Otoyollarda hız yönetimi
AK Parti’nin iktidara gelmeden önce iki büyük vaadi vardı.
Birincisi bir buçuk milyon konut inşa etmekti. İkincisi de on beş bin kilometre bölünmüş yol yapmak idi.
Birincisinde iddia edildiği gibi başarılı olunamadı. 21 yılda TOKİ’nin yaptığı konut sayısı bir milyonun altında kaldı.
İkinci vaadinde başarılı oldu ve 2022 sonu itibariyle 18 bin 668 km asfalt betonu yaptı.
Yetmedi bu yolların yanı sıra YİD modeliyle otoyollar yaptı ve yapmaya devam ediyor.
Ediyor da ne oluyor?
Gelin bir bakalım.
OTOYOL
Otoyolların temel mantığı şehirler arası bağlantıyı artırmaktır. Bu bağlantı artırılırken ulaşım sürelerinin kısaltılması ve sürüş güvenliğinin artırılması gözetilmelidir.
Bu iki konuda başarılı olunamıyorsa otoyol yapımı başarısızdır.
Daha önce defalarca yazdım.
Türkiye’de ihtiyaçtan projeye değil, projeden ihtiyaca gidilmektedir.
Normalde teknisyenler bir ihtiyaç tespit ederler ve buna göre de proje geliştirirler.
Oysa Türkiye’de projeyi siyasiler belirler ve devlet memurları da bu projelere gerekçe uydururlar ve projelerin ne kadar faydalı olduğunu ballandıra ballandıra anlatırlar.
Evet bu projeler faydalı ama kimin için? Tabii ki koltuk meraklısı devlet memurları için.
Hepiniz biliyorsunuz ki Sayın Cumhurbaşkanının İstanbul’un kuzeyinde yeni bir şehir kurma hayali var.
Bu şehrin cazibesini artırmak için Atatürk Havalimanı kapatılarak kuzeye İstanbul Havalimanı inşa edildi.
Kanal İstanbul yapılarak etrafına bir milyon konut yapılacağı duyuruldu.
Cumhurbaşkanı Kanal İstanbul’u 2011 yılında açıkladı. Bürokratlar 2019 yılında Kanal’ın ne kadar yapılabilir olduğunu tespit ettiler. Sanki tersi mümkünmüş gibi.
Yavuz Sultan Selim Köprüsünü de (YSS) içeren Kuzey Marmara Otoyolu’nu ihale ettiler. Teklif gelmedi.
3 ay sonra yeniden ihaleye çıktılar. Projeyi üçe böldüler. YSS ve bağlantı yolları, Anadolu Otoyolu ve Avrupa Otoyolu.
İlk ihalede YSS Köprüsü için günlük 100 bin araç geçiş garantisi vermişlerdi. Üç ay sonra garantiyi 135 bine çıkardılar. Teklif geldi.
Bu köşede “İki yarım her zaman bir tam etmez” başlığı ile bir yazı kaleme aldım. (14 Nisan, 2022)
Yazıda dönemin Ulaştırma ve Altyapı Bakanının bir açıklamasından bilgiler paylaştım.
Kuzey Marmara Otoyolu’nda üç şerit için ihaleye çıkılmış. İhaleden sonra şerit sayısının dörde çıkarılmasına ihtiyaç duyulmuş.
İhaleye çıkarken ihtiyaç duyulan viyadük sayısı hesaplanamamış.
Anadolu ve Avrupa kesimlerinde güzergâhı değiştirmişler ve bu nedenle otoyol tünellerini yapmaya karar vermişler.
Değerli okur işte bunun için bu projelerin gerçek anlamda fizibilitesinin yapılmadığını söylüyorum.
Sadece fizibilitesizlik değil sorunumuz.
Bir de bu yollarda güvenlik sorunu var.
Nasıl mı?
Devam edelim.
KUZEY MARMARA OTOYOLU
24 Ocak 2022’de kar yağışı nedeniyle otoyol saatlerce kapalı kaldı ve sürücüler perperişan oldu.
Anında sosyal medyada işletmecinin güvenlikten sorumlu olduğunu paylaştım.
31 Ocak 2022’de Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, kar yağışıyla Kuzey Marmara Otoyolu’nun bazı kısımlarının trafiğe kapalı kalması nedeniyle işletmeci firmaya 6,8 milyon lira ceza kesti.
Ne zaman kar yağsa otoyolda kazalar meydana geliyor.
Daha bu hafta Kuzey Marmara Otoyolu Sakarya geçişinde 10 kişinin hayatını kaybettiği, 63 kişinin yaralandığı bir kaza meydana geldi.
