Biz kesinlikle normalleşiyoruz!

Devlet; sivilleşme, demokratikleşme konusunda bir adım daha atarak, mevzuatlarındaki kusurlu, ayıplı, özürlü bir maddeyi daha kaldırıp çöpe attı ve kadın polislerin başörtüsü takmasının önündeki engeli kaldırdı…

Geç kalınmış bir adımdı. Hayırlara vesile olsun. Bizim ülkede demokrasi taksit taksit veriliyor. Önce devlet buna alışacak, sindirecek, kabullenecek, sonra toplumun alışmasını sağlayacak, tartışılacak, toplum buna alıştırılacak falan… Çünkü bizim ülkede olunca demokrasiyi, özgürlükleri sindirmek öyle kolay olmuyor.

Önce üniversite hocası örtünemez, öğrenci örtünsün denildi.

Sonra devlet de toplum da üniversite de hocalar da örtünebilir noktasına geldi.

Önce, tamam kadın hakim, savcı başörtülü olmasın ama avukatlar başörtülü olabilir denildi.

Bir müddet sonra hakim savcı da olamaz mı noktasına geldik.

Başbakanlığı döneminde Sayın Erdoğan kamusal alanda başörtülü çalışabileceğinin müjdesini verdi ama devletin sinir uçlarını germemek için dedi ki: “Resmi elbise giymek zorunda olan, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını, emniyet mensuplarını, yargıda hakim ve savcıları bunun dışında tutuyoruz” (Başbakan Erdoğan, 2013 yılı, demokratikleşme paketi açıklaması)

Bugünlere böyle böyle geldik.

Bugün geldiğimiz noktada…

Resmi Gazete’nin, cumartesi günkü sayısında, “Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Kıyafet Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” yayımlandı.

Ve…

Gazetelerimiz de laiklik tehlikede manşetleri atılmadı.

Medyamızda emniyet içerisinde başını örtecek kaç kadın polisin olduğuna dair fişleme haberleri yapılmadı.

Medyamızda eyvah Türkiye Malezya oluyor dizi-röportajlar da yer almadı.

Televizyonlarımız ülkemizin aydınlarını stüdyolarında ağırlayıp “Başörtülü polis tarafsız olabilir mi?” tuhaf tartışmalar yaptırmadılar.

Bir iki cılız ses çıkıp “tarafsızlık, polis başörtülü olur mu, bunlar hepimizi kapatmaya çalışıyor” falan dediyse de kimse dönüp bakmadı.

Hatta o kadar ki…

Can Ataklı’nın “kadın polise türban serbestisi sadece sinir uçlarıyla oynamak değil aynı zamanda devletin temeline dinamit koymak gibi bir şey” buyurmasına da “aklı başında herkesin ortak tepki koyması gerek: Türbanlı polis olamaz!” kışkırtıcılığına da pirim veren olmadı.

Tamam. Tamam. Tamam…

Bunların hepsi sevindirici gelişmeler.

Normalleşme konusunda kırk fırın olmasa da bir hayli ekmek yediğimizi gösterir.

Allah nazarlardan saklasın.

Biz gerçekten normalleşiyoruz.

Tamam, Tarhan Bey bu yönetmelik sorunlu da!

Sayın Tarhan Erdem T24’de “polis memurlarına başörtüsü serbestiyeti” getiren yönetmelik üzerine “Türban polise de zorunlu mu?” başlıklı, değişen yönetmeliğin “muhtemel tehlikelerine” dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.

Erdem’e göre bu yönetmelik oldukça sorunlu.

Bu yönetmelik bu haliyle “polise başörtüsü serbest” denmesine değil, “türban polise de zorunlu” algısına yol açarmış!

Diyor ki Erdem:

“Bu metin düzeltilmez ise, “türbanlı polis” kısa zamanda zorunlu hale gelecek; düzeltilirse de, polis içinde ayrımcılık yaratacaktır.”

Hani bir başkası “öküz altında buzağı” aramaya kalkışsa ve olmayan buzağıyı da “var işte” dese anlarım da Tarhan Erdem’i anlayamadığımı söylemeliyim.

Bu yönetmelik tartışılacaksa, bu mevzuatı kaleme alanlara bir eleştiri getirilecekse, yerden yere vurulacaksa o da bu yönetmeliği kaleme alan ve fakat “kadın” diyemeyip “bayan, bayan” diyenin, yazanın, hatta yönetmeliği okuyup da tashih etmeyenin “dilini eşek arısı soksun”.

***

Doğrusunu söylemek gerekirse ben Tarhan Erdem’den amasız, fakatsız daha açık bir şekilde şunu beklerdim: Olağanüstü bir süreçten geçerken dahi demokratikleşme konusunda adım atmaya devam eden, bu ülkede özellikle kadınların acılar yaşamasına sebep olmuş antidemokratik bir uygulamayı kaldıran hükümeti tebrik ve demokratikleşme konusunda teşvik etmesini beklerdim.

YORUMLAR (16)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
16 Yorum