Venedik Bienali, İsrail pavyonu nedeniyle tepkilerin odağında. Aralarında Nan Goldin, David Velasco, Mike Parr gibi isimlerin de yer aldığı binlerce sanatçı ‘soykırımcı İsrail’in bienalden men edilmesi çağrısında bulundu. Sanatçılar yayınladıkları açık mektupta bienalin ‘Yabancılar Her Yerde’ temasına gönderme yaparak “Venedik Bienali’nde soykırım pavyonu yok” dedi. Ukrayna saldırısının ardından bienalin Rusya pavyonunu iptal ettiğini hatırlatan sanatçılar “Bu çifte standarttan rahatsızız” dedi.
SALİHA SULTAN
Bu yıl 20 Nisan-24 Kasım 2024 tarihleri arasında düzenlenecek Venedik Bienali İsrail pavyonu nedeniyle tepkilerin odağında. İsrail’in, Gazze’ye yönelik saldırılarını kınayan binlerce sanatçı, ‘Soykırım değil Sanat İttifakı’ (Art Not Genocide Alliance-ANGA) hareketi tarafından başlatılan imza kampanyasına destek vererek Venedik Bienali’ne ‘soykırımcı’ olarak niteledikleri İsrail’in bienalden men edilmesi çağrısında bulundu. Grubun internet sitesinden yayınlanan açık mektupta 60. Venedik Bienali’nin ‘Yabancılar Her Yerde’ temasına gönderme yapan imzacılar, “Venedik Bienali’nde soykırım pavyonu yok” dedi.
İsrail’i temsil eden hiçbir sanatçı ve eserin Venedik’te yer almaması gerektiği vurgulanan imza kampanyasında, “İsrail’in uluslararası kültür sahnesinde herhangi bir resmi temsili, onun politikalarının ve Gazze’deki soykırımın onaylanması anlamına gelir. Bienal soykırımcı bir apartheid devletini platforma çıkarıyor. Venedik’te ölüm yok. Her zamanki gibi iş yok” denildi.
8 binden fazla sanatçının imzaladığı açık mektubun imzacıları arasında ‘İsrail’le suç ortaklığı yaptığı gerekçesiyle New York Times’tan istifa eden fotoğrafçı Nan Goldin; İsrail ve Filistin’den bahseden bir performans sergiledikten sonra Avustralyalı galeristi tarafından sansürlenen sanatçı Mike Parr, Filistinlileri destekleyen bir açık mektup yayınladıktan sonra işinden kovulan Artforum’un editörü David Velasco, geçen yılın Turner Ödülü’nü kazanan Jesse Darling ve Carolina Caycedo, Meriem Bennani, Naeem Mohaiemen, Frieda Toranzo Jaeger, Ahmed Morsi ve Katja Novitskova gibi sanatçılar yer aldı.
ÇİFTE STANDARTI BIRAKIN, RUSYA’YA YAPTIĞINIZI YAPIN
İmzacılar açık mektupta, Uluslararası Adalet Divanının (UAD) ocakta verdiği ihtiyati tedbir kararına işaret ederek, “İsrail’in Gazze’ye yönelik aylar - aslında on yıllardır - süren saldırısı her şeye rağmen devam ederken; liderleri, uluslararası hukukun üstünde olduklarını ilan ediyor ve soykırım niyetlerini küstahça açıklıyorlar” ifadesi kullanıldı. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırılarının başladığı 2022’de bienalin Ukrayna halkının ‘kendi kaderini tayin hakkını ve özgürlüğünü destekleyen çok sayıda kamuoyu açıklaması yaptığına’ ve Rusya’nın eylemlerinden ötürü men edilme kararı alındığı hatırlatılarak, İsrail hakkında da aynı kararın verilmesi gerektiği belirtildi.
