"Galatasaray tarihinde böyle bir genel kurul yapılmadı..." Bu sözler Sarı-Kırmızılıların eski yöneticisi Adnan Öztürk'e ait. 22 Ekim'deki kongre öncesi KARAR'a konuşan Öztürk, kulübün ilk kez elindeki malı satacağını belirterek Başkan Dursun Özbek'i özellikle Florya konusunda sert bir şekilde eleştirdi.
Galatasaray, Dursun Özbek yönetiminin Riva ve Florya arazilerinin satışı için yetki isteyeceği 22 Ekim’deki kritik genel kurula doğru geri sayıma geçerken, Sarı-Kırmızılıların eski yöneticisi Adnan Öztürk Karar Gazetesi’ne konuştu. Bu genel kurulun çok özel olduğunu vurgulayan Öztürk "Kulüpte daha önce böyle bir genel kurul yapılmadı. Galatasaray ilk defa taş üstüne taş koymayıp mal satmaya geçecek. Bu genel kurul başlı başına bir sürpriz" dedi.
İşte Öztürk'ün açıklamaları...
22 Ekim’deki Genel Kurul’da konuşulacak konuların önemi itibariyle geniş bir katılım bekliyor musunuz?
En önemli Genel Kurul budur. Galatasaray’ın yol ayrım kararını verip vermeyeceği bir Genel Kurul olacak. Özellikle gençlerin Galatasaray’ın geleceği şekillenirken yerlerini almalarını rica ediyorum.
Gençlere çok şans verilmiyor önceki genel kurullara baktığımızda?
Söz hakkı verilmez, söz hakkı alınır. O oylamada herkesin olması lazım.
En büyük sürpriz olarak nasıl bir karar çıkmasını bekliyorsunuz?
Galatasaray 111 yaşında ve daha önce Sarı-Kırmızılılarda böyle bir genel kurul yapılmadı. Galatasaray ilk defa taş üstüne taş koymayıp mal satmaya geçecek. Bu genel kurul başlı başına bir sürpriz zaten.
Riva ve Florya neden bu kadar önemli?
Galatasaray’da yıllardır söylüyoruz; kazandığından çok daha fazla para harcıyor. Denk bütçeyi yapmamak için sürekli ısrar edip sokaklara paralar atıyoruz. Biz bu tarzımızı değiştirmek yerine büyüklerimiz tarafından emanet edilmiş malları satmaya kalkıyoruz. Birisinin bana bunu mantıken açıklamasını istiyorum. Israrla bu har vurup harman savurma devam edecek. Transfer sezonunda gördünüz lüzumsuz transferler 20 milyon Euro. Bir tanesinin çıkıp doğru düzgün oynadığını görmedik. Galatasaray’ın gelirleri az değil. Gelir ve giderini dengeleyecek uzun vadeli bir yol haritası yapmak yerine kalmış mirasları da satıp yiyelim diye mi tartışacağız 22’sinde?
Dursun Özbek'ten geçen genel kurulda olduğu gibi uzun bir konuşma bekliyor musunuz?
Başkan istediği kadar konuşabilir ama ben uzun konuşma yerine net rakamlarla neyin ne olduğunu anlatmasını tercih ederim. Hemen bir serzenişte bulunayım; önce Riva için anlaşma yaptım, yetkim var genel kurul yapmayacağım dedi. Sonra Florya için genel kurul yapacağım dedi. Sonra Divan Kurulu’nda bunları genel kurula getireceğini söyledi. Riva ve Florya bunların ikisi bir pakettir dedi. Onu da anlamakta zorluk çekiyorum. Mallarımın hepsini neden satmak zorundayım onu anlamıyorum? 230 milyon dolar banka borcum var ama Riva 330 milyon dolar dediğinde fazlasıyla yetiyor zaten. Florya nereden çıkıyor? Bana mantıklı içinde hamaset olmayan, içinde matematik olan anlaşmanın detaylarını anlatan bir konuşma yapmasını tercih ederim ki insanlar sağlıklı karar verebilsinler.
