Karl Marx “Batsın bu dünya” mı dedi?

Yaşanan büyük siyasi, içtimai, iktisadi depremler esnasında ortaya çıkan anomi , insanların içinde doğup büyüdüğü kadim değerlere, geleneklere, normlara, kurallara inançlarını yitirmesi halidir.

Bunu toplumun bir halinden ziyade insan zihninin bir hali gibi anlamayı öneren İskoçyalı siyaset bilimci ve sosyolog MacIver , toplumsal değişim için şiddete dayalı çözümler öneren modern doktrinlerin , anomi temayülü olan kişiler tarafından başlatılmış olmasına dikkat çeker ve örnek olarak da çok küçüklüğünden itibaren anomiyi besleyen hadiselere maruz kalmış olan Karl Marx ’ı verir.

Aşağıdaki satırları MacIver’ın “ Ramparts We Guard ” isimli kitabının 87 ve 88. Sayfalarından aktarıyorum:

Babası Almanya'daki seçkin haham ailelerinden birisine mensup olduğu halde, henüz daha Karl bebekken din değiştirip Protestan Evanjelik Kilisesi 'ne intisap etmeye karar vermiş, bu durum Karl’ın babasıyla annesi arasında şiddetli tartışmalara sebep olmuştur.

Karl, altı yaşındayken altı kardeşiyle birlikte babasının yeni inancına göre vaftiz edilmiştir .

Kendisine öğretilen en kutsal “ değerlerin ” böyle bir "kültür çatışması" içinde paramparça olmasının, zeki bir çocuk olan Karl’ın zihnini ne kadar derinden rahatsız ettiği ve köhne önyargılara sıkıca tutunan toplumlardaki pek çok çocuğun kaderi olan, çevresine mesafeli olma ve oryantasyon bozukluğu halini nasıl arttırdığı tahmin edilebilir.

Yaşadıklarının Karl Marx üzerindeki ilk belirgin etkisi onun tüm dinlerden nefret etmesi olur.

Aceleci, çabuk öfkelenen, inatçı ama hala idealist bir gence dönüşen Karl, tam da bir dizi terslik ve hayal kırıklığı yaşadığı günlerde “komünist ve Siyonist haham” Moses Hess (1812-1875) ile tanışır ve onun fikirlerini büyük bir hevesle benimser.

MacIver’a göre Karl Marx sadece ekonomik düzene değil , içinde doğup büyüdüğü ve yaşamaya devam ettiği topluma bütünüyle yabancılaşmış, düşman olmuştur .

Zihninin arka planında belli belirsiz ideal bir toplum hayali olsa da ideale olan sevgisi, aktüel gerçekliğe olan nefretiyle karşılaştırıldığında sönüktür. İktidar ve yalnız başına hakimiyet hayallerine erkenden dalar. Otoritesini herhangi bir şekilde sorgulamaya cesaret edenleri, en yakın arkadaşları olsa bile inanılmaz bir acımasızlıkla harcar .

MacIver, Marx'ın ana ilhamının, insanlığın sömürü ve adaletsizlikten, her türlü iktidarın kaba baskısından kurtulacağı bir dünya vizyonu olduğu fikrini reddeder. Çünkü ona göre “anomik bir birey” olarak Marx kafasını iyi bir toplum kurmaktan ziyade, nefret edip düşman olduğu mevcut toplum yapısını yok etmeye takmıştır. Hacimli yazılarında "iyi toplum" kavramına sadece bir ya da iki kısacık atıf vardır. Diğer insanları gerçekten önemsediğine dair hiçbir kanıt yoktur. Kendisini yanılmaz liderleri olarak görmeyenlere karşı asla nazik bir dil kullanmaz . Herhangi bir düşünce bağımsızlığı gösterenlerden nefret eder . Hükmedemediği herkese karşı kin besler.

Kendisi de bir burjuva olan Marx, hiçbir zaman proleterlerin arasına karışmamış, onlara insan olarak hiçbir zaman ilgi göstermemiştir . Proletaryada “toplumdan intikamının maddi silahını " bulmuştur. Kendisini reddeden toplumla özdeşleştirdiği " burjuvaziyi " nefretinin sabit hedefi, tüm kötülüklerin kaynağı haline getirmiş, varlığını onun yok edilmesine adamıştır.

MacIver, bir toplumda bölücü, toptancı, gerici ya da devrimci ama her halükârda otoriter ve şiddete dayalı “çözümler” öneren, insanlara insan olarak değil, bireysellikten arındırılmış kitleler olarak hitap eden doktrinler kabul görmeye başlıyorsa o toplumda anomi vardır diyor.

Çünkü bu doktrinler anomiden rahatlatıcı bir kurtuluş, acı ve hayal kırıklığına güçlü bir ilaç, güvensizliğe karşı bir sığınak, yeniden toplumsal bütünleşmeye olan gizli ihtiyaca bir tatmin sunar.

Anomi, toplumumuzu giderek artan bir hızda kuşatıyor.

Hemen herkesin toplumsal değerlerle bağı zayıflarken, yabancılaşma kuralsızlığa evrilirken insanlar “radikal” çözüm önerilerine, “batsın bu dünya” çağrılarına daha çok kulak vermeye başlıyorlar.

Bu çağrıların makes bulmaya başlaması hayra alamet değil.

YORUMLAR (37)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
37 Yorum