Türkiye’de sistem değişmiş, topyekün tepki gösterelim
Cumhurbaşkanı Erdoğan memleketi Rize’de ‘Türkiye’de yönetim sistemi fiilen değişmiştir. Şimdi yapılması gereken, bu fiili durumun anayasal olarak kesinleşmesidir” dedi ya...
Şaşıran şaşırana...
Tepki gösteren gösterene...
Devlet Bahçeli tepkisini ‘her zaman olduğu gibi’ en sert şekilde gösterenlerden oldu: “Darbe oldu da biz mi kaçırdık?”
Kemal Kılıçdaroğlu “Erdoğan’ın bu çıkışını çok tehlikeli” bulmuş!
Memleketimin dinazorlaşmış anayasa uzmanları da durur mu! En afilli sözleriyle, durum analizleriyle tartışmada yerlerini almışlar!
Sanırsınız Cumhurbaşkanı Erdoğan memleketi Rize’ye gidince ağzından baklayı çıkartmış...
Ya da... Ya da...
Aklına esmiş de bir anda “Hükümet sistemimiz değişti” falan...
Demiş de...
Güzide siyasetçilerimizi, medyamızı, anayasa uzmanlarımızı abandone etmiş, onlar da ‘UFO görmüş masum köylü' şaşkınlığına düşmüşler!
“Yetiş Sevim, hukuk ihlal ediliyor” diye feveran ediyorlar...
***
Yahu arkadaş, AK Parti’nin tepe isimleri özellikle 2012 yılından bu yana bangır bangır “2014 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimiyle birlikte fiiili olarak yarı başkanlık sistemine geçiyoruz” diye açıklama üstüne açıklama yaptılar...
Kilitli kapılar ardında da yapmadılar bu açıklamaları, demeçleri...
Muhabirleriniz sordu, cevapladılar...
Çıktıkları televizyon programlarında da anlattılar...
Açıklamaları da verdikleri demeçleri de gazetelerinizin manşetlerinde 'flaş açıklama' olarak yer aldı.
AK Parti’nin tepe isimleri dediysem...
Hükümetin en tepe isimlerinden bahsediyorum.
Bakanları, Başbakan Yardımcıları, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları...
AK Parti Genel Merkez “Türkiye Başkanlık Sistemini Tartışıyor” panelleriyle Türkiye turnesine çıktı...
2007 yılındaki Anayasal değişiklikle 'yönetim sisteminin' eskisi gibi olmayacağını anlattılar...
Bakın ben size bir iki örnek vereyim.
***
Yıl 2012... Aralık
Aylardan Aralık.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine daha iki yıl var...
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ “Söz Bitmeden”in konuğu...
Türkiye gündemini değerlendiriyor.
Başbakan Yardımcısı Bozdağ “Biz Türkiye’de statükocu, dayatmacı devlet politikalarının sebep olduğu kronikleşmiş pek çok sorunu fiili olarak aştık” diyor...
Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğu kadar 'sistem' değişikliğine de ihtiyacı olduğunu...
Daha köklü bir değişiklik için parlamenter sistemin derhal değişmesi gerektiğini...
Türkiye’nin ivedi bir şekilde 'başkanlık sistemi’ne geçmesi gerektiğini anlatıyor...
“Başkanlık sistemine nasıl geçilecek?” minvalindeki sorumu...
Bekir Bozdağ “Fiili olarak 2014 yılında geçiyoruz, yasal olarak da sonrasında geçeceğiz” şeklinde yanıtlamış.
“Flaş açıklama” olarak yereli, ulusalı, tüm medyada haber olan o programda bakın neler anlatmış:
“Yaşadığımız sorunların önemli bir kısmı eksik olan bir sistemden kaynaklanıyor. Sistemin kendisi, sorunların çözümüne katkı sağlamadığı gibi bilakis pek çok sorunu üretiyor. Onun için biz de diyoruz ki sağlıklı bir sistemle Türkiye yoluna devam etmelidir.”
“Türkiye, 2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra farklı bir Türkiye olarak yoluna devam edecektir. Çünkü tarihimizde ilk defa halk tarafından seçilen ve halkın oyuyla Çankaya'ya oturan bir Cumhurbaşkanı olacak ve anayasadaki cumhurbaşkanın yetkileri ile beraber fiili bir yarı başkanlık sistemi kendiliğinden oluşacaktır.”
“Halkın oyuyla Çankaya'ya oturan bir cumhurbaşkanı anayasadaki yetkilerini kullanmaya başladığında fiili bir yarı başkanlık sistemi de kendiliğinden oluşacaktır. O yüzden Cumhurbaşkanlığı seçimi çok önemli olacak."
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın 2012 Haziran’ın da yaptığı bir açıklamada konu yine “başkanlık sistemi”ne gelmiş ve yine“2014 yılında fiili olarak yarı başkanlık sistemine geçiyoruz” demiş.
***
Yıl 2013. Yine Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ…
Lübnan’da kaçırılan pilotlarla ilgili olarak açıklama sonrası basın mensuplarımızın sorularını cevaplıyor.
Kendisine yöneltilen 'Başkanlık sistemi' sorusuna cevabı şöyle olmuş: “Bir yıl sonra Cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Seçilmiş Cumhurbaşkanıyla birlikte Türkiye fiili olarak yarı başkanlık sistemine geçiyor.”
2014 yılında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimiyle birlikte Türkiye’de sistemin değişeceğini söyleyen Bekir Bozdağ mı?
Yooo…
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop'un da aynı minvalde açıkmaları var peş peşe…
Sistem değişiyor, diyor…
Sadece Cumhuriyet dönemi değil, bu toprakların tarihinde bir ilk gerçekleşecek, diyor…
2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminde halk başkanını seçecek, diyor…
Girin Google'a…
Yazın '2014 Cumhurbaşkanlığı seçimleri', 'sistem değişiyor', 'yarı başkanlık geliyor' diye…
Bakın bakalım hükümetin tepe isimlerinden daha kimler ne açıklamalar yapmışlar…
Hepsi de açıklamalarını anayasa ile temellendirmişler…
Eeee…
Bu durumda siz niye şaşırıyorsunuz?
Pardon da…
Sormazlar mı, sizleri Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yedi yamalı bohça gibi “çatı aday” Ekmeleddin İhsanoğlu’nun etrafında birleştiren unsur neydi?
Dahası Kürtlerden nefret ettiğiniz, politikalarını tasvip etmediğiniz halde sadece “Seni Başkan yaptırmayacağız” diyen Selahattin Demirtaş’a oy verdiren gerekçe neydi?
Neydi bu kadar çabanız, motivasyonunuz, hırsınız, öfkeniz?
Neye şaşırıyorsunuz ki?
Bütün mesele bunu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dillendirmiş olması mı?
Geçiniz…
Valla arkadaş bir şey diyeyim mi size…
Siz şaşırmaya, tepki göstermeye yer arıyorsunuz…
***
Evet, Türkiye’de 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle birlikte 'yasal' olarak değil ama 'fiili' olarak bir sistem değişikliği oldu.
Dolayısıyla sistemin 'fiili' olarak değişmesi ne “Anayasa’ya aykırılığın” itirafıdır ne de bir 'argüman'dır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Anayasal sınırlar içerisindeki haklarını kullanmaktadır.
İşin 'yasal' boyutu ise ayrı bir tartışma konusudur.
Ne Erdoğan ne de bir başkası 'fiili' sürecin yasalaştığını söylemiyor.