Kovid-19 aşı çalışmalarında yer alan, hayvan sağlığı ve halk sağlığında büyük rol oynayan ve 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre 'Sağlık Sınıfı' içinde yer almalarına rağmen sağlıkçı olarak sayılmayan Veteriner Hekimler, 'sağlıkta şiddet'e maruz kalıyor. Hem hayvanlar için hem de zoonotik hastalıklara karşı tehlikeli koşullarda görev yapan Veteriner Hekimler, hakları ihlal edildiği için geçtiğimiz hafta iş bırakan Hekimler gibi onlar da 'iş bırakma eylemi' yapacağını duyurdu.
ÖZGE KAR | KARAR
TBMM Genel Kurulu'nda 1 Aralık günü, Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kapsamında kabul edilen ve geri çekilen düzenlemeler arasında Sağlık alanında çalışan birçok sektör bulunurken hayvanların ve halk sağlığı için çalışan ve Koronavirüs (Kovid-19) hastalığının ortaya çıkmasıyla beraber, aşı çalışmalarında büyük rol oynayan Veteriner hekimler bulunmuyor.
Hayvan hakları konusunda da yeterli oranda düzenlemelerin yapılmamış olmasıyla, hayvan sağlığı ile ilgilenen ve '657. maddeye göre' sağlık sınıfında olmalarına karşın Veteriner Hekimlerin hak edinememesi orantılı sayılabilir.
İVHO Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan
VETERİNER HEKİMLER, ACİL DURUMLAR DIŞINDA İŞ BIRAKABİLİR
KARAR'a konuşan İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan; Veteriner hekimlerin, haklarını alabilmek için yakın zamanda tüm bileşenlerinin katılımıyla Ankara'da bir basın açıklaması yapmayı, hakları konusundaki mağduriyetler giderilmediği takdirde acil vakalar dışında iş bırakma eylemi yapmayı planladıklarını belirtti. Bakanlık, 22 Aralık'ta 56 meslek odasını toplantıya çağırdı. Veteriner Hekimler, toplantıdan çıkacak kararın lehine olmaması durumunda eyleme başlayacak. Yakın zamanda tüm bileşenlerimizin katılımıyla Ankara'da bir basın açıklaması yapmayı, haklarımız konusundaki mağduriyetler giderilmediği takdirde acil vakalar dışında iş bırakmaya kadar giden etkinlikler yapmayı planlamaktayız.
Veteriner hekimlerin kapsam dışı olması, kendilerine yönelik özlük haklarına sahip olamamanın yanında onların 'Sağlıkta Şiddet' tehlikesi ile karşı karşıya kalmaya devam edecek. Bu kapsamda olmadıkları için, şiddete maruz kaldıkları takdirde 'cezasızlık' ile sonuçlanabileceği anlamına da geliyor.
Sağlıkçıların özlük hakları düzenlemesinde kapsam dışı olmalarına ilişkin İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan, özlük haklarının verilmemesine ilişkin eleştirilerini dile getirerek şu sözleri kaydetti:
''Veteriner Hekimler olarak sağlık sınıfındayız ve haklarımızı istiyoruz. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de halk sağlığı için çalışan bir meslek grubudur. Veteriner hekimlerin görevi hayvan sağlığı olarak görülse de en önemli görevleri, hayvanları sağlıklı tutarak, insan ve çevre sağlığını korumak ve sağlıklı hayvansal gıdanın topluma ulaşmasını sağlamaktır.
ZOONOTİK HASTALIKLARDA SAVUNMA HATTI BİZİZ
Hayvanlardan insanlara geçebilen hastalıklar, zoonoz hastalık olarak adlandırılmaktadır. Zoonotik hastalıkların önlenmesi, halk sağlığı tedbirleri bakımından ilk sıradadır. Veteriner Hekimler, hayvanlardan insanlara geçen hastalıklarda ilk ve en önemli savunma hattıdır. Ayrıca hayvansal gıdaların üretiminden sofraya gelmesine kadar tüm aşamalarda veteriner hekimler, denetimde ve üretimde rol alırlar. Sağlıklı ve yeterli hayvansal gıda sağlıklı bir toplumun temelidir.''
'ŞİDDETE MARUZ KALIYORUZ, HAKLARIMIZ İHLAL EDİLİYOR'
Halk sağlığının korunmasında ön planda olmalarına rağmen hak ihlaline uğradıklarını belirten Prof. Dr. Arslan şu sözleri ekledi:
''Bu gerçeklere rağmen Veteriner Hekimlik mesleği ülkemizde son yıllarda oldukça dışlanmış, görmezden gelinmiştir. Gerek özlük hakları gerek ekonomik gerekse motivasyon anlamında mağdur edilmişlerdir. Veteriner Hekimler, sağlık meslek mensubu olarak sağlıkta şiddet, fiili hizmet hakkı düzenlemesi ile diğer özlük hakkı düzenlemelerinde de görmezden gelinmişlerdir. Bakanlıklar, Üniversiteler ve Belediyeler bünyesinde bulunan, ayrıca Emekli Sandığı, Bağkur ve SSK emeklisi veteriner hekimler ek ödemelere dâhil edilmemiş, yeni bir eşitsizlik ve hak kaybı yaratılmıştır. Halk sağlığını korumak için büyük bir özveriyle çalışırken 200’ün üzerinde zoonoz hastalıkla karşı karşıya kalan, hekimlik yaparken şiddete uğrayan, zor ve riskli çalışma koşullarına maruz kalan Veteriner Hekimlerin özlük ve ekonomik haklarının iyileştirilmemesi gelecekte halk sağlığının korunması adına da büyüyen bir sorun oluşturacaktır.
SAĞLIK SINIFINDAYIZ AMA HAKLARIMIZI ALAMIYORUZ
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 36/III maddesinde tanımlanan Sağlık Sınıfı içerisinde, doktor, diş hekimi, eczacı ve veteriner hekimler yer almaktadır. Zam ve Tazminatları belirleyen 152. Maddede ise; Eğitim düzeyi, görevin nitelikleri dikkate alınarak belirlenmiş olan zam ve tazminatları beşeri hekimlerle, veteriner hekimlerin aynı düzeydedir, maaşları da döner sermaye katkıları hariç miktar olarak aynıdır.''
'KOVİD-19'A KARŞI AŞI GELİŞTİRİYORUZ AMA YOK SAYILIYORUZ'
Prof. Dr. Arslan sözlerine şöyle devam etti:
Veteriner Hekimler olarak; Sağlık sınıfında olmamıza rağmen uygulamada sağlık sınıfında görmezden geliniyoruz, özlük ve ekonomik haklarımızdan mahrum bırakılıyoruz. Sağlıkta Şiddet Yasası'na dahil edilmedik. Tehlikeli meslek sınıfındayız, fiili hizmet hakkımız elimizden alındı. Kovid-19 hastalığına karşı aşı geliştiriyoruz, sağlık sınıfında sayılmıyoruz, haklarımızı istiyoruz. 1985 yılında kapatılan Veteriner Merkezi ve Taşra Teşkilatlarımızın tekrar açılmasını istiyoruz.
AYRIMCILIĞA MARUZ KALIYORUZ, BİZ DE SAĞLIKÇIYIZ
Sadece Sağlık Bakanlığı’na bağlı olmadığı için, sağlık sınıfında olduğu halde görmezden gelinen, ayrımcılığa tabi tutulan Veteriner Hekimler bir sağlık çalışanı olarak haklarını istiyor.''
Öte yandan TBMM Genel Kurulu'nda 1 Aralık günü, Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kapsamında kabul edilen düzenlemeler arasında 'sağlık emekçilerinin özlük hakları'nı içeren bir teklif mevcuttu. İlgili teklif, bir süre sonra Sağlık personelinin özlük haklarına ilişkin düzenleme, komisyonda yeniden görüşülmek üzere geri çekilmişti. Düzenlemenin geri çekilmesi üzerine Türk Tabipleri Birliği, Meslek Odaları bileşenleri Sağlık emekçileri, Ankara'ya kadar yürümüş ve birkaç gün sonra da haklarını talep etmek adına 'iş bırakma eylemi' yapmışlardı.