İnternet devrinde rıza üretimi

Kitleleri kontrol altında tutmak, otoritenin meşruiyetine ikna etmek, toplumsal bilinci inşa etmek ve rıza üretmek siyasal iktidarların tarih boyunca temel amaçları arasında yer almıştır.

Modern öncesi toplumlarda hegemonya ve rıza üretim aracı olarak kullanılan masallar, efsaneler ve milli/dini ögeler yüz yüze iletişimle aktarılmıştır.

Modern dünyada ise bunlar sıkı sıkıya kontrol edilen kitle iletişim araçları üzerinden halka ulaştırılır.

İktidarlar, yönettikleri nüfus büyüdükçe kitleleri ikna için baskı ve şiddetin ötesinde, daha ideolojik vasıtalara ihtiyaç hissederler. Toplumda özgürlük, demokrasi, çoğulcu anlayış gelişip yerleştikçe alternatif “meşruiyet inşası araçları” bulmak gerekir.

Bir “demokrasi” olduğu iddiasını sürdüren rejimlerin yöneticileri, geniş toplum kesimlerinin onayını alabilmek için, açıkça zora ve şiddete başvurmadan, gerçekleri çarpıtarak, çeşitli iletişim kanalları üzerinden bir anlatı geliştirir, adeta bir “paralel hakikat” kurgularlar.

İktidarın kurulması ve sürdürülmesi sürecinde, ideolojik olarak toplumsal ve bireysel seviyede hâkim ideolojiyi üretme çabalarını, İtalyan düşünür Gramscihegemonya’, Fransız filozof Althusserdevletin ideolojik aygıtları’ kavramlarıyla ele almıştır.

Çağımızın en önemli entelektüelleri arasında sayılan, modern dilbilimin babası, 1928 doğumlu Noam Chomsky ise bu propaganda modeline “rızanın imalatı” ismini vermektedir.

Medya, kendisini denetleyen ve finanse eden güçlü toplumsal aktörlerin çıkarlarına hizmet etmeye mecburdur.

Çeşitli çıkar odaklarının temsilcileri, seçtikleri gündemleri ve görüşleri, kaba müdahalelerle değil, kendileriyle uygun çizgide düşünen medya çalışanları istihdam etmek suretiyle öne çıkarırlar.

Hangi gelişmenin nasıl değerlendirildiği, nasıl sunulduğu kadar, hangi gelişmelerin göz ardı edildiği, kitlelerin dikkatinden kaçırıldığı da önemlidir.

Bu propaganda modelinin içinde; tam kontrol edilemeyen medya unsurlarının kameralarını odakladıkları konuları seçme ve onlara dair haberleri ele alma tarzından şikâyetçi olma, yani "tepki üretme" de bulunur. Böylece tüm medya organları mütemadiyen baskı altında tutulur.

Olan bitenlerle ilgili olarak iktidar tarafından üretilen “paralel hakikati” yahut “resmi görüşü” teyit edecek "uzmanları" bulup ileri sürerek belli bir ideolojik pozisyonu empoze etmek de “rıza üretiminin” mühim bir parçasıdır.

Rıza üretimi yapmak üzere kolları sıvayan iktidarlar, (güya demokratik tutumları gereği) tüm bilgi akışını kontrol etmedikleri illüzyonunu oluşturabilmek için, belirledikleri sınırlarda kalma şartıyla kendilerine muhalif bir medyaya ve haber akışına da izin verirler.

***

Buraya kadar özetlemeye çalıştığım önemli tespit ve teoriler, internet ve sosyal medya öncesi döneme aitler.

Televizyonlar, radyolar, dergiler ve gazeteler gibi konvansiyonel kitle iletişim vasıtalarının etkisi azalırken bu kanallardan pompalanan “haberleri” takip etmeyi bırakıp internet mecralarına kayan insanların sayısı hızla artıyor.

Sosyal medya üzerindeki bilgi akışını kontrol etmek zor. Her gün onlarcası zuhur eden sayısız alternatif iletişim kanalını ve akışkan sanal cemaatleri bırakın kontrol etmeyi, takip edebilmek bile neredeyse imkansız!

Rusya, İran, Azerbaycan ve Türkiye gibi ülkelerde iktidarlar kontrolü, en azından büyük ve etkin gördükleri platformlara yerleştirdikleri trolleriyle ve satın aldıkları “influencer” denilen etki ajanlarıyla sağlamaya çalışıyorlar. Devlet gücünü kullanarak kitlelere gözdağı vermek için -yalan haberlerle savaşma bahanesiyle- sosyal medyada kendi “hikâyeleriyle” uyuşmayan alternatif görüş ve haberlere ağır cezalar getiriyorlar.

O da olmazsa internet erişimini kısıtlamaya yöneliyorlar.

Kuzey Kore gibi dışa tamamen kapalı bir diktatörlüğe dönüşmeden, internet iletişimini tamamen ve süresiz olarak kısıtlamak mümkün değil. Fakat bahse konu iktidarlar o çok kullanışlı “güvenlik endişeleri” kozunu ileri sürerek en azından geçici kısıtlamalar konusunda “rıza üretmeye” çalışıyorlar.

Bakalım bunu başarabilecekler mi…

YORUMLAR (4)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
4 Yorum