Ne oldi sana Ne oldi boyle
Galatasaray geçen sene olduğu gibi ilk yenilgisini ve dersini yine Trabzon’da aldı. Alanya karşısındaki iştahlı ve görkemli oyuna güvenen, kadroya inanan Fatih Terim, Trabzon’da sahaya ‘Türk Telekom taktiği’ ile çıktı.
Yanıldı. Hem de fena yanıldı. Onazi’nin erken gelen golünün şokunu atlatamadı Sarı-Kırmızılılar. Alanya karşısında coşan ileri hat, bu kez deplasmanda hiçbir varlık gösteremedi, pozisyon bile üretemedi. Eren topla buluşamadı, Sinan ne defansta ne ofansta katkı yaptı, Emre ve Belhanda da etkisiz eleman olarak kaldı. Üstüne bir de Belhanda’nın akıllara ziyan gördüğü kırmızı kart gelince Cimbom ipin ucunu kaçırdı. Savunmadan forvete görevini tam olarak yapan bir tane oyuncu yoktu. Geçen haftaki takım buhar olmuştu. Dünkü ağır yenilgide Fatih Terim’in Fernando’yu ön liberoda tek bırakan ve orta alanın kaybedilmesine yol açan taktik tercihi kadar, oyuncuların anlaşılamaz dağınıklığı ve isteksizliği de etkendi. İkinci yarıya Ndiaye ile başlaması Terim’in skoru döndürme değil skoru koruma hamlesiydi.
Trabzonspor ise maç çok iyi hazırlanmıştı. İleride Rodallega göbekte ağır kalan rakip stoperleri dağıttı. Yusuf ve Nwakaeme ceza alanına yakın oynayıp içeri sızdı. Onazi sürpriz çıkışlarla ileride sayıdan çokluk sağladı.Pereira bindirmeleri ile Galatasaray sol kanadını bunalttı. Ve erken gelen gollerle Galatasaray’ın gardını düşürüp maç bitmeden rakibini bitirdi, hücum kadrosu ile sahaya çıkan rakibine baskın verip kritik bir zafer elde etti. İkinci yarı rölantiye almasa farkı daha da açabilirdi. Bu sezon ilk 5’e girmesi zor denilen Trabzonspor böyle oynamaya devam ederse zirve yarışında ‘ben de varım’ der, sükseli gelen çok takımı ‘Ne oldi sana ne oldi boyle’ şarkısı eşliğinde gönderir.
Trabzonspor’un iki golünü atan Nwakaeme’den bahsetmek lazım. Romanya ve İsrail liglerinde ömür tüketen isimsiz bir yabancıyı bulup getirme başarısı nedeniyle Trabzonspor yönetimini kutlamak gerekiyor. Demek ki uygun rakama iyi futbolcu bulunabiliyormuş