Ailesinin yönlendirmesiyle Londra'da moda tasarım eğitimi alan Melis Alphan, bir gün moda ile toplum sosyolojisi üzerine yazı yazmasının ardından gazeteci olmaya karar verdi. Moda editörlüğünün ardından ana akım medyada yazarlık yaptı. İşte biyografisi...
Gazeteci Melis Alphan, Vizyon Dergisi'nde yaptığı moda editörlüğünün ardından Radikal gazetesinde muhabirlik yaptı. Daha sonra Milliyet, Hürriyet ve Cumhuriyet gazetesinde editörlük, yazarlık ve röportajlar yaptı. Haberleriyle birçok ödüle layık görüldü.
MELİS ALPHAN'IN HAYAT HİKAYESİ
15 Kasım 1978 yılında İzmir'de dünyaya geldi. Özel İzmir Amerikan Koleji ve London College of Fashion'da moda tasarım eğitimi aldı. Melis Alphan'ın annem lise mezunu, babası Saint Joseph ve Türk Koleji mezunudur. Dedesi 'Devrimci Tayyar' olarak bilinen Tayyar Eraslan'dır.
Gazetecilik mesleğindeki ilk yıllarında moda eleştirmenliği yaptı. Sonraki yıllarda politik ve toplumsal konulara yöneldi.
2001'de Radikal gazetesinde çalışmaya başladı. 2003'te Milliyet gazetesine geçti. 2009'da Hürriyet gazetesinde çalışmaya başladı. 2018'de gazetenin Doğan Medya Grubu'ndan Demirören Medya Grubu'na geçmesinin ardından Cumhuriyet gazetesinde kariyerine devam etti.
'Peki Konuşalım' ve 'Moda Moda Dedikleri' adlarında iki kitap yayımladı.
2013'te 'Annem Beni Akıl Hastanesine Kapattı' röportajıyla 'En İyi Röportaj' dalında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından ödüllendirildi. 2015'te TMMOB Şehir Plancıları Odası Kent Planlama Basın Ödülleri'nde 'Ulusal Gazetecilik' dalında ödül aldı.
1978 doğumlu olan Melis Alphan, 2020 yılı itibariyle 42 yaşındadır ve bekardır.
Sosyal paylaşım sitesi Instagram'da @melisalphan kullanıcı adıyla yer almaktadır.
MODA DÜNYASINDAN GAZETECİLİĞE
Gazetecilik mesleğinde 20 yılı geride bırakan Melis Alphan, moda tasarım eğitimi aldıktan sonra basın-yayın dünyasına nasıl geçtiğini, verdiği bir röportajda şöyle anlatmıştı:
* Moda tasarımı okumak nereden esti?
10 yıl resim yaptım. Ciddi ciddi. "Gideyim sanat okuyayım" dedim. Ama sürünmek istemiyordum, aileme sürekli bağımlı olmak da. Modayla da ilgiliydim, hem giyim hem çizim zevkimi tatmin edebileceğimi düşündüm ve soluğu London College of Fashion'da aldım.
* Londra'da kalmayı düşünmedin mi?
Daha fazla baba parası yemem gerekecekti, istemedim.
* Gazetecilik ne alaka? Türkiye'de, senin alanında iş mi yoktu?
Yoktu valla. 2000'de geldim, o yıllarda tasarımcı olarak iş imkanı yoktu. Bir de soğumuştum, başka bir şey yapmak istiyordum ama nereden başlayacağımı bilmiyordum. Vizyon Dergisi'nin moda editörü aradığını duyunca gittim, Elçin Yahşi’yle görüştüm, onu çok sevdim, başlayayım dedim.
* Ailenin tepkisi ne oldu?
Annem yıkıldı! Yıllarca, "Kendi mesleğini yapsan" deyip durdu. Ama artık demiyor. Vizyon'da bir buçuk yıl çalıştıktan sonra Elçin Yahşi'ye, Radikal'in hafta sonu ilavelerini teklif ettiler, ben de peşinden gittim. Orada muhabirlik yaptım. Milliyet Popüler Kültür eki çıkaracağı zaman da Mehmet Yılmaz, editör olarak beni aldı. O ek kapanınca yazı işlerine geçtim ama editörlük bana göre değildi. Başkalarının ürünleri üzerinde çalışmak değil, kendi ürünlerimi ortaya koymak istiyordum. Beni yazar yapan Sedat Ergin'dir.