Sosyal medyada Riva ve Florya’nın değerinin çok altında satılacağı iddialar dolaşıyor?
Bu konuya açıklık getirmesi gereken Dursun Özbek. Kimseye sormadan dolarla mı yoksa TL ile kaça imzaladı? Bu gelirler ne zaman gelecek? Bunların karşılığında alacağımız garantiler nedir? Çünkü basit bir arazi satışı değil. Bütün bunlarla ilgili istediği kadar uzun konuşsun ben dört kulak dinlerim. Bu kadar ilgili bir üye olarak ben bile bilmiyorum. Buradan bu kadar gelir bekliyorum bana çok bir şey ifade etmiyor. Madem bir imza atıldı, yapılan kontratın fotokopisini Galatasaray’ın internet sitesine koyarsınız, internete girdiğiniz zaman zaten nerenin ne kadar değerli olduğu ortaya çıkıyor. Benim elimde zaten değerleme raporu var bağımsız kuruluşlara yaptırılmış. Dursun Özbek anlaşmanın detayıyla ilgili kimseye tek kelime etmedi. İnşallah 22’sinde garanti altına alınmış kesin rakamlar verir çünkü tahminler ve dilekler ekonomide ve matematikte hiçbir şey ifade etmiyor.
Sizin ve ailenizin sağlığı nasıl oldu bu arada?
Daha iyiyiz. Şükrediyorum bugünleri gördüğüm için. Hala sağda solda kulağı iltihap yaptı kaçtı diye konuşuyorlar ama insanlar son 2 senede neler yaşadığımı bilmedikleri için konuşuyorlar. Bu arada master yapıyorum İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde Uluslararası Finans ve Bankacılık Sistemi üzerine. Haziran ayında bitecek, sınıfın en yaşlısı benim. Eğitimin yaşı yok. Beni sınıfta görünce şaşırıyorlar.
"TEHDİT OLARAK ANLAŞILIR"
Riva ve Florya’nın satışının oylanacağı genel kurul öncesi divanda konuşan Dursun Özbek “Ben bunu yapmazsam, bu işi yapmayacağım” dedi. Ünal Aysal’ın Riva için onay alamayınca başkanlığı bıraktığını da hatırlatan Özbek’in bu sözleri “ret” kararı çıkarsa istifa edeceği şeklinde yorumlandı. Bırakacağını düşünüyor musunuz satışa onay çıkmazsa?
Böyle bir şey söylemek istese direk söylerdi. Genel Kurul böyle bir söylemi tehdit olarak algılar. Zeki ve stratejik düşünen bir işadamı ama Galatasaray başkanlığında daha iyi bir performans bekliyorum. İş hayatındaki başarısını bugüne kadar kulübe yansıtmış değil çok net söylüyorum. Ben kesinlikle Dursun Özbek’in bana yetki vermezseniz bu işi bırakırım söyleminde olmayacağına inanıyorum.
Eğer Genel Kurul’da Dursun Özbek başkanlığını bırakırsa adaylığınızı açıklamayı düşünüyor musunuz?
Galatasaray’ın en büyük zenginliği ne arazileri ne de stadıdır. En büyük zenginliği insan kaynağıdır. Kimse Galatasaray başkansız kalır, Galatasaray kaosa gider diye düşünceye kapılmasın. Hiçbir zaman başkansız da yöneticisiz de kalmaz. Hiç kimse değişilmez değil buna bende dahilim tabi. Çok karar verdiğiniz bir işi bile son anda gelen sürprizlerle başka bir hale dönüşebiliyor. Gelecekle ilgili ne olur bilemiyorum. Metro ve metrobüsle giderken diğer takımların taraftarları bile son derece samimi yaklaşıyorlar. Ben Galatasaray’a çok hizmet ettim, hizmet etmeye devam edeceğim. Bunun şekli ne olur onu bugünden konuşmayalım ve spekülasyon yapmayalım.
Riva ve Florya satışı gerçekleşirse Özbek’in tüzük değişikliğine giderek bundan sonra kulübü zarara uğratan yönetimlerin bunu cebinden ödeyeceğini söylediği konuşuluyor? Peki böyle bir durumda Galatasaray nasıl yönetici başkan bulacak?
Niye satıştan sonra bunlar gündeme geliyor? Ben buradan Dursun Özbek’e bir çağrıda bulunuyorum. Tartışmaya her zaman hazırım. Satmadan yapalım bunu. Tüzüğe bunu koymanız gerekmiyor, Sportif AŞ. halka açık bir şirket. Halka açık bir şirkette zaten kurallar var. Biz daha modern kurallar koyalım mesela; futbolun gelirleri sadece futbola harcanacak ya da mali yılbaşında onaylanan bütçe aşılmayacak. Bunun arkasındaki stratejiyi ve kimler olduğunu da tahmin edebiliyorum. Riva ve Florya Galatasaray’ın kanatlarıdır zor zamanlarda uçması için. Şimdi kanatları kırıyor muyuz yoksa yoluyor muyuz? Bunların hepsini iyi hesaplamak lazım. Henüz ben daha önümüzdeki 5 sene için tahmini bilançoları ve aldığımız paralarla ne yapacağımızı da görmedim. Bu anlaşmanın içerisine neden bu arazilerin hepsi konmuştur? Tüzüğe öyle bir madde koyacağınıza toplayalım bütün Galatasaray genel kurulu ve medyayı hatta isteyen bütün Galatasaraylılar da olsun ve 5 sene için stratejik bir plan yapıp buna karar verelim. Biz onun yerine satalım tam zamanı diye konuşuluyor. Borç 230, arazilerin bir tanesi 330 diyorsun?
Sadece seçim zamanı ya da sadece muhalefet etmek için konuşuyor ama projesi yok, başkanlığa aday oluyor ama çekiliyor eleştirileri dolaşıyor sosyal medyada? Bunlara bir cevabınız olacak mı?
Ben hiçbir zaman muhalefet etme kelimesiyle hareket etmiyorum. Fikirlerimi çok açık ve net söylüyorum. Bir sorun varsa da o sorunla ilgili çözümlerimi de açıklıyorum. Özellikle başkan adaylığımdan sağlığım sebebiyle çekildiğim için ciddi kırgınlıklar var onun da farkındayım. O kırılanlar ve eleştirilenler inşallah benim son 2 senede yaşadıklarımı bir gün yaşamazlar. Ben Galatasaray’ın kötü günlerinde her zaman yapıcı oldum ve elimden geleni yaptım. Galatasaray’ı tartışması gereken konular olduğu zaman fikirlerimi de çok açık bir şekilde söyledim ve bunun da hakkım olduğuna inanıyorum. İnsanlar eleştiriyor diye susup oturmam gerekmiyor.
Siz Özbek’in yerine başkan olsaydınız ne gibi farklar olacaktı şimdiye göre?
Galatasaray’a UEFA’dan men cezasının geleceği belliydi. Biz 2015’i ciddi bir zararla kapattık. 2016’ya geldik hala ders almıyoruz. 50 milyon dolara kar etmemiz gerekirken bu seneyi de ciddi bir zararla kapatıyoruz. Adnan Öztürk o koltuğa oturmasından önce politika yapmadan 5 senelik planını anlatacaktı. Genel Kurul seçerse harfiyen tatbik edilecekti. Hedef Florya, Riva bu işin dolgu maddesi. Çünkü Riva daha olgunlaşmadığı için. Başkan ikisi bir paket diyor, birlikte satmakta diretiyor.
Genel Kurul’da konuşacak mısınız?
Geçen genel kurulda arabadan oturduğum yere kadar çok zor geldim belli etmeden. Şimdi gayet iyiyim konuşacağım. O gün orada öyle bir konuşma yaparım ki; akşam eve gittiğim zaman karar ne çıkarsa çıksın vicdanım rahat olur.
UEFA’dan 1 sene daha ceza gelecek sözleriniz çok konuşuluyor?