Yine işletmecinin sorumluluğuna işaret eden mesaj yayımladım.
Değerli Kerim Rota cevap olarak “iki yıl önce buzlanma nedeniyle aynı bölgede beş arabanın arka arkaya bariyerlere çarptığını ve ölümden döndüklerini” yazdı. Ayrıca son kazadan bir gün önce ölümlü bir kaza olduğunun da iddia edildiğini belirtti ve “kış aylarında bu yolu kullanmanın büyük risk” olduğunu söyledi.
Demek ki ölü ve yaralı sayısı düşük olan kazalar basına yansımıyormuş ve bizlerin de haberi olmuyormuş.
Basında yer alan haberlere göre kazanın bir nedeni de hız limiti aşımıymış.
Şaka gibi.
Nasıl mı?
Devam edelim.
HIZ LİMİTLERİ
Elimde bir rapor var. Orijinali 2008 yılında yayımlandı. Raporu Küresel Karayolu Güvenliği Ortaklığı, Dünya Sağlık Örgütü, FIA Otomobil ve Toplum Vakfı ve Dünya Bankası uzmanları ortaklaşa hazırlamışlar.
Emniyet Genel Müdürlüğü 2011 yılında raporu Türkçe’ye çevirmiş. Raporun ismi “Hız yönetimi: Karar organları ve uygulayıcılar için karayolu güvenliği el kitabı.”
Raporda “karayolu trafiğindeki kayıplarda hız, hem karayolunda meydana gelen çarpışma ihtimalini hem de bunlardan kaynaklanan kayıpların vahametini etkileyen kilit risk etmenlerinden biri olarak” tanımlanmaktadır.
“Araştırmalar, 30 km/s hızda seyreden bir taşıtın çarptığı çoğu hassas (korumasız) yol kullanıcısının hayatta kaldığını gösterirken taşıtın hızı 50 km/s olduğunda ise çoğunluğunun hayatını kaybettiğini” gösteriyormuş.
Bu nedenle uluslararası uygulamalarda karayollarında hız limitleri getiriliyor.
Örneğin Avrupa Birliği ilk başta 12 ton üzerindeki kamyon ve otobüsler için hız sınırlayıcıları şart koşmuş ve kamyonlar için 90 km/saat, otobüsler için 100 km/saat olmak üzere maksimum hızları belirlemiştir.
Sınırlayıcılarla ilgili bu şart daha sonra hafif ticari taşıtlara (3.5 tonun üzerindekiler) ve küçük otobüslere de getirilmiştir.
Avustralya’da maksimum 105 km/saat hıza izin verilmektedir.
Hız sınırlayıcılar, şehirler arası yollarda hız kurallarına uyulmamasına neden olan ticari nakliye ve yolcu taşımacılığının rekabetçi doğasını engellemeye yönelik bir önlemdir. Yol kullanıcıları için ağır vasıtalar (3.5 ya da 4.5 tonun üzerindekiler), herhangi bir çarpışmada diğer taşıtlardan daha büyük bir risk oluşturmaktadır.
Son kazanın nedenlerinin birisinin de hız limiti aşımıymış. Bu nedenle ikisi otobüs ve biri TIR şoförü taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet verme suçlamasıyla tutuklanmıştı.
Her kar yağdığında yolun buzlanmasına önlem almayan işletmecilere toz kondurulmamıştı.
AB’de kamyonlar için hız limitinin 90 km/saat ve otobüsler içinse 100 km/saat olduğunu belirtmiştim ya.
Peki bizde durum nedir?
Normalde otoyollarda hız limiti 120 km/ saat idi.
Ücretli otoyolların kullanımını cazip hale amacıyla hız limitleri artırıldı.
KGM’nin işlettiği yollarda limit 130 km/saate ve YİD otoyollarında ise 140 Km/saate yükseltildi.
Bu limitlerin %10 fazlası tolere ediliyor. Bu durumda sürücüler kafalarında bu limitleri devlet otoyolunda 143 km/saate ve YİD otoyollarında 154 km/saate çıkarıyorlar.
Böylece otoyollarda sürüş süreleri kısaltılırken, ölümcül kaza riski artırılıyor.
Sayın Cumhurbaşkanı geçmişte yerel yönetimlerle ilgili bir sempozyumda haklı olarak ne demişti hatırlıyor musunuz? (9 Ocak, 2019)
“Şu para var ya nelere muktedir. Orman morman ne var ne yok kesiyor, atıyor, götürüyor. Yerine inşaat yapılıyor.”
İyi pazarlar
Not: Dilerim 2024 yılında sağlıklı, huzurlu ve barış içerisinde bir Dünya’da yaşarız.