Değişim

Son dönemde içeride ve dışarıda birçok değişiklikler yaşanıyor. Ülkeler de bu değişime ayak uydurma derdinde.

Sosyal medyada Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan’ın şu cümlesi dikkatimi çekti: “Küresel bir jeopolitik kırılma var ve çok tehlikeli. Dış politika fazlasıyla öncelikli konuma geçti.”

Açıkçası dışarıda durum pek iç açıcı değil peki, içeride durum nasıl?

İçeriye baktığımızda da hak, hukuk seslerinin duyulmaması, zamların kalabalıkların belini bükmesi, orta direğin yıkılması, gençlerin umudunu yitirmesi, kimsesizlerin daha da karanlığa gömülmesi ve daha birçok mesele…

Ve canım Akbelen’in ve nicelerinin canının yakılması… Güzelim ağaçların canı yanarken de yukarıdakilerin görmezden gelmesi.

Zor zamanlar vesselam.

Demem o ki; kitleler yorgun, kırgın, yaralı…

Buradan hareketle; böylesi zor ve belirsizliğin arttığı dönemlerde ‘dönüşümcü liderlik’ kavramı çok daha önemli hale geliyor. Bunu söylüyorum zira parti, program gibi konular arkadan geliyor. Burada ana taşıyıcı, kitleleri ardından sürükleyebilecek liderlerdir.

Açıkçası değişim beraberinde haliyle bir takım yenilikleri getirmekte ve bu da bazı dirençlerin ortaya çıkması anlamına gelebilir.

Ne gerek var şimdi değişime? Biz bu halimizle iyiyiz, yeni yollara girmeye ne gerek var diyenler olabilir.

Ya da değişimle birlikte koltuğunu ya da konfor alanını kaybetmek istemeyenler direnç gösterenlerin başını çekebilir. Burada güçlü bir klik de ortaya çıkabilir.

Yani değişim sürecini yönetmek öyle kolay olmuyor.

Söylerken heyecanlandırabilir, sanki göz açıp kapatıncaya kadar bütün dertlerden kurtulacakmış gibi hissettirebilir. Ama yine söylüyorum kolay değil.

Dolayısıyla dönüşümcü liderlik bu süreçte önemli hale geliyor. Bu noktada, ‘Dönüşümcü liderler içinde bulunulan şartların ve yaratıcılığı gerektiren köklü bir değişim sürecinin zorunlu olduğu hallerde üstün performans ortaya koyan liderlerdir.’

Dönüşümcü liderliğin temel özellikleri arasında ortak vizyon oluşturma, kararlılık, cesaret ve risk alma gibi birçok özellik yer almaktadır. Yani sadece vizyonun ortaya konması değil bu vizyonun gerçekleştirilmesi için gerekenlerin yapılması, takipçilerin bu sürece dâhil edilmesi önemlidir.

******

Son dönemde değişim kavramının her bir tarafından tutulup çekiştiriliyor. Şöyle olmalı. Şunları şunları içermeli ya da bu yol değişim yolu değil gibi.

Ki bunların olması da son derece doğal. Bir tıkanma söz konusu. Ve bir yerden başlamak icap ediyor. Öte yandan şu da bir gerçek ki biz zaten değişim sürecinin içindeyiz. Belki de merkezindeyiz.

Örneğin son seçimlerde AK Parti’nin yıllar sonra neredeyse en düşük oyu alması. Özellikle büyükşehirlerde bunun çok da görünür olması.

Ya da seçim sürecinde muhalif seçmende iyice belirginleşen değişim talebi. Ki şu an bir sessizlik hâkim gibi görünse de ya da bir umutsuzluk havası varmış gibi görünse de değişim talebinin sönümlenmiş olduğu düşüncesinde değilim.

Tam tersi bu talep yerel seçimlere yaklaşırken çok daha güçlenerek ortaya çıkabilir. Güçlü bir damar ortaya çıkabilir. Baraj kapaklarının açılıp suyun gürül gürül akması gibi.

İşte burada en önemli faktör değişim talebini yönetecek liderler olarak belirtilebilir.

Evet, şu an birçok gösterge iktidarın lehine gibi görünebilir. Ama biraz satır aralarına bakınca pek de öyle olmadığı söylenebilir.

Kitleler ekonomi başta olmak üzere birçok sorunla boğuşuyor. Ki bu sorunların gün geçtikçe şiddeti ağırlaşıyor. Omuzların taşıyamayacağı, canların dayanamayacağı cinsten.

Ve büyükşehirlerde bu sorunlarla baş etmek daha da zor. Dolayısıyla büyükşehirlerde başlayan duygusal bağdaki zayıflama seçimlere doğru daha da hızlanabilir.

Tam da bu noktada İmamoğlu’nun değişim kavramını ete kemiğe büründürmeye çalışmasının kıymetli olduğu düşüncesindeyim. Bazı eksikliklerle birlikte bir yola çıkılmış gibi duruyor.

Yani muhalefet hızlı bir şekilde hâlihazırdaki dağınık görüntüsünden kurtulup şöyle önüne bir bakabilirse… Görecek ki belki de birçok şey yeni başlıyor.

YORUMLAR (7)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
7 Yorum