Abdülkadir Selvi: Operasyonlardan önce PKK ile arka kapı diplomasisi yürütüldü

Abdülkadir Selvi: Operasyonlardan önce PKK ile arka kapı diplomasisi yürütüldü

Yeni Şafak Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvi, PKK'nın yeni stratejisini yazarken çarpıcı bir bilgiyi paylaştı. Selvi Sur, Cizre ve Silopi'de operasyon başlatılmadan önce arka kapı diplomasisi yürütüldüğünü PKK'ya "Ele başlarınızı teslim edin" çağrısı yapıldığını yazdı.

Yeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi, 10 bin askerle Cizre, Sur ve Silopi'de yürütülen operasyanlordan önce yaşanan kritik süreci yazdı. Selvi "Sur'da, Cizre'de, Silopi'de operasyon başlatılmadan önce arka kapı diplomasisi işletildi. Elebaşları teslim edilsin, diğerleri şehri terk etsin diye. “Sonuna kadar savaşacağız” dediler. O nedenle büyük operasyon dün başlatıldı. Görüldü ki, şehir savaşlarının düğmesine basan Kandil bir ihale almış" dedi. 

Selvi'nin "PKK'ya verilen yeni görev" başlıklı yazısı şöyle:

Sur'da hendekler kazılırken, Cizre'de sokaklara barikatlar kurulurken Selahattin Demirtaş'ın sesi soluğu çıkmıyordu.

Bir süre ABD'deydi.

Döndü ve konuşmaya başladı.

“Bu direniş kazanacaktır” dedi.

Direniş dediği ne?

Sur'da, Cizre'de, Silopi'de, Nusaybin'de 200 bin Kürt evlerini terk etmiş. İşyerleri kapanmış, esnaf iflas etmiş. 6 ay önce dağlarında barış çiçeklerinin açtığı bölge Lübnan ve Suriye görüntülerine teslim olmuş.

Yeni strateji şehir savaşları

6-8 Ekim'de de ortaya çıkmıştı Selahattin Demirtaş, halka sokaklara dökülmeleri yönünde çağrı yapmıştı.

Aralarında Yasin Börü'nün de yer aldığı 53 kişinin vahşi yöntemlerle katledilmesinden söz ediyorum.
53 kişinin ölümüne neden olan çağrıyı yapan kişi normalde insan içine çıkamazdı ama bizim ülkede eline saz verilip, barış türküleri söyletildi.

Cemil Bayık da aynı şeyi söylüyor, ”Hendekler PKK'nın yeni mevzileri” diyor. Kandil'de PKK'yı yöneten Cemil Bayık ile Ankara'da HDP'yi yöneten Demirtaş'ın yaklaşımı arasında fark var mı?...

Cemil Bayık'ın, ”Şehir savaşları” talimatı vermesiyle birlikte yeni bir sürece girildi. Karayılan yeni süreci,

”Yaşanan iç savaştır” diye tanımlıyor.

2012 yılını da “final yılı” ilan etmişti Karayılan. Ne oldu? Hezimete uğradılar. Şimdi de aynı olacak.

Ama bu kez strateji farklı.

Kandil'in, “şehir savaşları” için düğmeye basmasının altında yatan başka nedenler var.

PKK, Lice, Silvan, Varto, Kulp, Doğubayazıt, Yüksekova, Cizre, Silopi, Nusaybin, Dargeçit ve Sur'da şehir savaşları stratejisini hayata geçiriyor.

Suriye ve Irak'ta çok yoğun bir çatışma süreci içinde olmadığına göre ne yapar? Bu ilçelere ağırlık verir.
PKK ne yapıyor? Sadece bu çatışmaları yönetecek kadrolarla takviye etmekle yetiniyor.

Kandil şehir hücrelerini feda etti

Hendek ve barikat savaşını başlatan çekirdek kadronun 300 kişi olduğu, bunun 200'ünün Türkiye'deki dağ kadrosundan, 100'ünün Kobani'den geldiği tahmin ediliyor. PKK, 1992 tarihinde dahi Şırnak ve Cizre'ye 300-400 kişilik kalabalık gruplar halinde saldırmıştı. Bu sefer daha güçlü bir şekilde saldırabilir.

Ama Türkiye'nin dışındaki kamplardan ya da Kobani'den yardım gelmiyor. Kandil'dekileri bir yana bıraktım

PYD'nin içinde 7-8 bin PKK'lı var. Bunlar şehir savaşlarında deneyim kazanmışlar.

Kandil savaşın diyor ama takviye göndermiyor?

“Gidin kendinizi patlatın zaten öleceksiniz bari bir b.ka yarayın” ifadesi çok önemli.

Türkiye'yi meşgul etme görevi

Sur'da, Cizre'de, Silopi'de operasyon başlatılmadan önce arka kapı diplomasisi işletildi. Elebaşları teslim edilsin, diğerleri şehri terk etsin diye. “Sonuna kadar savaşacağız” dediler. O nedenle büyük operasyon dün başlatıldı. Görüldü ki, şehir savaşlarının düğmesine basan Kandil bir ihale almış.

ABD ile Rusya, Irak ve Suriye'yi şekillendirirken, PKK'ya Türkiye'yi içeri ile meşgul etme ve oyalama görevi verilmiş.

Öcalan, PKK'ya hamilik yapan Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad'ı işaret ederek, “Büyük bir ülkenin devlet başkanı PKK'yı kurduğumda Türkiye'yi meşgul etmelisin” demişti.

Kandil'e, Türkiye'yi oyalaması için bir görev verilmiş. Amaç Türkiye'yi Suriye ve Irak'ın şekillendirileceği masadan uzak tutmak. Bunun karşılığında Suriye masası kurulduğunda PYD'ye de bir yer açacaklar. Bunu sadece Rusya ya da İran yapıyor diye düşünüyorsanız yanılırsınız. ABD'nin tavrı da bu noktada güven vermiyor.

Başkan Obama ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasındaki görüşme, Başkan Yardımcısı Joe Biden'ın açıklamaları bu işbirliğini ortaya koyuyor.

Antalya'da biz Suriye haritasından Cerablus'u gösterince Putin, ”Amerikalılar orayı Kürtlere vermeyi planlıyor” demişti.

Kandil, Türkiye'yi oylama görevini yaparken, şehir savaşlarına sürdüğü YDG-H'lıları gözden çıkardı. Kandil bu militanları ölüme gönderdi.

“Teslim olmak yok kendinizi patlatın gerekirse” talimatını vermeye devam edecekler.

Sadece PKK ya da YDG-H değil, PKK'nın tüm bileşenleri, Türkiye'yi bunaltmak için harekete geçecekler.

Demirtaş'a düşen görev ne?

Peki burada Selahattin Demirtaş'a düşen görev ne?

Öcalan ne demişti? ”Ben bu toprakların ürünüyüm ama Selahattin uluslararası proje!”

Demirtaş kimin projesi?

ABD'den her dönüşünde aslanlar gibi kükreyip, direniş çağrıları yapması size tuhaf gelmiyor mu?

Demirtaş, ABD portföyüne bir de Rusya'yı ekliyor.

Rusya dönüşünde kim tutar Selo'yu…

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN