Gölbaşı'ndaki Özel Kuvvetler Komutanlığını (ÖKK) ele geçirmek isteyen cuntacı general Semih Terzi'yi vurarak Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin seyrini değiştiren Astsubay Ömer Halisdemir'i şehit eden darbeciler, hakim kartşısına çıktı. Sanık avukatlarından Basri Aydın'ın, "Zekai Aksakallı Paşanın, darbe gecesi Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda birini öpüp tebrik ettiği söyleniyor. Bu kişi kim?" sorusuna, Güreli, "Zekai Aksakallı, 'darbeci haini vuran kahraman aslanım' diyerek, yerde vurulmuş halde yatan Ömer Halisdemir'i öptü." yanıtını verdi.
FETÖ'nün darbe girişiminin seyrini değiştiren Astsubay Ömer Halisdemir'in şehit edilmesiyle ilgili davada, cuntacı general Semih Terzi'nin yanında Özel Kuvvetler Komutanlığına (ÖKK) giden Astsubay Ali Güreli savunma yaptı. Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, sanıkların ifadelerinin alınmasına devam ediliyor. Ali Güreli, ifadesinde, 13 Temmuz'u 14 Temmuz'a bağlayan gece İskenderun'da görevli olduklarını belirterek, sonrasında Diyarbakır'a gittiklerini kaydetti.
Diyarbakır'da odada dinlenirken, akşam saatlerinde "malzemelerinizi alın, Ankara'ya gidilecek" denildiğini anlatan Güreli, Binbaşı Fatih Şahin'in kendisinden, uçakları yönlendirmede kullanılan cihazların da alınmasını istediğini aktardı.
Haberlerde, "Ankara'da uçakların alçak uçuş yaptığını, İstanbul'da köprülerin kapatıldığını" duyduğunu belirten Güreli, Ankara'ya TBMM'yi korumaya gittiklerini düşündüğünü söyledi.
Güreli, Ankara'ya gitmek için bindiği Casa uçağında Semih Terzi'yi gördüğünü kaydederek, uçağın Etimesgut'ta Özel Hava Alay Komutanlığı'na iniş yaptığını, sonrasında hazır bulunan iki helikopterle Gölbaşı'ndaki Özel Kuvvetler Komutanlığına geçtiklerini anlattı.
Özel Kuvvetler Komutanlığına geldikleri sırada bir çatışmanın çıktığını belirten Güreli, "Ben, Terzi'nin 15-20 metre gerisinden yürüyordum. Çatışma çıktı, kendimi yere attım. Kim, kime ateş etti görmedim." dedi.
"GÜNDEMİ TAKİP ETMİYORUM"
Mahkeme Başkanı İsmail Ademoğlu'nun "Casa tipi uçağa bindiğinizde Semih Terzi'nin, uçak teknisyeninden kulaklık isteyerek, birileriyle görüştüğü belirtiliyor. Kimle görüşmüş olabilir?" sorusuna, Güreli, "Bunu bilmemiz mümkün değil." yanıtını verdi.
FETÖ/PDY ile bir ilişkisinin olup olmadığının sorulduğu Güreli, "FETÖ/ PDY üyeliği gibi bir şeyim yok. Bunlarla en ufaktan, yakından alakam yok. Ben böyle bir şey olduğunu bile bilmiyorum, böyle bir yapıdan haberim yoktu. Ben gündemi takip etmiyordum." karşılığını verdi.
Güreli, "FETÖ tarafından sana yaklaşan hiç mi kimse olmadı?" sorusu üzerine, "Jandarma astsubaylığına başvurdum, üniversite sınavına girdim, sınavla kazandım. Bunlarla alakam olmadı. Cemaat okulları falan derlerdi alakadar olmazdım." dedi.
"15 Temmuz'u kim yapmış olabilir? sorusuna, Güreli, "İçimizde oluşan hainler" yanıtını verdi.
"EMİR KOMUTA İÇİNDE HAREKET ETTİ"
Mahkeme Başkanı Ademoğlu'nun, "Milletin namusunu korumak için verilen silahlar millete döndü, sen bunun farkında değil misin?" sorusuna, Güreli, "Öyle oldu." yanıtını verdi. Güreli'nin avukatı Ercan Soylu da Terzi'nin emir astsubayının bilmediği bir şeyi, müvekkilinin bilmesinin mümkün olmadığını iddia etti.
Yargılanan şüphelilerin, toplumda terörist gibi görülmesinin doğru olmadığını savunan Soylu, "Ömer Halisdemir gerçek bir kahraman, emir komutanın gereğini yapmıştır. Belki de Zekai Aksakallı Paşa darbeci. Ömer Halisdemir bunu idrak edebilir mi? Edemez. Emir komuta işte bu. O yüzden hepimiz Ömer Halisdemir'i alkışlıyoruz. Kalkıp da 'Niye emir komutaya uydunuz.' demek benim açımdan samimi gelmiyor." ifadesini kullandı.
Semih Terzi öldükten sonra Özel Kuvvetler Komutanlığı'na giden ekibin Albay Ümit Bak'ın emrine girmediğini savunan Soylu, müvekkilinin darbeyle cemaatle ilişkisinin olmadığını ileri sürdü. Soylu, "Müvekkilim sadece Ömer Halisdemir gibi görevini yerine getirmiştir. Emir komuta içerisinde görevini ifa etmiştir. İhraç edildikten sonra bile 'Görevime dönmem, Suriye'de arkadaşlarımın yanında olmam gerekiyor.' demiştir. Darbeyle alakası yoktur." diye konuştu.
"TELSİZLER ÇOK BÜYÜK VE AĞIRDI"
Sanık avukatlarından Basri Aydın'ın, "Zekai Aksakallı Paşanın, darbe gecesi Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda birini öpüp tebrik ettiği söyleniyor. Bu kişi kim?" sorusuna, Güreli, "Zekai Aksakallı, 'darbeci haini vuran kahraman aslanım' diyerek, yerde vurulmuş halde yatan Ömer Halisdemir'i öptü." yanıtını verdi.
"Binbaşı Fatih Şahin'le daha önce operasyona çıktınız mı? Size almanızı söylediği şeyler nelerdi?" sorusu üzerine Güreli, "Bir defa çıktık. O gün almamı istediği telsizler çok büyük ve ağırdı. O telsizi alıp almayacağımız operasyonun yerine göre değişir. Uçaklara işaretleme yapacaksanız alırsınız." dedi.
"Fatih Şahin'in hain olduğunu düşündünüz mü?" sorusuna, Güreli, kendilerini bırakıp gittiğinde böyle düşündüklerini söyledi.
Hukukçu Kadınlar Platformu Başkanı Avukat Figen Şaştım da mahkemeye müdahillik talebinde bulunduklarını belirterek, Mahkeme Başkanı Ademoğlu'ndan, sanıklara, yalan beyanda bulunmalarının suç olduğunu hatırlatmasını istedi.
Sanık avukatları, müdahilliğine karar verilmemiş bir kişinin mahkemeden bu şekilde talepte bulunmasının yanlış olduğunu söyledi.
Duruşmaya, bir süreliğine ara verildi.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTENİYOR
Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesinde saat 10.00'da görülmeye başlanacak duruşma için geniş güvenlik önlemleri alındı. Sincan Cezaevinden Ankara Adliyesine getirilen sanıklar, jandarma koridorunda arka kapıdan adliyeye sokuldu.
Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki davada, 18 sanıktan 17'si hakkında "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ile TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" ve "nitelikli kasten öldürme" suçlarından dörder kez, sanık Mihrali Atmaca hakkında da 5 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.
