Elektrikli araçların pazar payı günden güne büyürken, şarj güvenliği kullanıcıların en çok kafasını karıştıran konuların başında geliyor. Özellikle evlerdeki basit prizlere takılarak yapılan şarj işlemleri geri dönülemez hasarlara yol açabiliyor. Elektrikli araç yangınlarının büyük çoğunluğunun yanlış şarj yöntemlerinden kaynaklandığı da belirtiliyor. Estasyon’un Yönetim Kurulu Üyesi Murat Timur, güvenli şarj için ev tipi şarj istasyonlarının önemine değindi.
CİHAT CEYLAN
Son yıllarda elektrikli araç satışlarında yaşanan artış, beraberinde evde şarj güvenliğiyle ilgili önemli soruları ve endişeleri gündeme getiriyor. Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) verilerine göre, Türkiye’de 2024 yılında elektrikli otomobil satışları bir önceki yıla göre yüzde 51,7 artışla 99 bin 489 adede ulaştı.
Elektrikli araçların toplam satışlar içindeki payı yüzde 10,1’e yükselirken, plug-in hibrit otomobillerin payı ise 9 bin 921 adetle yüzde 0,3’ten yüzde 1’e yükseldi. Ancak, elektrikli araç yangınlarının büyük çoğunluğunun yanlış şarj yöntemlerinden kaynaklandığı belirtiliyor. Özellikle evlerdeki normal prizlere takılan uzatma kabloları ile yapılan şarj işlemleri, geri dönülemez hasarlara ve güvenlik risklerine yol açıyor. Bor Holding çatısı altında elektrikli araç şarj çözümleri sunan Estasyon’un Yönetim Kurulu Üyesi Murat Timur, bu konuda kapsamlı açıklamalarda bulundu.
Murat Timur, elektrikli araç kullanıcılarının araçlarını güvenle şarj edebilmeleri için ev tipi şarj istasyonlarının önemine dikkat çekerek, “Elektrikli araçların yaygınlaşmasıyla birlikte ev tipi şarj istasyonları bireysel kullanıcılar için ideal bir çözüm haline gelmiştir. Aracınızı her ihtiyaç duyduğunuzda kolayca şarj edebilmek ve dışarıda şarj istasyonu arama zorunluluğunu ortadan kaldırmak için evde şarj istasyonu kurmak en uygun seçeneklerden biridir” dedi.
Timur, yanlış şarj yöntemlerinin yaratabileceği risklere dikkati çekerek, “Uzatma kabloları, elektrikli araçların gerektirdiği yüksek güç ihtiyacını karşılayacak şekilde tasarlanmamıştır. Bu tür kablolar sürekli yüksek akıma maruz kaldığında aşırı ısınabilir, eriyebilir ve yangına neden olabilir. Ayrıca, uzatma kablosunun kalitesi, kesit alanı ve uzunluğu, güç kaybına ve voltaj düşmesine yol açarak hem aracın şarj sistemine hem de ev elektrik tesisatına ciddi zararlar verebilir” uyarısında bulundu.
504 KM MENZİLLİ YENİ OPEL GRANDLAND
Alman otomobil üreticisi Opel, tamamen elektrikli güç seçeneği sunan yeni nesil Grandland’i Türkiye’de satışa sundu. Yeni Grandland, ilk etapta hem 1,2 litre 136 HP’lik turbo benzinli motor 21 HP (15,6 kW) ve 6 ileri çift kavramalı elektrikli şanzımanla kombine edilen hybrid versiyonun yanı sıra 73 kWsa (net kapasite) batarya kapasitesine sahip ve yaklaşık 504 kilometre menzil (WLTP’ye göre) sunan 210 HP’lik elektrikli versiyonuyla yollara çıkmaya başladı. 48 V hybrid teknolojisine sahip versiyonda Edition ve GS, elektrikli versiyonda ise GS donanım seviyesi ile yollara çıkan yeni Opel Grandland, hybrid motor seçeneğinde 2 milyon 50 bin TL’den elektrikli versiyonunda ise 1 milyon 804 bin TL’den başlayan fiyatlarla tüketicilerle buluşuyor.
Yeni Grandland, şık görünümünü, pratik detayları ve karbon ayak izini azaltan birçok özellik ile bir araya getiriyor. Bu yenilikçi özellikler arasında, geri dönüştürülebilir ve onarılabilir bataryalar, iç tasarımda geri dönüştürülmüş malzeme kullanımı ve gövdede krom ögelerin bulunmaması gibi özellikler yer alıyor. Bununla birlikte GS donanım seviyesi ile standart olarak sunulan, modelin ön bölümün orta kısmında yer alan aydınlatmalı ‘Şimşek Logosu’na sahip yeni 3D Vizör ve arka kısımda aydınlatmalı ‘OPEL’ yazısı bulunuyor.
Opel Türkiye Genel Müdürü Yiğit Yantaç, “2025 yılında Opel olarak satacağımız her 3 binek otomobilden 2’sinin SUV olmasını hedefliyoruz, bu noktada yeni Grandland’in hem elektrikli hem hybrid versiyonlarıyla pazarda önemli bir başarı kazanacağına inanıyoruz” dedi.
CHERY MODELLERİNDE 2025 FIRSATLARI
Cazip finansman seçenekleri ve ödeme koşulları sunan Chery, SUV sahibi olmak isteyenlere sıfır faizli avantajlı kredi imkânları sağlıyor. Bu kapsamda, üst düzey teknoloji ile donatılan TIGGO 8 Pro Max modelinde 300 bin TL 12 ay vadeli, yüzde 0,99 faizli kredi veya 100 bin TL’ye varan nakit indirimi bulunuyor. Yenilikçi ve sportif tasarımına ek olarak teknolojik donanımları ile öne çıkan OMODA 5 PRO için 300 bin TL 12 vadeli, yüzde 1,99 faizli kredi ile birlikte kullanılabilen 178 bin TL’ye varan nakit indirim imkânı sağlanıyor. Kısa sürede sınıfının referans modellerinden olan, Chery TIGGO 7 Pro Max modelinde ise 300 bin TL 12 vadeli, yüzde 1,99 faizli kredi ve 159 bin 800 TL’ye varan nakit indirim olanakları sunuluyor. Bununla birlikte tüm Chery modelleri, 5 yıl veya 150.000 kilometrelik garantiyle de dikkatleri çekmeyi başarıyor.