Dindar kesimin maruz kaldığı baskıları dile getiren ‘Yalnız Değilsiniz’ romanı ile 1990’lara damga vuran gazeteci ve yazar Üstün İnanç vefat etti. İstanbul Eyüpsultan’da sevenlerince son yolculuğuna uğurlanan merhumun ardından KARAR’a konuşan dostlarından Mehmet Nuri Yardım: “İyi bir senarist, örnek bir gazeteci, esaslı bir tiyatro adamı olmakla birlikte kanaatimce onun bariz vasfı ‘romancı’lığıdır. Romanlarıyla hem 28 Şubat karanlığını aydınlatmış, hem de Türkiye’nin yakın tarihine fener tutmuş
SALİHA SULTAN
Dindar kesimin maruz kaldığı baskıları dile getiren ve sinemaya da uyarlanan ‘Yalnız Değilsiniz’ romanı ile 1990’lara damga vuran gazeteci, yazar, senarist ve tiyatrocu Üstün İnanç, 87 yaşında Hakk’a yürüdü.
İnanç, yanında yetiştiği Necip Fazıl Kısakürek’in ‘Ulu Hakan Sultan Abdülhamid Han’ eserinin prologunu yazarak 1967-1969 yıllarında Türkiye’nin birçok şehrinde ve ilçesinde 519 kez sahneleyen bir isimdi. Marmara Kıraathanesi’nin müdavimlerinden biri olan İnanç, çalışmalarıyla kendisine edebiyat ve tiyatro dünyasında saygın bir yer edindi. Kemal Tahir, Hasan Nail Canat, Tarık Buğra, Ayşe Şasa, Bülent Oran, Halit Refiğ, Metin Erksan, Atıf Yılmaz, Yücel Çakmaklı gibi birçok isim ile yakın dostluğu bulunan İnanç, özellikle 1990’lı yıllarda sanat dünyasında birçok projenin öncülerindendi.
1994’te İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurulan, dindar kesimin değerlerini önceleyen birçok tiyatro oyunu üreten Gösteri Sanatları Merkezi’nin uzun yıllar Genel Koordinatörlüğünü yürüten İnanç, burada verdiği derslerde de birçok genç sinemacı ve tiyatrocunun yetişmesine vesile oldu. Bir dönem İstanbul Şehir Tiyatroları Repertuar Kurulu üyeliği görevini yürüten, Tarık Zafer Tunaya, Ali Emiri Efendi Kültür Merkezleri Beyazıt Devlet Kütüphanesi, Birlik Vakfı, Kızlarağası Medresesi, Milli Türk Talebe Birliği, Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği gibi kültür mahfillerinde onlarca seminer veren, söyleşilere katılan İnanç, ömrünü inançlı kesimin değerlerini sanat eserlerine aktarmak için tüketti. 2011’de ESKADER Üstün Hizmet Ödülü, 2012’de Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü, 2013’te Türkiye Yazarlar Birliği Necip Fazıl Kısakürek Ödülü ve TBMM Kültüre Hizmet Ödülü’nün de aralarında olduğu pek çok ödüle değer görülen İnanç’ın bütün eserleri Mihrabat Yayınları tarafından okura sunuldu.
İnanç’ın İstanbul Eyüpsultan Camii’ndeki cenaze namazına Harun Yöndem, Mehmet Nuri Yardım, İsmail Yağcı, ‘Marmaratör’lerden Fethi Erhan, Reşat Şen gibi birçok yakın dostu katıldı.
SON YOLCULUĞUNA DOSTLARI UĞURLADI
İnanç’ın için dün Eyüpsultan Camii’nde ikindi namazını müteakip cenaze namazı kılındı. Taziyeleri oğulları Ertuğrul ve Emre’nin kabul ettiği cenazeye Eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, İl Kültür Müdürü Coşkun Yılmaz, Eski Millvetvekili Hüseyin Şanverdi gibi isimlerin yanı sıra yakın dostları Harun Yöndem, Mehmet Nuri Yardım, İsmail Yağcı, Mehmet Cihangir, Muzaffer Doğan, ‘Marmaratör’lerden Fethi Erhan, Reşat Şen gibi isimler katıldı. Gösteri Sanatları Merkezi’nden birçok öğrencisi ve okuru da son yolculuğunda İnanç’ı yalnız bırakmadı. İnanç’ın cenazesi kılınan namazının ardından dostlarının omuzları üzerinde Eyüpsultan Mezarlığı’nda yer alan ebedi istirahatgahına uğurlandı.
