Türkiye’deki toplam yatırım tutarlarının 1 milyar euroyu bulduğunu söyleyen Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Sülün, “Aksaray tesislerimizde kapasiteyi iki katına çıkardık” dedi. Sülün, Suriye ve Irak problemleri bittiği zaman ekonominin daha iyi olacağının da altını çizdi.
ALİ YILDIRIM
Geçen yıl Türkiye’de yeni rekora imza atan otomotiv pazarı, 2017 Ocak itibariyle yerini sessizliğe bıraktı. Bu yıl yüzde 10 seviyelerinde daralma bekleyen sektör temsilcileri, pazarın 900 bin seviyelerinde kapanacağını öngörüyor. Öte yandan, Türkiye’de üretim yapan markalar iç pazardaki daralma öngörüsünü umursamayarak ağırlığı ihracata veriyor.
Türkiye ekonomisine ve ülke istikrarına güvenen yerli üreticiler yatırımlara hız vererek kapasite artırımına giriyor. Nisan ayında yapılması beklenen referandumun öncesi ve sonrası da otomotiv pazarına etki edeceği düşünülüyor. Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Süer Sülün, ciddi bir otobüs ihracatçısı olduklarını ve geçen yıl toplam ihracatlarını yüzde 400 civarında artırdıklarını belirtti. Dolayısıyla belli bir hızla bu yıl daha fazla ihracat yapmayı öngördüklerini kaydeden Sülün, 2017’nin ikinci yarısına, referandumdan sonrasına daha pozitif baktıklarını, talebin biraz daha artması gerektiğini ve bu beklentide olduklarını dile getirdi. Pazarı değerlendiren Sülün, “ÖTV artışından dolayı otomotiv sektöründe kasım ayında çok büyük bir artış oldu. Otomotiv endüstrisinde ocak ayı her zaman düşüktür. Aralık ayında hep yüksektir” ifadelerini kullandı.
Türkiye olarak artık mühendislik satmaya başladıklarını da vurgulayan Sülün, “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları artık mühendislik yapıp satıyor. Bu da baktığınız zaman Türkiye açısından gurur verici bir şey. Dolayısıyla Ar-Ge faaliyetlerimizi, mühendislik faaliyetlerimizi arttırıyoruz, yoğunlaştırıyoruz” açıklamasında bulundu. Aksaray’da 113-115 milyon euro yatırımları olduğunu ve kapasite olarak 2’ye katlayacaklarını sözlerine ekleyen Sülün, Aksaray’ın teşvik olarak 5’inci bölge olduğunu ve bu şehirden 2018’e kadar yaklaşık 1 milyar euro ihracat yapacaklarını vurguladı. Sülün, “15 Temmuz’dan sonra 19 Temmuz’da Aksaray’da Ar-Ge merkezi kurma kararımız vardı. Dolayısıyla bu tip olayların bizim için hiçbir engeli yok. İş anlamında baktığımızda herhangi bir duraklama, herhangi bir soru işareti söz konusu değil” dedi.
Türkiye’de bugüne kadar toplam yatırım tutarlarının 1 milyar euro olduğunu ve yatırımlarına hiç ara vermeden devam edeceklerini anlatan Sülün, Türkiye’nin çok büyük bir pazar olduğunu, içerisinde çok büyük potansiyel barındırdığını ve lokasyon olarak çok ciddi bir merkez olduğunu kaydetti. Sülün, Suriye ve Irak problemleri bittiği zaman Türkiye ekonomisinin daha iyi olacağına inandıklarının söyledi.
‘REKOR KIRIP KRİZ DİYORUZ’
2016 yılında otomotiv endüstrisinin rekor kırdığını anımsatan Sülün, “Otomotiv sektöründe üretim, ihracat rekoru kırıldı. Türkiye pazarında da satış rekoru kırıldı. 2016 yılında ev satışlarında rekor kırıldı. Hem ev satışlarında hem otomotiv satışlarında rekor kırılan bir ülkede krizden söz etmek çelişkili” diye konuştu. Bununla birlikte 2017 yılında Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) artışı ve kur artışından dolayı yüzde 10 daralma beklediklerini kaydeden Sülün, “Çok önemli olan yeni teşvik paketi çıktı. Cazibe merkezleri ile ilgili Ar-Ge teşvikleri tekrardan yenilendi. Bu da çok önemli. Taleplerimizden en önemlisi de öngörülebilirlik. Yani bir uygulama kanunu çıktığı zaman bunun tarihlerinin çıktığı şekilde korunması” açıklamasında bulundu.
‘ENDÜSTRİYEL BÜYÜKELÇİYİZ’
Ayrıca Süer Sülün, 15 Temmuz’da yaşananların yabancı yatırımcılar tarafından doğru algılanmasının önemli olduğunu ifade etti. Kendilerinin endüstriyel büyükelçi olduklarını ve burada yaşananları doğru bir şekilde anlatmaları gerektiğini söyleyen Sülün, şöyle devam etti: “Darbe olayını anlamak çok zor. Biz Türk vatandaşı olarak anlamakta zorlanıyoruz bazı şeyleri. Bunu tabii yurt dışından izleyerek algılamak, anlamak, geri planını bilmek 40 yıllık bir oluşum diyoruz, o yüzden çok zor. Yatırım anlamında hiçbir gerileme olmadı. Biz 50 yıldır Türkiye’deyiz. Türkiye’nin içini biliyoruz. Bizim başkanımız Türkiye doğumlu. Daimler’in yönetiminde Türkiye’de çalışmış 3 kişi var. Bunların hepsi Türkiye açısından bir avantaj.” Buraya gelip çalışan Alman yöneticileri veya başka herhangi bir milletten olan yöneticileri sektörel büyükelçi olarak geri gönderdiklerini belirten Sülün, Türkiye’de yaşanan olayların anlaşılması ve anlatılması konusunda Türkiye’de görev yapan yabancı yöneticilerin büyük bir avantaj olduğunu kaydetti.
PREMIUMDA LİDER MARKA
Mercedes-Benz Otomobil Grubu Pazarlama ve Satış Türkiye Direktörü Şükrü Bekdikhan 2016 için “Müşteri memnuniyeti ve büyümeye odaklı, motivasyonu her zaman en üst seviyede olan bayilerimiz, pazarlama ve satış organizasyonumuzla birlikte başarılı bir yıl geçirdik” diyerek sözlerine şöyle devam etti: “2016 yılında Mercedes-Benz olarak 32 bin 666 adetlik otomobil satış rakamıyla kapatarak satışlarımızı bir önceki yıla göre %7,6 oranında artırdık, yeni bir satış rekoruna imza attık ve premium segmentin 1 numaralı markası olduk. Müşteri memnuniyeti araştırmalarında da (NCBS) Satış Sonrası Hizmetler alanının 1 numaralı premium markası olarak yerimizi aldık. Bu başarıda bayi ağımızın büyüyen hacimle birlikte gerek yeni lokasyonlara, gerek dijitalleşmeye gerek insan kaynaklarına son 1,5 yılda yapmış olduğu 40 Milyon euronun üzerindeki yatırımlar büyük rol oynadı.”