Yapıyı bırak, borçlara bak
Futbolun içinde bir yapı var herkes onu konuşuyor, biliyor ancak ne olduğunu çözebilen çıkmadı daha. Fenerbahçe yapıyı çözmeye çok yaklaştık, Galatasaray yapı bizim üzerimizde oynanan bir oyun, Ahmet Çakar için yapı taşı Mehmet Büyükekşi. Sonuç olarak bulabilen yok. Biraz daha ilerisi Müge Anlı’ nın sabah programında konuyu araştırması olacak...
Yapı olayını kenara alıp, Futbol ekonomisine dönersek orası daha muamma gibi duruyor. Kendimize göre uçan kaçan ligimizde, dört büyüklerden üçünün borçları açıklandı. Kalan Fenerbahçe içinde durum aşağı yukarı aynı.
Dört büyük kulübün borç miktarı 1 milyar 286 milyon 369 bin Euro, korkunç bir rakam. Ocak ayı transfer döneminde şimdiden konuşulan isimler Cristiano Ronaldo, Talisca, Dybala, Osimhen bonservisi. Bu oyuncuların maliyetleri bir takımın borcunun büyük bölümü kadar. Olsun sponsor verecek parasını...
Her yıl düzenli olarak takımlar sponsorluk anlaşmaları yapıyor. Edirne ötesini aştık, Avrupa’yı aştık, şimdi hedef Çin pazarı, gerçek olan ise taraftar 1 milyon forma alsın, kombine alsın takım ayakta kalsın. Trabzonspor başkanı Ertuğrul Doğan geçtiğimiz aylarda, Bankalar Birliğinden çıktık, önümüz açık ferah olacağız diye konuştu, 1 ay önce Trabzon iş adamlarından ve siyasilerden destek istedi. Borç bugün Beşiktaş ile aynı seviyeye geldi Transferin en zararlı takımı, suçlu kim efsanelere göre Abdullah Avcı, diğer yönetim! Başkan hiç yokmuş gibi. Yorumcu Fenerbahçe trollerine göre Ali Koç cebinden 60- 70 milyon eurolar verdi, en borçlu takım Fenerbahçe fakat ortada başarıda yok. Üstelik asbaşkan Acun Ilıcalı bu takım için yardım kampanyası yapmıştı. Hedef 13 milyon Euro maaş alan Talisca’yı ikna etmek.
Galatasaray ise Seyrantepe, Aslantepe, Kemerburgaz tesislerinden para bulup borçları indirme düşüncesinde, Osimhen maskesi, eski oyuncularının imzaladığı efsane imzalı formalı satışları piyasaya sundu. Beşiktaş, Süper App lansmanını yaparak yılda 25 milyon Euro beklentisine geçti.
Sonuç olarak borçlar aldı başını gidiyor, gerçekçi bir ödeme planı sunan yok.
Neyse bilinmeyen yapı, paraya karşı değil oradan kurtarıyor şimdilik başkanlar.
İcardi için diz bağları mı, kalp bağları mı önemli?
Galatasaray taraftarı ile İcardi arasında duygusal bir bağlılık var. Arjantinli golcü içinde durum aynı. Her oyuncuya nasip olmaz, Sarı kırmızılı camia için ikon haline geldi. İlk beş efsane sayılmaya kalkılsa bu listenin içerisinde olur. Rams Park’ da oynanan Samsunspor maçında bu sevgi tamamı ile zirve yaptı. Maç öncesi taraftarı selamlayan İcardi binlerce taraftarın ağzından şarkısını dinledi ve taraftarı ile bütünleşti. Maç içerisinde atılan bütün gollerde şarkısı çalındı takım arkadaşları formasını göstererek geçmiş olsun mesajlarını iletti.
Talihsiz bir zaman yaşadı Arjantinli hem sağlık açısından hem aşk acısından. Uğruna futbolu bırakmayı düşündüğü eski eşi onu terk etmiş üstüne diz bağları kopmuş sezonu kapatmıştı. Ancak taraftarı selamlarken ayak hareketleri hiç sakat gibi gözükmese de konunun duayenleri son noktayı koymuştu. Ödem azaldığında ameliyat olacak mayıs ayları gibi sahalara dönecekti. Gerçi değişik bir oyuncu Arjantin' li “Cem Dizdara göre vasat, José Mourinho’ ya göre adil olmayan Muslera ‘ya gören uçan ligimizde antrenmana çıkmadan gol kralı olmuş bir oyuncu.
Galatasaray camiası ise İcardı için tek vücut olmuş durumda bir yandan destek vererek sakatlığının bir an önce iyileşmesi için elinden geleni yapıyor.
Diğer olay olan kalp bağları için Wanda’nın sosyal medyasını engellemeye başladı. Bakalım bu olayda hangi bağlar kazanacak.
Sonuç olarak konu içerisinde İcardi olunca konunun reklam olayına dönmesi de olasılıklardan.