Bela resmen göz göre göre geldi! Böyle giderse durum daha da kötüye gidecek! Uzman isimden İzmir'e korkutan uyarı...
İzmir Körfezi'nde Ağustos ayında başlayan balık ölümleri ve kötü koku sorunu devam ediyor. 20 Ağustos’ta Bayraklı ilçesi Turan Sahili'nde gözlemlenen ölü balıklar, körfezin ciddi bir kirlilik sorunu yaşadığını ortaya koymuştu. Ancak kirlilik, Bayraklı ile sınırlı kalmadı; son olarak Konak Pasaport İskelesi çevresinde denizin renginin kahverengiye dönüştüğü ve sahilde kötü kokunun hakim olduğu rapor edildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ekipleri, bölgede temizlik çalışmalarına devam ediyor.
KÖRFEZDE KİRLİLİK NEDENLERİ: PLANKTON PATLAMASI
Konuya dair açıklama yapan Dokuz Eylül Üniversitesi'nden Prof. Dr. Doğan Yaşar, körfezdeki kirliliğin ana sebebinin plankton patlaması olduğunu belirtti. Yaşar, İzmir Körfezi’nin son 25 yılın en kötü dönemini yaşadığını ve özellikle bu yıl görülen kırmızımtırak plankton türünün ciddi bir sorun yarattığını ifade etti. Körfezin, iç kısımlarında ve genel olarak tüm bölgesinde ekolojik dengenin bozulduğu uyarısında bulunan Yaşar, çözümün çalışmayan arıtma tesislerinin yeniden faaliyete geçirilmesi olduğunu vurguladı.
KÖRFEZ 2003 YILINDA MAVİYDİ, ŞİMDİ FELAKETİN EŞİĞİNDE
Prof. Dr. Yaşar, 2002 yılına kadar yapılan arıtma tesislerinin körfezde büyük bir iyileşme sağladığını ve 2003 yılında İzmir Körfezi'nin mavileştiğini belirtti. O dönemde yapılan bilimsel çalışmalar ve belediye iş birliği ile körfezin hızla toparlandığını ifade eden Yaşar, ancak sonraki yıllarda bu sürecin kesintiye uğradığını dile getirdi. Özellikle 2007 yılında yapılan betonlama çalışmalarıyla derelerin altının kapatılmasının büyük bir hata olduğunu vurgulayan Yaşar, bu yanlışın kirlilik sorununu daha da derinleştirdiğini söyledi.
ARITMALAR ÇALIŞMAZSA KÖRFEZ CAN ÇEKİŞMEYE DEVAM EDECEK
Prof. Dr. Yaşar, körfezdeki balık ölümlerinin 1955 yılından beri aralıklarla görüldüğünü ancak bu yıl yaşananların ciddi boyutlara ulaştığını belirtti. Fabrikaların atıklarını düzgün şekilde arıtmadan denize saldığını ifade eden Yaşar, arıtma sistemlerinin tekrar tam kapasite çalıştırılması halinde körfezin bir yıl içinde toparlanabileceğini öne sürdü. Körfezin eskiden Akdeniz’in en zengin balık çeşitliliğine sahip olduğunu hatırlatan Yaşar, mevcut durumun tamamen yanlış belediye politikalarının sonucu olduğunu söyledi.
İZMİR KÖRFEZİ’NİN GELECEĞİ NE OLACAK?
Prof. Dr. Yaşar, mevcut yönetimlerin sorunları çözme konusunda yetersiz kaldığını belirterek, körfezin daha da kötüleşmemesi için acil adımlar atılması gerektiğinin altını çizdi. Eğer gerekli önlemler alınmazsa, İzmir Körfezi’nin ekolojik felaketin eşiğinde olduğunu vurgulayan Yaşar, Göztepe ve Güzelyalı gibi bölgelerde su kalitesinin birkaç yıl içinde iyileşebileceğini ancak tüm körfezin eski sağlıklı haline dönebilmesi için daha fazla çaba gerektiğini belirtti.