Kasırga, sel ve kuraklık gibi aşırı hava olaylarının gözle görülür hale geldiği 2024, iklimle ilgili riskleri liderlerin gündeminde üst sıralara çıkardı. Tahminler 2023’teki aşırı hava olaylarının küresel ekonomiye maliyetinin 280 milyar dolar olduğunu gösterirken, özellikle tarım, enerji ve sigorta gibi sektörler için veri odaklı risk yönetimi ve dijital dönüşüm kaçınılmaz hale geldi.
İklim değişikliğinin yıkıcı sonuçları günden güne dünyanın dört bir yanında yaşanan aşırı hava olaylarıyla kendini gösterdi ve bunun etkisiyle iklimle ilgili riskler liderlerin gündeminde üst sıralara taşındı. Reasürans şirketi Swiss Re'nin tahminleri, 2023’te aşırı hava olaylarının dünya ekonomisine 280 milyar dolara mâl olduğunu gösterirken, iklim değişikliğiyle ilgili risklere daha açık olan tarım, enerji ve sigorta sektörleri için veri odaklı dijital dönüşüm kaçınılmaz hale geldi.
Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan UIGEO CEO’su Melih Çolpan, “Güney yarımküredeki bir kuraklık tarımsal emtia ticaretinde dalgalanmaları artırıyor. Avrupa'da meydana gelen bir kuraklık mal sevkiyatlarını sekteye uğratıyor. İklim değişikliği ve buna bağlı aşırı hava olayı riskleri, artık hiç olmadığı kadar gerçek. UIGEO olarak biz, tarım, enerji ve sigortacılık sektörlerine yönelik veri servisi çözümlerimizle işletmelerin iklim risklerini yönetmelerini kolaylaştırmayı amaçlıyoruz” dedi.
ABD’deki kasırgalar tedarik zincirlerini aksattı
Geçtiğimiz haftalara, ABD’de meydana gelen iki büyük kasırga damgasını vurdu. Moody's Analytics verileri Helene kasırgasının maliyetinin 34 milyar doları bulabileceğini öngörürken, Milton'ın maliyetinin 175 milyar dolara kadar çıkabileceği tahmin edildi. Florida'da öngörülen kıyıları vurması durumunda tedarik zincirleri için yeni bir darboğaz oluşturma potansiyeli günlerce tartışılan Milton'ın iklim değişikliği kaynaklı risklere en güncel örnek olduğuna dikkat çeken Melih Colpan, “Örneğin geçtiğimiz ayın başında, Robusta’ya ilişkin tedarik zorlukları, düşük hasat beklentileri ve diğer endişeler, Arabica kahve çekirdeklerinin fiyatını 13 yılın en yüksek seviyesine taşıdı. Dünyanın her yerindeki üretici ve şirketler, bu gibi risklere hazırlıklı olmak için yatırım yapıyor. Tarım, enerji ve tüm bu alanlardaki riskleri üstlenen sigorta sektörlerinde karar alma süreçlerini optimize etmeyi amaçlayan UIGEO, servis tabanlı veri çözümleriyle hava durumu tahminleri, pazar fiyatları, yıldırım verileri, uydu görüntüleri gibi kritik bilgileri kullanıcılarına gerçek zamanlı sunarak tam da bu noktada devreye giriyor” ifadelerini kullandı.
Hem risk yönetimi hem operasyonel mükemmellik sağlıyor
Pandemiden bu yana küresel ve ulusal tedarik zinciri yöneten şirketlerin “dayanıklılık ve esneklik” kavramlarını konuştuğunu hatırlatan Melih Çolpan, “Tarım, enerji ve sigorta sektörleri de bu dönemde zincir boyunca görünürlüğün en önemli dayanıklılık kriteri olduğunu keşfetti. Bugün ise büyük veri kümelerini anlamlı çıktılara dönüştüren yapay zekadan söz ediyoruz. Görünürlüğün temelinde iyi, nitelikli, yorumlanabilir ve gerçek zamanlı veriler yatıyor. Faaliyetlerini San Francisco’daki merkezinden sürdüren ve Türkiye’de de agresif bir büyüme stratejisi üzerinde çalışan UIGEO’nun sunduğu veri çözümleri, tarım, enerji ve sigortada dijital dönüşüme hız kazandırmaya, veriye dayalı karar alma süreçlerini ileri taşımaya hizmet ediyor. Müşterilerimizin ihtiyaç duyduğu, şirketlere özel, hızlı, güvenilir ve doğru verileri sunarak stratejik karar alma süreçlerine katkıda bulunuyoruz. Türkiye’nin büyüyen ekonomisinde teknoloji odaklı çözümlerin önemi her geçen gün artıyor ve UIGEO olarak bu dönüşümde öncü olma hedefiyle çalışıyoruz. Şirketlere operasyonel mükemmellik ve risk yönetimi yetenekleri kazandırıyoruz” diye konuştu.
Tarımda dijital dönüşümün öncüsü olacak
Tarım ve teknolojinin, son dönemin öne çıkan girişimcilik dikeylerinden birinde kesiştiğine dikkat çeken ve tarım sektöründe dijital dönüşüm yatırımlarının son yıllarda %20 arttığını hatırlatan UIGEO CEO’su Melih Çolpan, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: “UIGEO, servis tabanlı çözümler sunarak şirketlerin operasyonel süreçlerini optimize etmelerine olanak tanıyor. Bu hizmetler arasında gerçek zamanlı veri akışı, risk yönetimi, stratejik planlama ve karar alma süreçlerini iyileştiren veri analizleri bulunuyor. 2024’ün son çeyreğinden itibaren Türkiye genelinde büyüme hedeflerimize hız veriyoruz. Tarımsal veri analizleri, hava durumu tahminleri, yıldırım-şimşek gibi risk verileri, coğrafi kodlama ve uydu destekli veri çözümleriyle Türkiye'de elde edeceğimiz başarıları, ABD başta olmak üzere küresel pazarlara taşıma hedefimizle, tarımda veri temelli dijital dönüşümün öncüsü olma hedefimize istikrarlı adımlarla ilerleyeceğiz.”