Ben değil bilanço söylüyor. Merak edenler Sportif AŞ’nin mayıs sonu bilançosuna ve kulübün zararına baksınlar. Bu saatten sonra da mucizeler olmayacağına göre de ceza kapıda.
1 sene Avrupa’da olmayacak Galatasaray 1 sene daha ceza alırsa bunu taraftarına ve camiasına nasıl anlatacak?
Bilanço her şeyi anlatıyor zaten. Sportif AŞ 1 Haziran 2015’ten 31 Mayıs’a kadar 508 milyon TL gelir elde etmiş, aşağı baktığınız zaman 79 milyon TL’de zarar etmiş. 1 sene önce ceza almanıza sebep olan rakam 92 milyon TL. 92 milyon TL’ye ceza var, 79 milyon TL’ye yok mu? Bu bilanço UEFA’nın önüne gittiği zaman kriterlerde ortada zaten.
Milli Takım’da 2 eski Galatasaraylı Fatih Terim ve Arda Turan arasındaki tartışmaya ne diyorsunuz?
Çok kızıyorum ikisine birden. Türkiye Cumhuriyet tarihinin en zor zamanını yaşıyor. Her gün şehit haberi alıyoruz, bu ülkenin insanın en büyük keyfi ve zevki futbol. İkisi de çok özel insanlar, abi-kardeş hatta baba-oğul. Topluma yön verebilecek insanların hiçbiri arasındaki problemi kimseye yansıtmamalı. Aralarındaki problemleri bitirmeye davet ediyorum. İkisini de çok seviyorum, kimse bu tartışmaya karışmadan bu işi çözsünler yakışmıyor.
Galatasaray’ın Antalyaspor maçında taraftarın yoğun katılımı giriş-çıkışta izdihama yol açtı, çocuk taraftarlar ezilmeye tehlikesi atlattı. Taraftarın çilesi ne zaman bitecek?
Galatasaray taraftarının çilesi; Galatasaray’ı yönetenler Galatasaray’ın asıl sahibinin bütün Galatasaraylılar olduğunu anladıkları zaman bitecek. Bunlar çok basit işler. İnsanların o stada umutlu gelmesi ve mutlu çıkması lazım. Umutlu gelip mutsuz çıkıyorsa o insanlar o statta mutlu etmeniz hiçbir işe yaramıyor. Çok küçük dokunmalarla hallolacak şeyler bunlar. Öte yandan stat dolduğu zaman biz şampiyon oluruz. Bu sene iddialıyım. Bu stat Antalya maçındaki gibi olsun şampiyon oluruz.
MAHMUT USLU'YA CEVAP VERDİ
Mahmut Uslu sizin yöneticilik yaptığınız 2010-2011 sezonunda Galatasaray’ın Kadıköy’de kaldırdığı şampiyonluk kupasıyla ilgili, “Ben yönetici olsaydım ölümü alırlardı, kupayı alamazlardı. Aziz Yıldırım olsaydı zaten böyle bir şey olmazdı” sözlerine cevabınız nedir?
Adli makamların ricalarıyla o gün Kadıköy’e gitmemiştim, çok seviliyordum o günlerde biliyorsunuz. Mahmut beye selam olsun buradan; sporun içerisinde ölümü alsınlar gibi şeyler söylememek lazım. Biz Mahmut beyin de herkesin de sağlığını isteriz. Kimsenin de ölüsünü görmekte duymakta istemiyoruz. Bir kupa alındı diye ölmeler filan gereksiz.
Galatasaray’ı sevmeyen bazı gruplar Galatasaray’ın ismini FETÖ’cü ve darbeci diye anıyor bazı Galatasaraylı eski futbolcuların cemaatle olan bağlarından dolayı, bu konuda bir yorumunuz var mı?
