Hollanda, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun iniş iznini iptal etti. Güvenliği bahane gösteren Hollanda hükümetinin ilk açıklamasında Çavuşoğlu'nun sabah saatlerinde yaptığı "Uçuş izni iptal edilirse, yaptırımı ağır olur" açıklaması da gerekçe gösterildi. En ağır tepkiyi 'Nazi kalıntısı' benzetmesiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan gösterirken, hükümetten de üst üste açıklamalar geldi. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş "Türkiye gereken cevabı verir" dedi. Almanya'nın çıkardığı krizi devam ettiren Hollanda'nın tavrına CHP de tüm yurtdışı programlarını iptal ederek cevap verdi.
Hollanda, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun iniş iznini iptal ederek skandal bir karara imza attı. Almanya ile birlikte Türk bakanların miting programlarını iptal eden Hollanda, Çavuşoğlu'nun bugün yapacağı programa katılmasını iniş iznini iptal ederek krizi tırmandırdı.
ÇAVUŞOĞLU: YAPTIRIMI AĞIR OLUR
Çavuşoğlu bugün bir TV kanalında yaptığı açıklamada ""Benim bir bakan olarak gitmemin ne zararı olabilir. Ben bir Dışişleri Bakanıyım istediğim yere giderim. Eğer Hollanda uçuş iznimi iptal ederse, ekonomik ve siyasi yaptırımlarımız çok ağır olur. Hollanda bu tür yanlış politikalarında vazgeçsin" demişti. Hollanda hükümeti de güvenlik bahanesine bu çıkışı da ekleyerek gerekçe açıkladı.
HOLLANDA GÜVENLİĞİ BAHANE GÖSTERDİ
İptal kararına güvenlik endişelerini gerekçe gösteren Hollanda, "Yaptırım tehditleri çözüm arayışını imkansızlaştırdı" dedi.
Hollanda hükümetinin kararına ilk tepkiyi Bağcılar'da mitingte konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan verdi.
ERDOĞAN: BUNLAR FAŞİST
Erdoğan "Hollanda'dan uçuşa yasak haberi geldi. İstediğiniz kadar baskı yapın bunların hepsi tersi olarak size geri dönecek. Bunlara karşı 16 Nisan'dan sonra gereken uygulamaları yapacağız. Sen istediğin kadar uçuşları iptal et bakalım bundan sonra senin uçakların nasıl gelecek. Tabii vatndaşlardan değil, diplomasiden bahsediyorum. Bunlar nazi kalıntısı faşist. Bir sıçrarsın Hollanda iki sıçrarsın. Bunlar ne siyaset biliyor, ne uluslararası diplomasi nedir onu biliyor. Bunlar bu kadar korkak, bunlar Nazi kalıntısı, bunlar faşist" dedi.
ANKARA İZAHAT İSTEDİ
Hollanda'nın küstah tavrına karşı Ankara da harekete geçit. Hollanda'nın Ankara Maslahatgüzarı Dışişleri Bakanlığı'na çağrılarak skandal kararla ilgili izahat istendi.
AB Bakanı Ömer Çelik Hollanda Krallığı Ankara Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Daan Feddo Huisinga, Dışişleri Bakanlığı'na davet edildiğini açıkladı.
Maslahatgüzardan, Hollanda Hükümeti'nin Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun uçağının iniş iznini iptal etmesinin izahatı istendi. Ayrıca Türkiye'nin bu karara tepkisi iletildi.
BAKAN ÇELİK: GELSİNLER BURADA MİTİNG YAPSINLAR
Çelik: "Hollanda Başbakanı, Almanya Dışişleri Bakanı gelsinler Yumurtalık'ta buyursunlar miting yapsınlar. Yumurtalık halkı onların kamu güvenliğini sağlar, bundan da çekinmez, gelsinler demokrasiyi burada öğrensinler, demokratik kültürü burada öğrensinler.
KURTULMUŞ: HER TÜRLÜ CEVAP VERİLİR
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun uçağının iniş izninin Hollanda tarafından iptal edilmesiyle ilgili olarak konuştu.
Kurtulmuş, "Türkiye Cumhuriyeti’nin Dışişleri Bakanı dünyanın her yerine gider, bütün dost müttefik ülkelerimizi ziyaret edebilir, kampanyaya katılır, görüşlerini ifade eder. Bütün siyasetçiler bu şekilde hareket edebilir. Ama bunun kabul edilebilmesi mümkün değildir. Akla, mantığa, dostluğa, demokrasiye, insanlığa, insan haklarına aykırı son derece yanlış bir uygulamadır. Türkiye olarak bunun altında kalmayız. Türkiye, gerekli her türlü cevabı bu uygulamayı yapanlara verir" diye konuştu.
BİR TEPKİDE TÜSİAD'DAN
TÜSİAD, Hollanda'nın uçuş iptali kararı ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı.
Yazılı açıklamada şöyle denildi:
''Son günlerde, Türk siyasetçilerin Almanya’daki toplantılarına, kuşkulu gerekçelerle kısıtlama getirilmesi doğru bir tutum değildir. Bu sorunun çözümü için olumlu yaklaşımlar sergilenirken, Hollanda tarafından da Türk Dışişleri Bakanı Sayın Çavuşoğlu’nun uçağına iniş izni verilmemesi gerginlikleri tırmandırmıştır. Taraflar arasında; müttefiklik ilişkisi, Avrupa değerleri ve ortak çıkarlar temelinde, bu gerginlikler diplomasi yolu ile aşılmalıdır. Tüm dünyada ve Türkiye’de demokrasinin önemli sınavlardan geçtiği ve güvenlik risklerinin arttığı bu dönemde, tüm siyasetçilerin sağduyulu, ileri görüşlü ve çözüm odaklı olması tarihsel bir sorumluluktur.''
