Çok su içen ve sık idrara çıkan çocuklara dikkat!

Çok su içen ve sık idrara çıkan çocuklara dikkat!

Son yıllarda tip 1 diyabet teşhisi konulan çocukların sıklıkla 5 yaş altında olduğunu belirten Prof. Dr. Serap Semiz "Çocuğunuz çok su içiyor ve sık sık idrara çıkıyorsa veya idrar kaçırıyorsa hemen uzmana başvurun" uyarısında bulundu.

Çocuklarda görülen türü Tip 1 diyabet olan hastalığın, 2 yaş altında oldukça ender görülmesine karşın, son yıllarda yeni yeni tanı konan çocukların sıklıkla 5 yaş altında olduğunu belirten Acıbadem Kadıköy Hastanesi çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı ve Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediyatrik Endokrinoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serap Semiz, ailelere Tip 1 diyabetle başa çıkma yollarını anlattı.

Tip 1 diyabetin, çocuk ve ergenlik dönemi diyabet hastalarının yüzde 90’ını oluşturduğunu ve en sık 5-6 yaş ve ergenlik döneminde ortaya çıktığını ifade eden Semiz, son yıllarda 5 yaşın altındaki çocuklarda da görülme sıklığının arttığını vurguluyor. Genetik temelde çevresel faktörlerin tetiklediği Tip 1 diyabet, otoimmün bir hastalık. Yani bizi hastalıklardan koruyan bağışıklık sistemimiz, bazen kendi vücudumuzdaki sağlıklı hücreleri de yabancı sanarak saldırabiliyor. Pankreasın insülin üreten beta hücrelerine karşı bir atak olduğunda da, insülin eksikliğine bağlı olarak diyabet ortaya çıkıyor. Bu durumda kişiye vücudunun ihtiyacı olan insülinin dışarıdan verilmesi gerekiyor.

17-01/25/25012017-8.jpg

BU BELİRTİLERLE ELE VERİYOR

Diyabetle başa çıkmada belirtilerin erken fark edilmesi önem taşıyor. Aileleri bu konuda dikkatli olmaya çağıran Semiz, diyabetin tanınmasında ‘çok su içme, çok idrara çıkma, idrar kaçırma’ gibi bulguların önemli olduğunu, bu bulguların fark edildiği çocuklarda diyabetin araştırılması gerektiğini belirtiyor. Bu belirtiler fark edilmediğinde daha ağır semptomlarla karşılaşılabileceği konusunda uyaran Serap Semiz, şunları söylüyor: “Tip 1 diyabet daha ileri boyutlarda ağır sıvı kaybı, kusma, kilo kaybı, karın ağrısı, nefeste aseton kokusu, sık soluma, bilinç bozukluğu, taşikardi, hipotansiyon ve şok şeklinde ortaya çıkıyor. İlk tanıda hastaların yüzde 12-60’ında ‘diyabetik ketoasidoz’ denen, vücutta metabolik dengesizliğe yol açan ve komaya kadar ilerleyebilen ağır bir klinik tablo gelişebiliyor.”

TEDAVİNİN ANAHTARLARI

İnsülin tedavisi gerektiren Tip 1 diyabette uygulanacak tedavi modelinin; hasta, ailenin yaşam biçimi ve okul saatleri dikkate alınarak düzenlenmesi gerekiyor. İnsülin gereksiniminin yaş ve kiloya göre düzenlendiğini belirten Prof. Dr. Serap Semiz, en doğru dozun hipoglisemiye neden olmadan ulaşılan ve en iyi kan şekeri kontrolünü sağlayan doz olduğunu ifade ediyor.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN