Sanayi üretimi ağustosta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 1.7 arttı. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış üretim ise bir önceki aya oranla yüzde 1.1 azaldı. Analistler, yılın geri kalanında sanayi üretiminin azalma yönünde devam edeceğini açıklarken, bunun da milli gelir büyümesi açısından belirgin yavaşlama sinyali anlamına geldiğini söylüyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ağustos ayına ilişkin sanayi üretim endeksi sonuçlarını açıkladı. Buna göre, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi ağustosta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 1.7 arttı. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi ise ağustosta bir önceki aya kıyasla yüzde 1.1 azalış kaydetti. Ekonomistler, ağustosta arındırılmamış sanayi üretim endeksinin geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 8 azalacağını öngörmüştü. Söz konusu ayda takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin yıllık bazda yüzde 0.8 artacağını, mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin ise aylık bazda 2.7 azalacağını tahmin eden ekonomistlerin, arındırılmamış sanayi üretimi endeksine ilişkin beklentileri yüzde eksi 13.5 ile yüzde 0.4 aralığında yer alıyordu. Öte yandan arındırılmamış sanayi üretim endeksi, ağustosta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11 azalış gösterdi. Bu dönemde 101.1 olarak hesaplanan endeks, geçen yılın ağustos ayında 113.7 seviyesinde bulunuyordu. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, ağustosta madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 5 artarken, imalat sanayi sektörü yüzde 1.5 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretim ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 0.8 azaldı.
Ekonomist Haluk Bürümcekçi de arındırılmamış sanayi üretim endeksi için piyasa beklentisinin yüzde 7.5 azalış yönünde olduğunu, verinin beklentilerin üzerinde düşüş kaydettiğini söyledi. Öncü göstergelerin, büyüme eğiliminin yılın üçüncü çeyreğinde belirgin güç kaybettiğine işaret ettiğini anımsatan Bürümcekçi “Sanayi üretimi ve katma değer arasında önceki çeyreklerde gözlenen ilişki nedeniyle üretimin üçüncü çeyrekte daralma göstermesi milli gelir büyümesi açısından belirgin yavaşlama sinyali anlamına gelmektedir. Söz konusu çeyrekte, iç talep ve yatırımlardan da benzer sinyaller geldiğinden milli gelirde de 2016’nın 3. çeyreğinden beri ilk kez yıllık bazda azalış görülebilir. Buna karşılık, son günlerde açıklanan yeni teşvik ve tedbirleri ile Merkez Bankası’nın makro ihtiyati duruşunu gevşetmeye başlaması bu zayıflamanın hızını sınırlayabilir. Bu bağlamda, 2018 için büyüme tahminimizi yakın gelecekte yüzde 3’e doğru revize edebiliriz” dedi.
YILLIKTA İYİLEŞME OLABİLİR
Halk Yatırım Menkul Değerler Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı “Eylül ayına ait ilk tahminlerimiz düzeltilmemiş verilerde yüzde 4’ler seviyesinde tekrar yıllık artışın gözlenebileceği, düzeltilmiş verilerde de yıllık artış oranının yüzde 3’e doğru bir iyileşme gösterebileceği yönünde. Bu durumda, üçüncü çeyrekte yıllık üretim artışı yüzde 3’ler seviyesinde oluşabilir. Böylece, ikinci çeyrekte yüzde 5.2 ve ilk yarıda yüzde 6.2 düzeyinde gerçekleşen ekonominin yıllık büyüme oranının, üçüncü ve son çeyrekte yüzde 1-2 bandına gerilediğine tanık olabiliriz. Yılın tamamına ait yüzde 3.7’lik büyüme tahminimizi ise koruyoruz” diye konuştu.
ÖNCEKİ AYLARA GÖRE KAYIP VAR
GCM Menkul Kıymetler Araştırma Uzmanı Enver Erkan ise sanayi üretiminde önceki aylara göre önemli bir yavaşlama olduğunu ifade etti. Arındırılmamış verilerin büyük bir daralmaya işaret ettiğini aktaran Erkan, ham verilerdeki daralmada bayram tatilinden ileri gelen bir iş günü etkisi olduğuna dikkati çekti. Erkan, finansal piyasalardaki dalgalanma ve Türk lirasında meydana gelen değer kaybının üretim maliyetlerine etkisinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayarak “3. çeyreği bir bütün olarak değerlendirecek olursak da muhtemel maliyet etkilerini eylülde daha belirgin şekilde görebileceğimiz için, temmuz ayında arındırılmış veride görülen yüzde 5.6’lık artışa rağmen genel eğilim muhtemelen dönemsel bazda da zayıf olabilir. Bu, ekonomik faaliyetteki azalma ile bağıntılı bir şekilde gerçekleşecektir” dedi.
EN FAZLA ARTIŞ YÜKSEK TEKNOLOJİDE
Takvim etkisinden arındırılmış sanayinin alt sektörlerine bakıldığında ise madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 6,1, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 1.2, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 2.9 artış kaydetti. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış ana sanayi grupları incelendiğinde, ağustosta bir önceki aya göre en fazla artış yüzde 9 ile yüksek teknoloji sektöründe gerçekleşirken en fazla düşüş yüzde 4.4 ile orta yüksek teknoloji sektöründe gözlendi.