MUHAFAZAKAR KESİME BASKILARI ROMANA İLK O TAŞIDI
Usta edebiyatçı kitleleri etkileyen, Serpil adlı başörtülü bir genç kız karakteri ekseninde dindarların toplumda maruz kaldığı baskıları ilk kez edebiyata taşıdığı ‘Yalnız Değilsiniz’ romanını ilk olarak çalıştığı küçük bir gazetelerde tefrika etti. Ardından 1987’de kitabı kendi imkanları ile bastıran İnanç, ikinci baskıyı ise Tuğra Yayınevi’nden gerçekleştirdi. Büyük ilgi ile karşılanan ve yok satan kitap, daha sonra Mesut Uçakan’ın yönetmenliğinde beyazperdeye uyarlandı. 1990 yılında çekilen filmde, Gamze Tunar, Haluk Kurtoğlu, Murat Soydan gibi dönemin Yeşilçam’ının usta isimleri rol aldı. Yeşilçam sinemasının çöküş yaşadığı, müstechen filmlerin salonlarda oynatıldığı günlerde vizyona giren film bütün baskılara rağmen gişe rekorları kırdı. Kitleleri etkileyen ve halen basımı devam eden roman 37 yıl boyunca yüzbinler sattı.
HARUN YÖNDEM YENİ KUŞAKLAR DA OKUMALI
Üstün İnanç ile birlikte İstanbul kültürünün bir canlı hafızası da aramızdan ayrılıyor. Bunları sohbetleri ve yazılarıyla, romanları ve piyesleriyle, seminerleri ve sohbetleriyle büyük ölçüde kaydedebildik diye düşünüyorum. Belki bunun daha fazlası olabilir miydi? Olmadı. Ancak okuyan, yazan, düşünen, araştıran yeni kuşaklar bu eserleri okuyup değerlendirebilirse merhumun aziz ruhu da şad olacaktır.
MEHMET NURİ YARDIM ESERLERİYLE BİR DÖNEME IŞIK TUTTU
Üstün İnanç iyi bir senarist, örnek bir gazeteci, esaslı bir tiyatro adamı olmakla birlikte kanaatimce onun bariz vasfı ‘romancı’lığıdır. Romanlarıyla hem 28 Şubat karanlığını aydınlatmış, hem de Türkiye’nin yakın tarihine fener tutmuştur. “Büyük Doğucu” ve “Marmaratör” olmakla övünürdü. Vefa abidesiydi, gönül ehliydi. Başta Necip Fazıl olmak üzere çevrelerinde bulunduğu şahsiyetleri unutmadığı gibi, yaşayan dostlarına da sahip çıktı. Gençlerle diyalogu olağanüstüydü.
Editörü olmak fakire nasip oldu. Altı romanını Mihrabad Yayınları’ndan çıkardık. Senaryolarını ve tiyatro eserlerini de bir ciltte topladık. Hatıralarını kaleme almaya başlamıştı. Her hafta aradığımda “Toz Kanatlı Kelebek Necip Fazıl Kısakürek nasıl gidiyor?” diye sorardım. Gülerek, “Yazıyorum yahu!” derdi. Heyecanla beklediğimiz bu hatıralar, ne yazık ki yarım kaldı. Yarım da olsa bu kıymetli notlar, sekizinci kitabı olarak kültür hayatımıza kazandırılmalıdır Yüzlerce toplantıda birlikte olduk. En son programımız Ramazan ayında bir program vesilesi ile olmuştu. Son 30-40 yıl içinde tanıdığım en iyi, mükemmel, dürüst, vicdanlı münevverlerimizdendi.
Ahir ömründe değeri bilindi ama keşfedilecek daha pek çok yönü var. Üzüntüm çok büyük, aziz ruhuna rahmet diliyorum. Edebiyat ve sanat dünyamızın, Türkiye’mizin başı sağ olsun!
