Erdoğan toparlar mı?

Hazine ve Sanayi Bakanı Nurettin Nebati, Diyarbakır’da iş insanlarıyla buluşmasında “enflasyonu kontrol altına aldık” diye konuştu. Partisinin tabanına da şu sözlerle seçim müjdesi verdi:

“Size ve sayın Cumhurbaşkanı’mıza söz verdim. Aralık ayından itibaren enflasyonun düşüşünü hissede hissede göreceğiz ve sizi seçime o noktada götüreceğiz…”

Bakan, bu konuda yalnız değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan da aynı şeyi söylüyor:

“Aralık ve Ocak gerçekleşmeleriyle enflasyonun sırtımıza bindirdiği kamburdan kurtulacağız, 2023 Şubat ve Mart aylarından itibaren önemli ölçüde geride bırakmış olacağız.”

Yandaş ya da karşıt olma duyguları bir tarafa, “nasıl?” diye sormak en doğrusu…

ERDOĞAN’IN ÖNGÖRÜLERİ

Evet, nasıl? Zira araçlarını ortaya koymadan falanca hedefe gideceğimizi söylemek kolay ama daha kötü bir yere sürüklenmek de mümkün. Bunu 6-7 yıldır yaşıyoruz

Erdoğan 2019 yılındaki konuşmasında, enflasyonun “2020’de tek haneye ineceğini” söylemişti. (16 Kasım 2019) Ama yüzde 14.6 olmuştu. Bu yine de küçük bir sapma…

İçinde bulunduğumuz 2022 yılına girerken Erdoğan’ın öngörüsü şöyleydi:

“Enflasyon, düşüşe girmiştir, girecektir. Bu bir defa kesin. Ama faizde de artık düşüşler başladı. Aceleci olmadan kur da düşecek, faiz de aynı şekilde düşecek ve 2022 bizim en parlak yılımız olacak inşallah.” (18 Ocak 2022)

Erdoğan bu sözleri söylerken dolar 13.50 idi. Kur Korumalı Mevduat davul zurna ile kutlanmıştı…

Bugün dolar yine 17 lirayı gördü. İneceği söylenen enflasyon TÜİK’e göre bile yüzde 78.6’dır!

Öngörülerdeki bu yanılmaların sebebi, faiz indirtilirse enflasyonun düşeceğini sanmalarıdır.

Yanlış öngörülerle geleceğe dair doğru hesap yapılamayacağını, ekonominin doğru yönetilemeyeceğini 6-7 yıldır yaşayarak görüyoruz.

2001 KRİZİ

AK Partili Bülent Turan, bugünkü krizin Ecevit zamanındaki 2001 kriziyle mukayese edilmesini istiyor, “üretim durmuş, bankalar batmaya başlamıştı” diyor. Hafızasıyla konuşuyor, 2001 krizini incelememiş.

Doğru, 2001 krizinde yeni kurulmuş ve küçük bankalar batmıştı, bugün çok şükür bankalarımız sağlam; 2001’deki yapısal reformlar sayesinde.

İki kriz mukayese edildiğinde, bugünkü daha ağırdır, bu bir… İkincisi, 2001 krizinde Kemal Derviş ve ekibinin “Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı” adlı reform paketiyle, hızla krizden çıkılmıştı. Bugün kriz sürüp gidiyor.

İktisatçı Prof. Fatih Özatay şöyle yazıyor:

“2001 krizinde en yüksek enflasyon yüzde 73,2 düzeyindeydi. Bu Ocak 2002’nin enflasyonu. Sonra, Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı sayesinde hızla aşağıya indi. Oysa şimdi yüzde 78.6 olarak gerçekleşen enflasyon bu zirvenin 5,4 puan üzerinde. O da şimdilik. Gidişat bu farkın açılacağı yönünde.” (YetkinReport)

İŞTE REFORM

İktisat biliminin, uzman iktisatçıların yazdıkları, söyledikleri… İktidar bunlara “mandacı” damgası vurarak kulağını kapatıyor. Ama hiç olmazsa tarihimizdeki iki büyük krizden ve o iki büyük krizden nasıl süratle çıktığımızdan ders alması gerekmez mi?..

Buna da kibir engel oluyor sanıyorum.

Biri Özal reformları, öbürü Derviş reformları...

2001 krizinin hatırlanması çok iyi oldu; keşke inceleseler.

Prof. Özatay’ın deyişiyle enflasyonu “hızla” aşağıya çeken 2001 reformlarını iki ana başlıkta özetlemek mümkün:

Yapısal reformlar: Merkez Bankası bağımsızlığı, AB standartlarında İhale Yasası, bağımsız Düzenleme ve Denetleme kurumlarının takviyesi, kamu bankalarının siyasi alet olmaktan çıkarılıp rasyonalize edilmesi, bankacığın evrensel kurallara bağlanması… Böyle 15 Kanun çıkarılmıştı…

Bunlar Türkiye’de zaten iş alemini ve iktisatçıların istediği reformlardı…

Dış kaynak: Böyle bir program ve iş başında güven veren iktisatçılar olunca IMF çok düşük faizli, uzun vadeli 48 milyar dolar kredi verdi, muhtelif kalemler halinde…

AK Parti reforme edilmiş, büyümeye geçmiş, enflasyonu ve faizi iniş sürecine girmiş bir ekonomi devraldı. Bu konularda benim “Laf Dinlemedi” adlı kitabında geniş ayrıntılar vardır.

Bugün yapısal bir reform, Türkiye’yi IMF’siz düze çıkarır ama iktidar yüzde 10 dolar faiziyle borçlanmayı, 128 milyar doları tüketmeyi, swapları, enflasyonu tercih ediyor!

Onu için kriz uzun süreli, 2023’e toparlayabileceğini sanmıyorum.

YORUMLAR (284)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
284 Yorum