Yunanistan'ın Uluslararası Para Fonu'na (IMF) borcunu ödemeyerek, kreditörlerin kemer sıkma politikalarını referanduma götürme kararı alması farklı senaryoları gündeme getirdi.
Yunanistan'daki referandum senaryolarını değerlendiren ekonomistler, 5 Temmuz'daki referandumun sonucunun ülkenin kaderini belirleyeceğini ifade ediyor.
Ekonomistler, referandumda "evet" sonucu çıkarsa Yunan hükümetinin kreditörlerin ağır şartlarını yerine getireceğini, "hayır" sonucu çıkarsa ise para biriminde drahmiye geçilebileceğini vurguluyor.
Capital Economics Avrupa Başekonomisti Jonathan Loynes, Yunanistan'ın hükümetinin, kreditörlerin koşullarını referanduma sunmasının ülkenin içerisinde bulunduğu krizi daha fazla büyütebileceğini belirtti.
Referandumda Yunan halkının çoğunluğunun "evet" oyu kullanabileceği öngörüsünde bulunan Loynes, bu durumun da SYRIZA hükümetinin sonu anlamına gelebileceğini dile getirdi. "Hayır" oyu çıkması durumunda ise Grexit'in (Yunanistan'ın Euro Bölgesi'nden çıkması) kaçınılmaz olacağını aktaran Loynes, referandum haricinde Yunanistan ekonomisinin güçlü bir sıçrayış yapmaması durumunda da Grexit'in ilerideki aylarda gerçekleşmesinin muhtemel olduğunu kaydetti.
Loynes, referandumun gerçekleşmesinin kesin olmadığını, Yunanistan'ın referandumdan önce kreditörlerle tekrar masaya oturabileceğini aktardı.
"Referandum kararı ülkede heyelan başlattı"
ING Group Euro Bölgesi Almanya Kıdemli Ekonomisti Carsten Brzeski de Yunanistan'ın referandum kararının ülkede ekonomik, finansal ve politik bir heyelan başlattığını belirtti. Grexit'in gerçekleşme ihtimalinin son zamanlarda arttığını ifade eden Brzeski, ancak bunu söylemek için yine de erken olduğunu dile getirdi.
Brzeski, Yunanistan'ın ekonomik ve politik geleceğinin belirsizliğe doğru sürüklendiğini aktardı. Sermaye kontrollerinin ve bankaların tatil edilmesinin, Avrupa Merkez Bankası'nı (ECB), Yunan bankalarına sağlanan Acil Likidite Desteği (ELA) konusunda bir kez daha düşünmeye sevk edebileceğini dile getiren Brzeski, ECB'nin ELA konusunda teknik değişiklikler yapabileceğini anlattı.
IHS Global Insight Ekonomi ve Politika Uzmanı Brian Lawson ise Yunanistan'ın Avrupa Birliği (AB), ECB ve IMF'in oluşturduğu kreditörler ile anlaşmaya varmaması durumunda Yunan bankacılık sisteminin sona doğru yaklaşmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.
Yunan halkının çoğunluğunun Euro Bölgesi'nde kalmak istediğine işaret eden Lawson, bu sebepten dolayı Yunan halkının çoğunluğunun "evet" oyu kullanabileceği öngörüsünde bulundu.
Lawson, bu sonucun olumsuz etkilerinin olabileceğini dile getirerek, Yunan hükümetinin kreditörlerin ağır şartlarıyla karşı karşıya kalabileceğine işaret etti. Yunanistan ve kreditörleri arasında anlaşma sağlanmasının imkansız olmadığını kaydeden Lawson, ancak Grexit riskinin de her zamankinden daha fazla olduğunu ifade etti.
Berenberg Başekonomisti Holger Schmieding ise referandumdan "evet" sonucunun çıkması durumunda Yunanistan'ın kreditörlerle yeni bir anlaşma imzalayabileceğini, sermaye kontrollerini kademeli olarak kaldırabileceğini aktardı.
Schmieding, referandumdan "hayır" sonucu çıkması durumunda ise Yunanistan'ın avro'yu kullanmayı bırakabileceğini ve ülkede siyasi belirsizliğin oluşabileceğini dile getirdi.
“Hayır sonucu drahmiye geçilmesi ihtimalini artırır"
İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Müdürü Şant Manukyan da "Referandumda 'evet' çıkarsa 'aynı tas aynı hamam' şeklinde ekonomiyi büyütmeyen ve fakat öldürmeyen bir programla bir süre daha geçer" dedi.
Ancak bu durumun Yunanistan'ın mutlaka belli bir oranda olsa da borç silmek durumunda kalacağı gerçeğini değiştirmeyeceğini aktaran Manukyan, büyüme, makul faiz dışı fazla, enflasyon ve borç stokuna bakıldığında bunun kaçınılmaz bir son olduğunu dile getirdi.
Manukyan, referandumdan "hayır" çıkması durumunda ise ECB'nin kararlarına bakılacağını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
"ECB'nin ne yapacağı kritik olacak. 20 Temmuz ödemesi de yapılmazsa o zamana kadar beklese bile, ki kesin değil, o tarihte ELA'yı kesmek zorunda. Bu tüm bankaların batması anlamına gelir. Muhtemelen 'IOU' olarak tabir edilen alternatif bir ödeme aracı çıkartılır ve maaş ödemeleri kamu harcamaları bununla yapılır. Ancak bir yandan da görüşmeler sürer. Tabii en uç nokta Yunanistan'ın drahmiye geçmesi olacaktır ki 'hayır' bu ihtimali artıran bir durum olur."
Yunan hükümeti kreditörlerin ağır şartlarını yerine getirecek
Referandumdan "evet" çıkarsa Yunan halkı kreditörlerin ağır şartlarını yerine getirmek zorunda kalacak. Kreditörlerin, Yunanistan'a nakit akışının yeniden sağlanması karşılığında öne sürdüğü koşullar arasında; KDV'nin, emlak vergisinin, kurumlar vergisinin ve lüks tüketim vergisinin artırılması, çiftçilere tanınan vergi ayrıcalıklarının iptal edilerek ek vergiler alınması, emeklilik primleri ve emeklilik yaşının yükseltilmesi ve sosyal yardımların azaltılması maddeleri yer alıyor. Kreditörler ayrıca çalışma süresinin artırılması, askeri harcamaların kısılarak, asker sayısının azaltılması ve devlet fonundaki mal varlıklarının özelleştirilmesini istiyor.
İSTANBUL/AA