İki kere ikinin dört ettiğinden hâlâ şüphe mi var?

Ekonomide neredeyse beş yıla ulaşan krizden çıkmak için nihayet utangaç da olsa akla ve mantığa uygun hamlelere prim vermemek mümkün değil. Başka da çare yoktur. Türkiye, yanlış üzerine yanlış kararlar yüzünden geride bıraktığı dönemin ağır maliyetini hiç olmazsa durdurmak, en azından azaltmak için bugün yapılanlara; daha da fazlasına ihtiyaç duymaktadır. “Bugün yapılanlar” dediğimiz şey de gizli formüller, anlaşılmaz hesaplar değil, iki kere ikinin dört ettiğini kabulden ibarettir. Bundan sonra Amerika’yı yeniden keşfetmek gerekmiyor, ekonomiyi hiç olmazsa daha beterinden koruyabilirsiniz.

Ne var ki iki kere ikinin üç, beş ya da altı olduğunda ısrar edilen geçmiş yıllardan kalan kötü miras peşimizi bırakmıyor. Mirasın kapağının açıp bakılmayacak çok tatsız sayfaları var ama hayat pahalılığı açmamak şansımız yok. Sadece dar gelirlileri değil, orta ve üst grupları da sarsan, bunaltan ve dalga dalga yayılan bir enflasyon problemiyle karşı karşıyayız. Bugüne kadar resmi enflasyon rakamlarına güvensizlik vardı ama enflasyon artık rakamı, hesabı kitabı aşan bir sosyo-politik problem aşamasına ulaşmıştır. Etiketler toplumu eziyor. Türkiye gibi, iyi kötü ekonomi tecrübesi olan ve hafızası enflasyonlu yılların kötü hatıralarıyla dolu olan bir ülkenin gelip yeniden hayat pahalılığına teslim olması asla kabul edilecek bir yönetim hatası değildir.

Gerçekle, akılla, bilgiyle ve tecrübeyle savaşmanın kaçınılmaz sonucunu yaşıyoruz. Bununla birlikte, hayat pahalılığında bu noktaya nasıl gelindiğini uzunca tartışmaya vakit yok. Mesele o kadar derinleşti ki “Niye böyle oldu?” tartışmak da faydasız. Muvafık-muhalif herkes niye böyle olduğunu biliyor. Şimdi, “kaybedecek bir günümüz yok” noktasında bulunduğumuz için önümüze bakmak zorundayız. Enflasyon artık siyaset üstü bir büyük problem olmuştur.

Her ne kadar gerçekçi adımlar atılmaya başlamışsa da yine de gerçekçi olalım; şu ana kadar hala enflasyonun yarısından az olan faiz artışı dışında ciddi bir hamle yapılmamıştır. Yapılması gereken o kadar çok şey varken üstelik… Acı ya da tatlı gereken reçetenin seçim yahut başka gerekçelerle tatbik edilmemesi, tıpkı geçen beş yılda olduğu gibi yeni maliyetler üretiyor. Ertelenen her hamlenin bir bedeli olduğu yeni ekonomi yönetimi tarafından çok iyi bilindiği halde, gereken adımlar atılmıyor. Hatta, ev, araba kredisi gibi kısıtlamalar, ticari krediler üzerindeki blokajlar ya da yurtdışından alınan elektronik cihazların tescil bedelini artırmak gibi gereksiz işlerle serbest piyasa ekonomisiyle aradaki mesafe açılıyor. Sistem üzerinde kalan ve çoğu ani kararla, panikle alınmış sayısı bilinmeyen regülasyonlar da aynı makası açmaya devam ediyor.

En önemlisi o kadar iddialı laflardan sonra, ekonomi yönetiminden enflasyonla mücadele için faiz artışı dışında sadra şifa bir hamle gelmemesi kaygıları artırıyor. Adını koyalım… Türkiye hala, bir numaralı meselesi olan enflasyonla mücadele etmiyor. Yapılanlar ve yapılmayanlar problemin ciddiyetiyle bağdaşmıyor, kaybedilen zaman umursanmıyor. Ekonomik krizden çıkış için en başta gereken hukuk ve şeffaflık adımlarının bahsi ise hiç açılmıyor.

Oysa, hayat pahalılığı altında ezilmeyen kitle kalmadı. Zamların büyük çoğunluğu sessiz sedasız ve periyodik bir düzende yağmur gibi yağıyor. Özellikle temel hammadde veya ana girdi maliyeti kalemlerindeki zamlar, ilgili ilgisiz bütün tüketim kalemlerinde etiketleri yeniden yazdırıyor. Gerçeği bu olan Türkiye’nin enflasyonla mücadele programı ilan etmemiş olması, meselenin özüyle ilgilenmek yerine sinekten yağ çıkartma yöntemleriyle vakit kaybedilmesi gariptir.

Ortadaki manzara, insanın aklına hala iki kere ikinin dört ettiğinden şüphe mi duyuluyor sorusunu getiriyor. Yeni ekonomi yönetiminden sonra bu aşamayı geçtik sanıyorduk…

YORUMLAR (39)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
39 Yorum