“Dağbaşında maç mı olur” değil artık Türkiye’nin Wembley’i, Olimpiyat Stadı
Çok itiraz eden olmuştu Olimpiyat Stadı’na, hiç kimse gitmek istemezdi, hiç bir takım oynamayı kabul etmezdi... Kafadan reddiyeci bir anlayış, futbolumuzu tepeden tırnağa işgal etmişti...
Milli maç verin Olimpiyat’a derdik, “Dağbaşında milli maç mı olur” cevabını alırdık...
Halbuki Olimpiyat Stadı da, her Olimpiyat Stadı hassasiyetleriyle yapılmış, uluslararası kriterlere göre inşa edilmiş ve başta IOC olmak üzere, karar mercilerinin olurunu almış bir stadyumdu.
***
Yapılmış bitmiş, boş duracak hali yoktu. Tabii ki, olimpik kriterler gözönüne alınarak Olimpiyat adayı İstanbul’un Olimpiyatlar’ın icra edileceği, açılış kapanış seramonisinin yapılacağı, atletizm yarışlarına evsahipliği yapacak bir mekandı
82 bin 500 kapasiteli, Olimpiyat şartlarını da taşıyordu ve Türkiye’nin en büyük stadıydı.
Aynı zamanda futbol maçlarının da icra edileceği bir mekandı...
Neticede Berlin’de de, Roma’da da, Paris’te de Olimpiyat Stadları, takımların lig ve kupa maçlarını, ülkenin milli maçlarını, kupa finallerini hala oynattığı stadlardı...
***
Olimpiyat Stadı, kabul etseler de, etmeseler de, oynamak istemeseler de, tartışmasız dünya sporunun en önemli merkezlerinden biri haline geldi..
Son olarak Trabzonspor-Başakşehir Süper Kupa finalinin oynandığı ve Bordo-Mavililer’in 2-1 kazanıp kupayı müzesine götürdüğü maç aslında Şampiyonlar Ligi finalinin de provası hükmünde oldu.
Trabzonspor-Alanyaspor’un oynayıp yine kupayı Trabzonspor’un kazandığı Türkiye Kupası finali de aynı kategoride değerlendirilebilir.
***
İngiltere’nin hem milli maçlarının, hem de kupa finallerinin oynandığı stadyum, futbolun doğduğu yer, yani meşhur Wembley Stadı’dır.
İngiltere, milli maçlarda çok nadiren başka şehirleri ve stadları kullanır. Onların mekanı, Londra’daki Wembley Stadı’dır, bu konuda da taviz vermiyorlar.
Wembley Stadı, 7 ayrı defa da Şampiyonlar Ligi finaline evsahipliği yaptı. Bu da bu kupa finali için rekor bir sayı...
***
Olimpiyat Stadı, 2005’te Liverpool’ün kazandığı ve Liverpool-Milan Şampiyonlar Ligi finalinin oynandığı staddır.
Tarihin en iyi Şampiyonlar Ligi fianli olarak kabül edilir. Üstelik de UEFA Yönetim Kurulu, İstanbul Olimpiyat Stadı’nı 5 yıldızlı stad ilan etmiştir...
Bunun devamı olarak da 2020 Şampiyonlar Ligi finalini, ikinci defa İstanbul’a vermiştir.
Pandemi süreci sebebiyle seyircili oynanabilsin, tam bir şölene sahne olsun diye maçı, 2021 yılı yazında oynatma kararı aldılar...
UEFA’nın bu kadar değer verdiği stada, kimse lafedememeli... Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nı alsaydık evsahipliği yapacak stad burası olacaktı.
Avrupa Şampiyonası’na evsahipliği yapabilseydik de, final maçı burda oynanacaktı...
***
Artık, her türlü ulaşım imkanı var. 15 bin kişilik otopark kapasitesi, metrosu, karayolu ağı ve güvenliğin en üst seviyede sağlanacağı bir mekan.
Ayrıca her tarafı yerleşim yeri olan, etrafında yeni şehirler kurulan bir alan, yani dağbaşı da değil...
Seyirci gidiş gelişlerinde de problem yok. G. Saray’ın, ortalama maç başına 22 bin taraftar topladığı Ali Sami Yen’in onarım sezonunda, Olimpiyat’ta ortalama 50 bin seyirciye oynadı.
Hatta Olimpiyat Stadı’nda, G. Saray-F. Bahçe derbi maçında 80 bin seyirci vardı.
Trabzonspor, bir maçını 60 bin taraftara oynadı bu stadda. Vodafone Arena’nın inşa sürecinde Beşiktaş da çok sayıda maçını burada oynadı.
***
Bu kadar yoğun taraftarın geldiği bu stadın geliş ve dönüşlerinde de ne izdiham yaşandı, ne de trafik kilitlendi.
Trafik polisimizin çok güzel planlamalarıyla sorunsuz maçlar oynandı.
Yani, görünen o ki, Olimpiyat Stadı’mız, UEFA’nın belli aralıklarla Şampiyonlar Ligi finalini oynatacağı bir stad olmaya devam edecek.
Toplam 65 Şampiyonlar Ligi finaline 7 kez evsahipliği yapan Wembley gibi... Roma, Berlin, Münih, Amsterdam, Kiev ve Atina Olimpiyat stadları gibi...
Her türlü sportif faaliyetin merkezi olacak bir mekan...
***
Türkiye, milli maçlarını, değişik tarihlerde, hep farklı illerde ve stadlarda oynadı. 70’li yılların vazgeçilmez stadı, uğurlu kabül edilen ve 1971 Akdeniz Oyunları’na evsahipliği yapan, 80 bin kişilik, İzmir Atatürk Stadı’ydı.
Sonra 80’lerde İstanbul İnönü, 90’larda Ali Sami Yen, 2000’lerde de F.Bahçe stadları revaçtaydı. Zaman zaman Anadolu’nun, mesela Ankara, Bursa, Adana, Trabzon, Gaziantep gibi illerine de gidildi.
Özellikle 2015’ten sonra ise Konya vazgeçilmez oldu. Eskişehir ve Antalya da çokça kullanıldı.
Şenol Güneş döneminde de Fransa galibiyeti dahil çok iyi sonuçlar aldığımız bu stadlarla beraber, İstanbul’a da yeniden dönüş yapıldı...
***
Bu stadların kapasiteleri 30-40, en fazla da 50 bin. Olimpiyat, 30 bin fazla...
Tabii ki milli maçlar sadece seyirci değil, aynı zamanda taktik veya başka plan programlarla da başka şehir ve stadlarda oynanabilir.
Buna da ne hükumet, ne federasyon, karar verir. Tek yetkili Milli Takım’ın teknik patronudur...
Şampiyonlar Ligi finalinin ikinci defa oynanacağı Olimpiyat Stadı, bundan sonra daha çok kalburüstü maçların organize edildiği bir stad olarak kullanılabilir...
Olimpiyat Stadı’nın metruk ve çürümeye terkedilen bir yer olmaktan çıkarılması, sürekli yaşayan bir yapıya büründürülmesi gerekir...
Bu kupa maçlarını da, Şampiyonlar Ligi finalinin bir provası olarak kabül etmek lazım...
“Dağbaşında maç mı olur?” değil artık, Olimpiyat Stadı, Türkiye’nin Wembley’idir...