CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Sinan Ateş davasıyla ilgili KARAR TV'de önemli açıklamalarda bulundu ve bu davaya dair yaşananların Cumhur İttifakı üzerinde doğrudan etkisi olabileceğine dikkat çekti. CHP'li Günaydın, davaya ilişkin süreci ve mahkeme gözlemlerini paylaştı. Ayşe Ateş'in avukatının, sanığa sorduğu soruya hakimin müdahale etmesine dikkat çeken Günaydın, "MHP'yi bu davanın dışına çıkarmak için çaba var" dedi.
MERVE ŞİŞMAN
Sinan Ateş davasıyla ilgili KARAR TV'de konuşan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, 'Bu dava Cumhur İttifakı'nı direkt olarak etkileyecek' mesajını verdi.
Ceza hukukçusu olarak davayı incelediğini belirten Günaydın, iddianamenin eksikliklerini ve mahkeme sürecindeki tartışmaları eleştirdi. "İddianame, meseleyi kapatmaya yönelik hazırlanmış gibi görünüyor. Bazı temel bilgiler eksik ve muhatapların adları net bir şekilde belirtilmemiş. Bu durum, adil bir yargılama sürecine gölge düşürebilir" diyerek mahkeme sürecinin şeffaf ve tarafsız olması gerektiğine vurgu yaptı.
Mahkeme sırasında yaşananları da eleştiren CHP'li Günaydın, "Hakim, avukatların sorularına kısıtlamalar getirerek dava sürecini yönlendirmeye çalıştı. Bu durum, adaletin sağlanmasında ciddi soru işaretleri doğuruyor" şeklinde konuştu.
Ayrıca CHP'li Günaydın, davada yer alan sanıkların siyasi bağlantılarına dair ortaya atılan iddiaların doğruluğunun araştırılması gerektiğini savundu.
'İDDİANAME MESELEYİ KAPATMAYA YÖNELİK'
KARAR TV'de Elif Çakır ve Yıldıray Oğur'un sorularına yanıt veren Gökhan Günaydın, Sinan Ateş davasının ilk gününde büyük bir hayal kırıklığı yaşadığını ifade etti. Bu davanın MHP için hayati bir öneme sahip olduğunu söyleyen Günaydın davadaki gözlemlerini şöyle anlattı:
"MHP, bu dava sürecini ve bu dava süreciyle birlikte AK Parti'nin ilişkilendirilme biçimini, Cumhur İttifakı'nın geleceği açısından hayati buluyor. Ceza Hukukçusu olarak iddianameyi gördüğümde şunu söyledim; Bu iddianame meseleyi kapatmaya yönelik. Çok eksik yazılmış, muhattapların adı konulmamış, plakayı söylüyorsun ama plakanın sahibini söylemiyorsun. Plakayı mı yargılayacağım? Dünya kadar konular var hepsi ortada bırakılmış.
'HAKİM MEVCUT İPUÇLARINI KAPATIYOR'
Sanıkların bu kadar uzun bir tutukluluk sürecinden sonra ifade değiştirmesi MHP'yi işin dışına çıkarmak için bir çaba. Avukatlar bu süreçte cezaevine gidip geldiler. Sinan Ateş davasının ilk günü benim için tam bir hayal kırıklığı. Ayşe Ateş’in avukatları sanıklara soru soruyor, hakim o anda hemen devreye girerek ‘böyle bir soru soramazsınız, biz kamuoyuna yansıyan iddialar üzerinden bir şey yapmıyoruz, ceza davası görmüyoruz ve o isimler bu dosyada sanık değiller’ diyor. Bırakın hakimin ipuçlarından yola çıkarak bir şey yapmasını avukatın sorduğu soruya dahi izin verilmedi. Hakim iddianame ile bağlı kalmaksızın başka araştırmalara girişebilir, bırakın ilave araştırmaya girişmeyi burada hakim mevcut ipuçlarını kapatıyor.
'SANIKLAR MHP'Yİ BU İŞİN İÇİNDEN ÇIKARMAYA ÇALIŞIYOR'
Sanıklar tersten siyaset örmeye çalışıyor. Sanıklar dedi ki; "Savcı bize burada iki tane MHP'li vekilin adını ver serbest bırakalım dedi" Bu laflar, MHP'yi bu işin dışına atma, hatta tam tersine, sanıklar 'MHP'nin hiçbir müdahalesi yokken zorla içine sokmaya çalışanlar var' algısını yaratmaya çalıştı. MHP'yi bütün bu tablonun dışına çıkartmaya çalışan ifadelerini sundular.
'CHP OLARAK BİZE EN ÇOK BENZEMEYENİN YANINDAYIZ'
Yargıya güven Türkiye'de bu kadar diplerdeyken en çokta sana benzemeyenin hakkını savunmak, bence toplumda negatif değil pozitif bir izlenim yaratıyor. CHP olarak bunu yapıyoruz. Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı'nı yapmış bir isimi CHP savunuyor. Davada Müsavat Dervişoğlu'nu ve eski Ülkü Ocakları Genel Başkanları da bulundu. Artık bu memlekette kimsenin senden benden diye bakmadan hukuk karşısında adil olunan bir yargı sürecine muhattap olması için elimizden geleni yapmalıyız."
