Mısır Apartmanı’ndan Narmanlı Apartmanı’na...
Mehmed Âkif son günlerini Mısır’da geçirmek istemediğinden “Muhammed Ali el-Kebîr” gemisiyle 16 Haziran 1936 günü İstanbul’a döndü....
Ahmed Rasim ile felekten bir gün...
Meşrûtiyet’ten epeyce önce olmalı, Ahmed Rasim’in sık sık Galata’da Sakallı Kosti’nin çakanoz mekânında yedi sekiz arkadaşıyla buluşup...
‘Bir kıvılcım düşer önce, büyür yavaş yavaş, bir bakarsın volkan olmuş, yanmışsın arkadaş’
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, pire berber iken, deve tellal iken, ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar...
“Sallasana sallasana mendilini, akşam oldu göndersene sevdiğimi”
“Ayaspaşa Mezarlığı’ndan günümüze artık hiçbir iz kalmadı. Oraya kimler isimlerini ve kimliklerini bırakmıştı, maalesef bilmiyoruz. Oysa,...
‘Bir haykırsam belki duyulur sesim, ben yalnızım, ben yalnızım, yalnızım!’
Meşrûtiyet öncesi olsun, Kadıköyü’nden bacadan numaralı tontonlarla İstanbul’a inenler, unutmayın İstanbul dediğimiz o vakitler sadece Suriçi’dir,...
‘Bir yeşil erikli gaya, peşine de bir havidz çek!’
Bizim resmî istatistikler ‘14 ve ‘21 yıllarında İstanbul’un nüfusunun yüzde altmıştan fazlasını Müslümanların oluşturduğunu döktürüyor;...
“Bağlamaz Firdevs’e gönlünü Galata’yı gören, kâfir olur ey Müselmanlar o tersayı görende”
Fatih Sultan Mehmed’in Cennet Bahçesi derken aklından neleri geçirdiğini bilemiyorum ama kütüphâneleri ve kitapçıları birer Cennet Bahçesi...