Madalyonun öteki yüzü

Tamam, Hürriyet Gazetesi göz göre göre...

Kulaklarımız duya duya...

Bırakın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çıktığı televizyon programı sonrasında terinin soğumasını...

Daha cümlesini dahi bitirmemişken...

“Kes, kopyala, yapıştır, montajla, araları birleştir, bağlantıyı sabitle, hopp operasyon tamamdır ”zincirlemesiyle bir kez daha bu ülkenin Cumhurbaşkanına operasyon çekmeye kalkıştı.

“Yerseniz” dediği “operasyonu” vatandaşa yedirse de halka yediremedi.

Tutturamadı.

15-09/11/090920151233560016345.jpg

Hürriyet’in resmi sosyal medya hesabı üzerinden okuruna duyurduğu “Cumhurbaşkanı’ndan Dağlıca açıklaması: 400 vekil olsaydı bunlar yaşanmazdı” başlıklı provokatif haber linkine saniyesinde sosyal medya üzerinden tepkiler bir çığ gibi büyüdü.

Ve Hürriyet gelen tepkiler üzerine provokatif haberini sosyal medyadan kaldırdı ve zorunlu olarak düzeltti.

Yani..

Şehir eşkıyalığına özenen gençlerimiz Hürriyet gazetesini basmaya gittiklerinde Zaten Hürriyet haberini düzeltmişti.

Camları çerçeveleri kırıldığında korkup da değiştirmediler haberlerini.

Hadi bir daha söyleyelim...

Doğan Medya’nın bu yaptığı en hafif söylemle hinoğlu hinliktir.

Kendilerini savunacakları hiçbir haklı argümanları yok.

Yoktu...

Aslında yoktu... Ama şimdi üzerinde aylarca tepinecekleri haklı gerekçeleri var...

Sanık sandalyesinden güle oynaya hakim, yargıç makamına geçtiler.

Genç kardeşlerimiz sağolsunlar!

xxx

Tamam...

Tamam...

Hürriyet, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 400 vekil açıklamasını aldı, hinoğlu hinlik yaptı...

Yaptı da...

Arkadaş...

Bu meselenin diğer boyutunu da konuşmamız, tartışmamız gerekmiyor mu?

Hatırlayalım...

Cumhurbaşkanı Erdoğan Dağlıca’da 16 şehidimiz olduğunun haberleri düştüğü sırada bir televizyon kanalında canlı yayındaydı.

Dağlıca saldırısını kınadı.

Şehitlerimize rahmet diledi, yakınlarına sabır diledi.

Bir devlet olarak bu saldırıyı yapanlardan bunun hesabını soracaklarını söyledi.

Şehitlerimizin kanı yerde kalmayacak dedi.

Bütün bu açıklamalar devletin en tepesindeki ismin yapması gereken açıklamalardı.

xxx

Ama o da neyin nesi?

Şehitlerimizin bedenleri şehit oldukları yerden kalkmamışken...

O akşam...

O saatlerde...

Bütün Türkiye 22-23 yaşlarındaki gencecik canlarımızın haberleriyle sarsıldığı esnada...

Pat konu birden değişiverdi...

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile konuşan arkadaşımız Melih Altınok ‘7 Haziran’dan sonra Türkiye neden bu hale geldi?’ sorusunu daha farklı sorsaydı ama yine de sorsaydı iyi olurdu... Ama diyelim ki bir gazeteci olarak yapması gerekeni yaptı ve sordu:

“400 vekil verin, bu iş huzur içinde çözülsün, sözleriniz bugünkü çatışma ortamıyla bağdaştırılıyor. Ne diyorsunuz?”

Peki, Erdoğan gibi siyasi bir dehaya ve öngörüye sahip bir liderin o gece bu soruyu, yeni Anayasaydı, sistem tartışmasıydı gibi argümanlarla illa yanıtlamak yerine...

“Dicle kenarında bir kurt bir kuzuyu kapsa İlahi adalet onu Ömer’den sorar” sözünü düstur alan dindar bir lider olarak...

“Bu kadar şehidimizin olduğu şu saatlerde, bütün Türkiye’nin yasa boğulduğu bu akşam burada siyaset konuşmanın yeri ve zamanı değil, üzüntüm büyük.”

Deseydi...

Ve sussaydı...

O programı yarıda kesseydi ve hemen ülkeyi idare ettiği Ankara’ya dönseydi...

Erdoğan bir kez daha fersah fersah milyonların gözünde büyürdü...

Erdoğan bir kez daha bu toplumun sevgisini kazanırdı...

Evet ben buna inanıyorum.

Olması gereken buydu..

15-09/11/hqdefault.jpg

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e Kayseri’de dün AK Parti 5. Olağan Kongresi ile düşüncelerini soran muhabirlere verdiği “Terörle mücadelenin bu kadar sıkıntılı, milletin gece gündüz aklının fikrinin güvenlik meselelerinde olduğu bir zamanda benim burada siyaset konuşacak halim yok” cevabını okuyunca bir kez daha kanaat getirdim ki...

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yakışan cevap tam da bu minvalde olmalıydı.

Bu millet Hürriyet’in nasıl bir yayıncılık yaptığını biliyor.

Algının kralını yapsa da Erdoğan o manşetlere rağmen Doğan Medya’nın yapmaya çalıştığı toplumsal mühendisliğe rağmen, ahlaksızca attıkları, gerçeklikle ve gazetecilikle uzaktan yakından alakası olmayan o manşetleri devire devire geldi bugünlere.

O yüzden diyorum ki...

Keşke o gece kendisine 400 vekil sorusu yöneltildiğinde...

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanıtı tüm gönüllerde bir kez daha taht kuracak şekilde olsaydı.

ABDURRAHİM BOYNUKALIN

Tanıdığım en vicdanlı, en hakkaniyetli, en adaletli Müslümanlardan birisidir.

İyi bir entelektüeldir.

AK Parti Gençlik Kolları Başkanı olduğunu duyduğumda da inanılmaz mutlu olmuştum...

Gençlere iyi bir örnek olacağına ve Erdoğan’ın dindar gençlik tasavvuruna ciddi bir katkısı olacağına inandığım bir ismin AK Parti Gençlik Kolları Başkanlığına gelmesi AK Parti içinde AK Partili gençler içinde bir kazanım olduğunu düşünüyordum.

Meclise gireceğini duyduğumda da sevinmiştim.

Hürriyet Gazetesi bu, huylu huyundan vazgeçmiyor işte..

Erdoğan’ın 400 vekil açıklaması üzerine yapmaya çalıştığı algı operasyonunun hedefine şimdi Abdurrahim Boynukalın’ı oturtmuş durumda.

Israrla Hürriyet Gazetesi’ne saldırı yapan grubu Abdurrahim Boynukalın’ın yönlendirdiğini ve saldırıyı organize ettiğini yazıyor.

El insaf...

Yahu bir kere olsun adaletli olun. Bir kerecik olsun meseleyi çarpıtmayın.

Tamam, saldırıya uğradınız haklısınız.

Zaten günlerdir tepiniyorsunuz.

Ama...

Gerçeğin ne olduğunu en iyi siz biliyorsunuz.

Abdurrahim Boynukalın birkaç arkadaşıyla Hürriyet’in önüne geldiğinde zaten saldırının olduğunu...

Abdurrahim Boynukalın’ın ısrarla ‘sakin olalım’ dediğini..

15-09/11/hqdefault-1.jpg

Tamam...

Abdurrahim Boynukalın’ın yaptığı açıklama tartışabilir... Siyaseten doğru da bulunmayabilir.

“1 Kasım’dan sonra sonuç ne olursa olsun seni başkan yaptırıcağız’ derken ne demek istedi? Ne anlatmak istedi? Niye böylesi bir cümle kurdu?

Bütün bunlara Abdurrahim Boynukalın’ın vereceği bir cevap vardır.

Sorarsınız o da cevaplar.

Ama Hürriyet bu işte...

Değişmiyor… Değişmeyecek de...

YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum