İsrail’in saldırılarına tepki gösteren şairlerin geçtiğimiz ay Taksim’de başlattığı ‘Gazze Şiir Nöbeti’nin üçüncüsü Beykoz’da gerçekleştirildi. İsrail’in katlettiği yedi binden fazla çocuk için Filistin bayrağı renklerinde balonların havalandığı etkinlikte konuşan şair Faysal Soysal, “Gazze’de çocuklar ve kadınlar çığlık attığı vakit aslında insanlık çığlık atıyor” dedi.
İsrail’in Gazze’de yaptığı soykırım 7 Ekim’den bu yana tüm dünyanın gözü önünde devam ediyor. İsrail’in saldırılarına tepki gösteren şairler Gazze için şiir nöbeti düzenliyor. Geçtiğimiz ay Taksim’de başlatılan “Gazze Şiir Nöbeti”nin üçüncüsü Beykoz’da gerçekleştirildi. Beykoz Sahili Etkinlik Alanı’nda düzenlenen etkinlikte, Asude Karaaslan, Eslem Durmuş, Basri Akdemir ve Muhammed Karabacak’ın da aralarında olduğu çok sayıda şair ve vatandaş şiir okudu. Nöbette, İsrail’ in Gazze’de katlettiği 7 bin çocuğu temsilen, küçük çocuklar tarafından Filistin bayrağının renklerinde balonlar uçuruldu.
‘KONUŞANLARDAN ÇOK SUSANLAR VAR’
Etkinlikte konuşan şair ve yönetmen Faysal Soysal, Gazze Şiir Nöbeti’nin sadece şairlerin değil, bütün vatandaşların nöbeti olduğunu söyleyerek “İnsan olarak ister istemez tarafız. Konuştuğumuzda, bağırdığımızda, oy kullandığınızda ve ekran karşısına geçtiğimizde birilerinin tarafıyız ama bundan daha kötüsü suçluluğumuzda aslında daha büyük bir tarafız. Çünkü dünyada konuşanlardan daha çok susanlar var. Biz sustukça zalimler kendilerini daha güçlü, daha varlıklı ve daha mütekebbir olarak görüyorlar” dedi.
‘ŞİİR BİZE KİM OLDUĞUMUZU HATIRLATIYOR’
Sanatçıların ortaya çıkardığı eserlerin kendilerinden daha güçlü olduğunu söyleyen Soysal, “Bir ideolojinin propagandasını yapan hiçbir film ve şiir zamana kalmaz. Bizler şiir yazarken bir propaganda yapmıyoruz. Şiirlerimiz daha çok okunsun, bundan para kazanalım diye bunu yapmıyoruz. Kapitalizmin fethedemediği, alamadığı en büyük kalelerden biri şiirdir. Şiir bize kim olduğumuzu hatırlatıyor. Bizler bir mesaj vermek için şiir yazmıyoruz. Bir hayvan çığlık attığında o çığlığın içerisinde elbette ki mesaj kaygısı vardır ama bizi harekete geçiren şey o varlığın kim olduğuyla ilgili. Bugün Gazze’de çocuklar ve kadınlar çığlık attığı vakit aslında insanlık çığlık atıyor. Bunun kim olduğunu biliyoruz biz. Bizler onun, bizim gibi bir canlı olduğunu ve bizim gibi canının yandığını, dayanamadığını anlıyoruz. Onun dayanamayışına bizim de dayanamayışımız ancak anlam katabilir. Bir şiir okuyarak bizim ses çıkarıyor oluşumuz sloganımızdan, ideolojik bakış açımızdan ve hatta yüklü paralar göndermemizden çok daha kıymetli. O yalnız değil ve ben şiirimle onun yalnız olmadığını burada haykırmak istiyorum” ifadelerini kullandı.
FİLİSTİNLİ YÖNETMENE FAS’TA ÖDÜL
Marakeş Film Festivali’nde, Filistinli yönetmen Lina Süveylim’in ‘Bay Bay Taberiye’ filmi, jüri ödülüne layık görüldüUluslararası Film Festivali İdaresinden yapılan açıklamada, 24 Kasım -2 Aralık tarihleri arasında düzenlenen festivalin Afrika’nın en önemli film organizasyonlarından biri olduğu belirtildi. Filistinli Lina Süveylim’in “Bay Bay Taberiye” adlı filmi ile Fas’tan Kemal el-Azrak’ın “İsabat” filminin jüri ödülüne layık görüldüğü aktarıldı. İsrail saldırıları sebebiyle hayatını kaybedenlerden dolayı, Gazze ile dayanışma için festivalde geleneksel düzenlenen bazı törenlerin iptal edildiği aktarıldı.