O akşamki darbe filan değildi, başka bir sapkınlıktı. Bu melanet bir tek Galatasaray’da değildi, Türkiye’nin her yerindeydi. Onun için sadece bunu Galatasaray’la özdeşleştirmeye çalışmak yanlış. Keşke sadece Galatasaray’da olsaydı da 15 dakikada icabına baksaydık, Sayın Cumhurbaşkanı’nın sağında dikilen adam bile öyle çıktı. Galatasaray cemaatçi olarak göstermek küçümsemek olur. Galatasaray’da öyle insanları hiçbir zaman görmek istemedim. Yakında da rekora gidicem Galatasaray’da en çok üye attıran adam olarak. Ben elimden geleni her zamanı yaptım. Galatasaray üzerinde böyle bir algı operasyonu yapmak yakışmıyor.
Galatasaray’dan attırdığınız üyelere dönersek?
Galatasaray Adası’na el koyan üyeyi 2. başvurumda disiplin kurulu atmayı kabul etti, mali genel kurulda oylanacak ve atılması yönünde karar çıkacak diye bekliyorum. Nihat Doğan mahkeme kararıyla üyeliği geri aldım dese de, fiziki olarak cebinizde kart olsa bile aidiyet duygusu yoktur. Galatasaray Genel Kurulu için Galatasaray üyesi olarak algılanmaz artık. Zekeriya Öz üyelikten atılmayı çoktan hak etmişti. Kulübe üye yapıldığı zaman da çok ciddi reaksiyon göstermiştik. Hiçbir zaman içime sindiremiyordum olmasını.
"ADINI ALTIN HARFLERLE YAZDIRDI"
Riekerink’in 14 yaşındaki futbolcu Mustafa Kapı’ya forma vermesi çok konuşuluyor?
Ben biraz mesafeli yaklaşıyordum Riekerink’e ama Hollandalı hoca benim hayatım boyunca unutamayacağım bir jest yaptı ve Galatasaray tarihine altın harflerle yazıldı. 14 yaşında bir kardeşimizi oraya getirmek onun kalbinin büyüklüğünü ve cesaretini gösterir, canı gönülden tebrik ederim. Galatasaray samimiyet, dürüstlük ve kendi gençlerini görmek istiyor. Galatasaraylılar umut tüccarlığı istemiyorlar.
Yeni transferleri nasıl buldunuz?
Yeni transferlerin bir listesini yapın ve onlara harcanan paraların bir listesini yapın. Transfer olduklarından beri kaç dakika oynamışlar hesaplarsanız, Riva’nın yüzde kaçını transfer sezonunda sokağa attığımızı kendiniz bulacaksınız. Vaziyeti kurtaran transferler var da, sahaya bile girmeyenlere bir daha bakın.
Ergin Ataman’ın başında olduğu Galatasaray Odeabank’ın şansını nasıl görüyorsunuz THY Avrupa Ligi’nde?
Ergin hoca orada olduğu sürece Galatasaray hep iddialı olur. Ergin hocayı çok takdir ediyorum, cidden çok başarılı. Basketbolda geçen sene yakaladığımız öyle kolay yakalanacak bir hava değildi. Bu atmosferle ben çok ciddi başarılar bekliyorum. Dörtlü finalde bir Türk finali olursa çok mutlu olurum. Maçtan önce gönlüm rahat olur, çünkü Türkler kupayı aldı diye.
"SALON YAPACAK PARASI YOK"
Çok tartışılan basketbol için yeni saha? Abdi İpekçi’de kalmak mı yoksa yeni saha mı?
Değer mi değmez mi hesabını yapalım. Biz yönetimdeyken de bu konu çok tartışıldı. Abdi İpekçi’yi çok kabul edilebilir bir yatırımla şahane bir salon haline dönüşebilir. Senelerce oynadıktan sonra Abdi İpekçi dururken, bir sürü insan kızacak ama Galatasaray’ın yeni salon yapması için öyle bir parası yok. Abdi İpekçi orada yaşadıklarımızla bu kulübe yakışan bir sahadır. Eksiklerini giderip orayı yaşatırsınız. Yeni salon yapma düşüncesini har vurup harman savurmak olarak görüyorum.