Güç birliği sayesinde ekonomiyi vuramadı

Güç birliği sayesinde ekonomiyi vuramadı

İş dünyası hain darbe girişiminin üçüncü yıl dönümünde kahraman şehit ve gazilerimizi andı. 15 Temmuz’un ülke ekonomisine de ciddi etkileri olduğunu belirten iş insanları, ekonomi yönetimimizin, dirayetli kararları ile bu olumsuzlukların kısa sürede bertaraf edildiğini ve ekonomimize yönelik dış algı çalışmalarına karşı bir güç birliği oluşturduklarını ifade etti.

Tüm Türkiye’nin birlikte mücadele verdiği 15 Temmuz hain darbe girişimi üzerinden tam üç yıl geçti. Darbe girişiminde 251 kişi şehit olurken, iki binden fazla kişi de yaralandı. Bunun yanı sıra darbe girişiminin ekonomiye olumsuz birçok etkisi oldu. İş dünyasından şöyle yorumlar geldi: İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, insanların canına kasteden, demokrasinin önünü kesmeyi amaçlayan bu hain girişimin, iş dünyası ve sanayiciler açısından da olumsuz yansımaları olduğunu aktardı. Bahçıvan “Çok şükür ekonomi yönetimimiz, dirayetli kararları ile bu olumsuzlukları kısa sürede bertaraf etti. Öte yandan iş dünyasını oluşturan tüm sivil toplum kuruluşları olarak darbenin hemen ardından, ekonomimize yönelik yapılan dış algı çalışmalarına karşı bir güç birliği oluşturduk” dedi.

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, hain bir darbe girişimiyle nice insanı şehit eden Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ), milli iradesine sahip çıkan demokrasi kahramanları karşısında hüsrana uğradığını söyledi. Geçen yılın ağustos ayında, dövizdeki, Türkiye’nin makroekonomik göstergeleriyle bağdaşmayan volatiliteyle birlikte sıkıntılı bir süreç yaşandığını belirten Olpak “Bu manipülatif kur atağına rağmen, ekonomi yönetimimizin ortaya koyduğu tedbirler sonucu, süreci olabildiğince az hasarla atlatmaya çalıştığımız bir dönem yaşıyoruz” ifadelerini kullandı. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle “Türkiye, demokrasi adına verdiği haklı mücadelesini, Türkiye’deki herkes birlik içerisinde sürdürecek” dedi. Gülle, Türk ticaret diplomasisinin saha neferleri ihracatçıların, hain teşebbüsün direkt olarak gelişen ve büyüyen Türkiye’yi hedef aldığını gayet iyi bildiğini belirterek, Türkiye’nin artık ihracatta büyük atılımlar yapan, savunma ve havacılıktaki başarıları başta olmak üzere teknolojiyi artık sadece kullanan değil, üretebilen, modernize edebilen ve ihraç edebilen bir ülke olduğunu söyledi.

Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Başkanı Orhan Aydın ise 15 Temmuz’da hain darbe girişiminin hedefinin mevcut siyasi istikrarın yanı sıra 13 yıldır sürekli istikrarlı bir şekilde büyüyen Türkiye ekonomisi olduğunu belirtti. Aydın, Türkiye’nin ekonomik büyüme performansı, artan refah seviyesi, özellikle dış yatırımlar için cazibe merkezi olmasıyla sürekli yükselen bir grafik çizdiğini anımsattı. Aydın ayrıca Türkiye’nin darbe girişimiyle 20 milyar dolara yakın bir kayıp yaşadığını kaydetti. Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski “Toplumumuzun ve devletimizin gayretleriyle bertaraf edilen bu tehlikeyi bir daha yaşamamak için demokrasimizi korumalı ve ilerletmeliyiz. Demokrasimizi güçlendirmenin temel koşulları özgürlükler, hukuk devleti, güvenlik, adalet ve refah boyutlarında ülkemizi hak ettiği noktalara getirecek politikalardır. TÜSİAD her zaman evrensel demokratik ilkeleri ve Cumhuriyet değerlerini kararlılıkla savunmaya ve bu yönde emek vermeye devam edecektir” ifadelerini kullandı. 

EKONOMİK KAÇAKLAR ÖNLENMELİ

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, 15 Temmuz sonrasındaki sürecin, ekonomik kaçakları göstermesi adına önemli olduğuna işaret ederek, şu değerlendirmelerde bulundu: Sermaye birikimi yeterli düzeyde olmadığı sürece ekonomik politikaların sürdürülebilirliği tehlike altındadır. Sağlıklı bir finans sektörü ve derin sermaye piyasası ancak sermaye stokunun ülke lehine genişletilmesiyle mümkündür. Bunun için milli sermaye stoku oluşturulması ve yatırımların yerlileştirilmesi, uzun bir süredir MÜSİAD olarak savunduğumuz bir görüştür. Tıpkı toprak reformunun sanayi devrimini hızlandırması gibi dünya, sermaye reformunun milli servet birikimi yaratması ve refahı artırması teorisini çalıştırmaktadır. Örneğin kayyumdaki şirketlerin milli bir unsur olarak yeniden,yapılanması ve sisteme, ortaklıklar halinde, temizlenerek aktarılması mümkündür.” 

TMSF’YE DEVREDİLEN 885 ŞİRKETİN AKTİFİ 60 MİLYAR LİRAYA DAYANDI

FETÖ’nün darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, bugüne kadar aralarında Boydak, Koza İpek, Aydınlı Giyim ve Uğur Soğutma’nın da bulunduğu 885 şirket Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) devredildi. Söz konusu 885 şirketin aktif büyüklüğü 58.98 milyar lira, öz kaynak toplamı 22.56 milyar lira, ciro toplamı 7.93 milyar lira ve güncel dönem kârı 0.98 milyar lira seviyesinde bulunuyor. Fon tarafından Asya Katılım Bankası nezdinde bulunan sigorta kapsamındaki hak sahiplerine 974.4 milyon liralık ödeme yapıldı. FETÖ bağlantısı olduğu tespit edilen şirketlerden bugüne kadar 4’ünde hisse, birinde ise ticari ve iktisadi bütünlük satışı yapılırken, halihazırda ticari iktisadi bütünlük yoluyla satışa hazırlanan şirketler bulunuyor.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN