Her dem yeniden doğarız
Tüm varlık aralıksız yaratılma halindedir. Yaratma hali hiç durmaz. Aşk ve hayat, insan ve âlem her an tazelenir. Yeniden yaratılır ölümle birlikte insan. “Her dem yeniden doğarız, bizden kim usanası.”
Her gün yeniden aşka doğar, aşkla büyür, her an ölüme yürürüz. Varlığımız büyük kavuşmaya, büyük bir aşka uyarlanmış.
Yaratılışın her an devam etmesi gibi her nefeste hali değişir insanın. Yaşadığı her an geride kalır, yeni bir zamanda sürer yolculuk. İnsanın ve hayatın terennümü tazelenerek akıp gider.
Yaşanan her neyse onun içinde buluruz kendimizi.
***
Bir adam düşünün, üzerinde büyük yükler/dertler taşıyan. Normal şartlarda şikâyetçi olması beklenir, yüklerden ve dertlerden. Fakat yük sahibinin son derece rahat ve neşeli olduğunu görebilirsiniz. Biz ise hayret eder, “Adama bakın, hiçbir şey umurunda değil” diye düşünürüz. Hayatın umurunda olmadığı kişi biziz. Onunsa umurundadır hayat. O kendinde olanı fark etmiş, doğrudan sonsuza kapı açmıştır. Bu âlemin kendisine yüklediği derdin/sıkıntının bir önemi yoktur onun için. Sevgiyi de derdi de kalbine bahşedene açmıştır gönlünü. Sevginin kaynağına yönelen aşkla, hayatla, ölümle iç içe yaşar.
“Beyefendiler, günahlarınız bile şevk içinde olsun eğer günah işleyecekseniz. Şevki seçiniz. Aşkı seçiniz. Ben aşksız insanlar görüyorum; huzur içinde uyuyorlar, gidiyorlar, gülüyorlar, vitrinlere bakıyorlar; hâlâ büyük büyük pazarlıklar peşindeler, hâlâ büyük büyük ihalelere giriyorlar,” der Fethi Gemuhluoğlu. İnsan noksandır, günah işlemekle maluldür; bir şey yapacaktır, günah işleyecek, hayra da koşacaktır. Arınacaktır. Aşk arınmadır.
Aşkla yürünen yol, aşkla gidilen yerdir cennet.
Mutlu pazarlar.