Ayrıca, bütün sanıklar hakkında "silahlı terör örgütü üyeliğinden" yedi buçuk yıldan on beşer yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
Duruşma öncesi geniş güvenlik önlemleri alındı
İDDİANAME: FATİH ŞAHİN İLE MİHRALİ ATMACA VURDU
Bu arada, Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek davanın duruşma savcılığını ise ilk kez Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman yapacak. Şehit Ömer Halisdemir, Gölbaşı'ndaki Özel Kuvvetler Komutanlığını ele geçirmek için gelen darbeci General Semih Terzi'yi vurarak, darbe teşebbüsünün başarısız olmasında önemli rol oynamıştı. İddianamede, Halisdemir'in sanıklar Fatih Şahin ile Mihrali Atmaca tarafından vurularak şehit edildiği belirtilmişti. Şehit Halisdemir'in eşi Hatice Halisdemir ile İsmail Oğuz ve Ayşe Şahin'in "müşteki" olarak yer aldığı davanın sanıkları şunlar:
"Ahmet Kara, Ahmet Muhammed Demirci, Ali Güreli, Ali Solmaz, Cemal Güleç, Cihat İbrahim Yörük, Erhan Almaz, Erkan Kütükcü, Fatih Şahin, Furkan Aslanbay, Gökay Engin, Halit Çelik, Harun Topbaş, Hasan Aksoy, Hüseyin Oğuz, İsmail Çınar, Mehmet Bilge ve Mihrali Atmaca."
Şehit edilen astsubay Ömer Halisdemir
TERÖR ÖRGÜTÜ SORUMLU
İddianamede, Astsubay Ömer Halisdemir "şehit", darbe girişiminde bulunan Albay Ümit Bak'ın emir Astsubayı Nedim Şahin de "maktul" olarak yer aldı.
Darbecilerin atama listesine göre, Tuğgeneral Semih Terzi'nin 1. Özel Kuvvet Tugay Komutanlığından Özel Kuvvetler Komutanlığına atandığı belirtilen iddianamede, bu yazıların darbeye teşebbüs faaliyetinde yer alan ve Özel Kuvvetler Komutanlığındaki darbe faaliyetini yöneten Albay Ümit Bak'ın aralarında bulunduğu isimlerce değerlendirilerek darbe teşebbüsü eyleminde yer almayanları da ikna etmeye çalıştıkları bildirildi.
'BU İŞİN SONUNDA ŞEHADET VAR'
Karargaha telefonla ulaşan Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı'nın, Albay Ümit Bak'ı ikna etmeye çalıştığı, ancak Bak'ın bunu kabul etmeyerek yeni komutanın Semih Terzi olduğunu söylediği ifade edilen iddianamede, bunun üzerine Korgeneral Aksakallı'nın o sırada karargahta bulunan emir subayı Astsubay Ömer Halisdemir'i cep telefonundan aradığı ve Terzi'nin, darbeye teşebbüs eyleminin içinde yer alan vatan haini olduğunu, kesinlikle karargahın komutasını ona bırakmamasını ve bu işin sonunda şehadet olduğunu söyleyerek emir verdiği belirtildi.
EMREDERSİNİZ KOMUTANIM
İddianamede, Astsubay Ömer Halisdemir'in de vatansever bir asker refleksiyle kendisine verilen emre "Emredersiniz komutanım" diyerek karşılık verdiği yer aldı. Semih Terzi ve beraberindeki Ahmet Kara, Fatih Şahin, Furkan Aslanbay, Mihrali Atmaca, İsmail Çınar, Halit Çelik, Gökay Engin, Mehmet Bilge, Harun Topbaş, Ahmet Muhammed Demirci, Cemal Güleç, Ali Güreli, Ali Solmaz, Erkan Kütükçü, Erhan Almaz, Cihat İbrahim Yörük, Hasan Aksoy, Hüseyin Oğuz'un iki helikopterle Özel Kuvvetler Komutanlığının VIP alanına indikleri belirtilen iddianamede, Terzi'nin, güvenlik sağlandıktan sonra helikopterden çıktığı ifade edildi.
SEMİH TERZİ'Yİ VURDU
İddianamede, Terzi'nin, Albay Ümit Bak, Astsubay Turgay Usanmaz ve sivil kıyafetli Ali Kapucu tarafından karşılandığı aktarılarak, yaşananlar şöyle anlatıldı: "Korgeneral Zekai Aksakallı'dan, Semih Terzi'nin darbeye teşebbüs eden hain olması nedeniyle kışlanın yönetiminin kendisine verilmemesi talimatını alan Astsubay Ömer Halisdemir dikkat çekmeden Terzi'yi karşılayanların arasına karışmış, bu şekilde karargah binasına doğru yürümeye başlamışlardır. Karargah binasına çok kısa bir mesafe kala Semih Terzi'nin sağ tarafından yaklaşan Halisdemir, vatansever bir asker davranışı ile beylik tabancasını çıkartarak Özel Kuvvetler Komutanlığının yönetimini darbecilere teslim etmemek adına Tuğgeneral Semih Terzi'ye yaklaşık 3-4 defa sağ tarafından ateş etmiş ve saat 02.16 sıralarında vurmuştur."
AMBULANSI GERİ GÖNDERDİ
Halisdemir'in karargahın girişine göre sağ tarafında bulunan ağaçlık alana doğru kaçmaya başladığı anlatılan iddianamede, şu tespitlere yer verildi:
"Bu durumu beklemeyen darbeye teşebbüs eylemi içinde yer alan Terzi'nin yanındaki bütün şüphelilerin mevzi pozisyonu aldıkları, tim personeli Hasan Aksoy'un havaya bir el ateş açtığı, Halit Çelik'in de çalılıklara ve havaya ateş açtığı, bu sırada mevzi pozisyonu almayan Binbaşı Fatih Şahin'in kaçmaya çalışan Astsubay Ömer Halisdemir'in arkasından kısa mesafeden uzun namlulu silahı ile 11-12 el ateş ederek Halisdemir'i vurduğu anlaşılmıştır. Vurulan Halisdemir'in ağaçların arasına düştüğü, bu sırada diğer bir kısım askerler ile sıhhiyeci Hüseyin Oğuz'un Terzi'ye müdahale etmeye çalıştıkları, diğer bir kısım tim personelinin ise vurulan Halisdemir'i sürükleyerek karargah binasının giriş kapısının sağ tarafındaki alana yatırdıkları, bu sırada olay yerine ambulans çağrıldığı tespit edilmiştir."
Ambulansın olay yerine geldiği, sağlık görevlilerinin Halisdemir'in nabzının çok hafif attığını, durumunun ağır olduğunu belirlediği aktarılan iddianamede, bu sağlık görevlilerinin ve ambulansın Mihrali Atmaca tarafından olay yerinden gönderildiği kaydedildi. Darbeciler içerisinde yer almayan ve o sırada karargahta bulunan Yüzbaşı Vural Volkan Bal'ın, Halisdemir'in nabzını kontrol ettiği belirtilen iddianamede, Mihrali Atmaca'nın Bal'ı oradan uzaklaştırdığı ve beylik tabancasıyla Halisdemir'e iki el daha ateş ettiği bildirildi.
TARAF DEĞİŞTİRDİLER
Semih Terzi'nin ise kaldırıldığı GATA'da hayatını kaybetmesinin ardından sanıkların bir bölümünün taraf değiştirdiğine yer verilen iddianamede, bu kişilerden Mihrali Atmaca, Ahmet Muhammed Demirci ve İsmail Çınar'ın, Albay Ümit Bak'ı teslim almaya çalıştığı, bu sırada çıkan silahlı çatışmada Bak'ın teslim alınmasına engel olmak isteyen emir subayı Nedim Şahin'in vurularak etkisiz hale getirildiği ifade edildi.
Öte yandan sanıkların, darbeci unsurlara karşı koymak için nizamiye bölgesine gelen Özel Kuvvetler Komutanlığı personeli İsmail Oğuz'u da başından yaraladığı aktarıldı.