu durumun kamuda çalışan kişiler için ek ulaşım masrafı doğuracağını söyledi. Kütük, "Genelge hükümleri incelendiğinde, tasarrufun yine kamu emekçilerine dayatıldığı, Anayasa, kanunlar ve toplu sözleşme ile elde edilen tüm kazanımların ortadan kaldırıldığı, kamuda lüks ve şatafatın devam ettiği görülmektedir" dedi.
'KAMU HİZMETLERİ AKSAYACAK'
Kütük, keyfi harcamalar devam ederken fazla mesai ücretlerinin ve personel servislerinin sonlandırılmasının, 657 Sayılı Kanun'un 68/B maddesine göre yapılacak atamaların sadece yönetici kadrolarla sınırlı tutulmasının hukuksuz olduğunu ve kamu hizmetlerini büyük oranda aksatacağını belirtti.
'İŞ GÜVENLİĞİ VE BARIŞI BOZACAK'
Kamuya personel alımının emekli sayısıyla sınırlandırılmasının kamu hizmetlerini verilemez hale getireceğini vurgulayan Kütük, teknik ve personel yetersizliği ile karşı karşıya olan kamu kurumlarının bu genelge ile daha da işlevsiz hale geleceğini belirtti. Özellikle eğitim, sağlık, yargı, ulaşım ve diğer iş kollarında iş yükünün artacağını, bu kararın iş güvenliğini ve barışını bozacağını söyledi.
'PERSONELİN MESAİYE GİDİŞ GELİŞİ ZORLAŞACAK'
Servis araçlarının kaldırılmasının, toplu sözleşme ile elde edilen kazanımların ortadan kalkmasına neden olacağını ve kamu emekçilerini ek ulaşım harcaması yapmak zorunda bırakacağını belirten Kütük, bu durumun büyükşehirlerde trafik yoğunluğunu artıracağını ve personelin mesaiye gidiş-gelişini zorlaştıracağını ifade etti. Bu durumun kamu kurumlarında güvenlik sorunlarına yol açabileceğini ekledi.
Danıştay'da açılan davanın dilekçesinde, "Personel Servisi Hizmetine İlişkin Giderler" başlıklı bölümün 1. fıkrasındaki "Servis ve güvenlik hizmetleri hariç; kamu kurum ve kuruluşlarında toplu taşıma olan yerlerde personel servisi hizmeti sonlandırılacak, hizmet alımı suretiyle sağlanan personel servisi hizmeti ise sözleşme süresinin bitimine kadar devam edebilecektir" ibaresinin ve 3. fıkradaki "Personel servisi hizmetinden fiilen yararlanan kişi sayısının araç kapasitesinin yüzde 70'inin altında olması durumunda ilgili hatta servis sunumu yapılmayacaktır" ibaresinin yürütmesinin durdurulması ve iptali istendi. Dilekçede, düzenlemelerin Anayasa'ya, 4688 sayılı Kanuna, uluslararası sözleşme ve antlaşmalara aykırı olduğu, kamu ve bireyler açısından telafisi imkansız zararlara neden olabileceği belirtildi.
Kamudaki tasarruf Meclis'e böyle yansıdı: Damacana yerine arıtma suyu