CAFER VAYNİ EL ATTIĞI BÜTÜN İŞLERDE ETKİLİ OLDU
Üstün İnanç çok yönlü, içten, samimi ve iyi insan özellikleriyle aramızdan ayrıldı. Gerçek bir ağabeydi, dosttu. Vefalıydı. Onun dostluklarında yaşın önemi yoktu. Üç yaşındaki ve 80 yaşındaki ile de aynı derecede ve güzellikte muhabbet kurabiliyordu.
Üstün Ağabey ile benim hukukumun başlaması İstanbul’a geldiğim 1990 yılına dayanır. 1960’lı yıllardan çok yakın arkadaşları olan ve sıralarda Ordu’da avukatlık yapan rahmetli Cavit Kalpaklıoğlu’nun elime tutuşturduğu tanışılacaklar listesinde Mehmet Niyazi Özdemir, Reşat Güngör, Av. Zeki Hacıibrahimoğlu, Gürbüz Azak ve Üstün İnanç ta vardı. Onlarla Cavit abinin selamıyla tanışmıştım. Dolayısıyla Üstün ağabeyin ifadesiyle ben onlara “Cavit’in emanetiydim.”
Yapmış olduğumuz ve davet ettiğimiz hiçbir programda da bizi yalnız bırakmadı. Üstadı Necip Fazıl Kısakürek ile ilgili on yıl kadar önce düzenlediğimiz bir panelde yaptığı coşkun ve duygusal konuşmanın etkisi bende hala devam etmektedir.
Üstün ağabey iyi bir anlatıcıydı. İBB çatısı altında yaptığı “Zamanın Ruhu” programlarında yakın tarihimize ve İstanbul’umuza dair tanıklıklarını en ince ayrıntısıyla dinleyicilere anlatmıştı. İlerlemiş yaşına rağmen bu programlardan birisinde çok iyi Zeybek oynamıştı.
Üstün ağabey iyi bir öğreticiydi. Bana Çemberlitaş’taki İLESAM’da 20 dakika civarında bir zaman içerisinde senaryo yazmayı ana hatlarıyla uygulamalı olarak öğretmiştir.
Üstün ağabey gazeteci, yazar, tiyatrocu, sinemacı ve şuurlu bir kültür adamıydı. El attığı ve ilgilendiği bütün işlerde etkili olmuştur.
Romanlarıyla, “Yalnız Değilsiniz” başta olmak üzere eserlerinden yapılan filmlerle, başta Üstadı Necip Fazıl’ın “Sultan Abdülhamid” den yaptığı tiyatrolarıyla ve tebessümlü haliyle her daim aramızda olacaktır.
Mekânı Cennet olsun.
BÜYÜK DOĞU DAVASININ SADIK NEFERİ
İstanbul’da 6 Ocak 1937’de dünyaya gelen Üstün İnanç, eğitim hayatına İzmir’in Kiraz ilçesinde başladı. Daha sonra İstanbul’a gelen İnanç, Basın Yayın ve Gazetecilik Yüksek Okulunda eğitim gördü. İlk yazıları Yelken, Durum, Sanatkar ve Büyük Doğu’da okuyucuyla buluştu. Tercüman gazetesinde 1956’da stajyer muhabir olarak çalışmaya başlayan İnanç, Sabah, Bugün, Son Havadis, Tercüman gibi gazetelerde üst düzey yöneticilik ve fıkra muharrirliği yaptı. 1957’de tanıştığı Necip Fazıl Kısakürek’e ve ‘Büyük Doğu’ davasına yaşamı boyunca sadık bir isim olan ve çalışmalarında Kısakürek’in izinden giden İnanç, ‘Büyük Doğucuları’n özelliklerini “Üstad’ı dinlerken, Üstad’a itiraz edebilen kişidir. Bu birinci özellik... İkinci özellik ise, Üstad’ın emrine asla aykırı davranmayandır” ifadeleriyle tanımlamıştı. İnanç, bir dönem TGRT’de dramaturg olarak çalıştı. Kendi romanı ‘Yalnız Değilsiniz’in yanı sıra Yücel Çakmaklı’nın yönettiği ‘Kanayan Yara Bosna’ filminin de senaryo yazarıydı. İnanç’ın eşi Meryem İnanç ile evliliğinden Ertuğrul ve Emre adlarında iki oğlu bulunuyor.