Mektupta ayrıca Venedik Bienali’nin, İsrail’in Filistinlilere yönelik ‘zulmü’ karşısında sessiz kaldığı vurgulanarak, şunlar kaydedildi:
“Bu çifte standarttan rahatsızız. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları, tarihin en yoğun bombardımanlarından birini oluşturuyor. Ekim 2023 sonu itibarıyla İsrail, Gazze’ye 1945’te Japonya’nın Hiroşima kentine atılan nükleer bombaya eşit güçte tonlarca patlayıcı attı. Ocak 2024’te Gazze’deki günlük ölüm oranının 21. yüzyıldaki diğer tüm büyük çatışmalardan daha fazla olduğu bildirildi.”
Açık mektubun ardından Venedik Bienali yöneticileri sessizliğini korurken, dünyanın dört bir yanından sanatçıların küratörlerin yer aldığı imzacılar arasında bu yıl Türkiye Pavyonu’nda ülkemizi temsil edecek sanatçı Gülsün Karamustafa ve küratör Esra Sarıgedik Öktem’in yer almaması dikkat çekti.
BU YILIN TEK ‘YABANCISI’ FİLİSTİN
2024 teması ‘Yabancılar Her Yerde’ olan Venedik Bienali’nin tek yabancısı ise dört aydır İsrail’in soykırıma varan katliamlarına maruz kalan Filistin halkı ve sanatçıları oldu.
2022’de Rusya’nın işgal girişiminin ardından 59. edisyon öncesi açık havada Ukrayna’ya destek sergisi düzenleyen, edisyon boyunca Ukraynalı birçok sanatçıya yer veren Venedik Bineali, Filistinli sanatçılara ve Filistin sanatını yansıtan işlere ise yüz çevirdi. Bienaldeki iki yüzlülüğe en sert tepki ise bienalin 2022 edisyonunda bir sergi düzenleyen ABD Filistin Müzesi’nin müdürü Faysal Salih’ten geldi.
Salih, temaya uygun ‘Vatanlarındaki Yabancılar’ adlı bir sergi ile bienalde yer almak istediklerini ancak reddedildiklerini açıkladı. Filistin bugüne kadar Venedik Bienali’nde nadiren yer aldı. Filistin, Roma’da devlet olarak tanınmadığı için bienalde kendisine özel bir pavyonu bulunmuyor.
2002 yılında küratör Francesco Bonami bir Filistin Pavyonu kurmaya çalıştı ancak İtalyan medyasında antisemitizmle suçlandı. ABD Filistin Müzesi’nin 2022 sergisinin yanı sıra, 2009’da Emily Jacir ve Khalil Rabah gibi sanatçıların yer aldığı ‘Venedik’te Filistin’ sergisi bienalde yer alabilen nadir Filistin konulu etkinlikler oldu.
‘GAZZE’DE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ VAR MI?’
İsrail’i bu yıl Venedik’te sanatçı Ruth Patir temsil edecek. Patir ile sergisinin küratörler Mira Lapidot ve Tamar Margalit daha önce bienalde yer almalarına ilişkin tepkiler karşısında ‘sanatın ifade ve sanat özgürlüğü adına bir cep’ olduğunu belirterek, kendilerine alan açılması gerektiğini vurgulamıştı.
Açık mektubun imzacıları, İsrailli sanatçıların bu talebini ise şu ifadelerle eleştirdi:
“Sanat boşlukta oluşmaz (‘cep’ şöyle dursun) ve gerçekliği aşamaz. Örtülü ifadeler şiddet içeren gerçekleri silemez. İsrail devletini resmi olarak temsil eden her çalışma, onun soykırım politikalarının onaylanmasıdır. İsrail tarafından öldürülen, susturulan, hapsedilen, işkence gören ve yurt dışına ya da yurt içine seyahat etmeleri engellenen Filistinli şairler, sanatçılar ve yazarlar için ifade özgürlüğü yok. İsrail tarafından kapatılan Filistin tiyatrolarında ve edebiyat festivallerinde, ifade özgürlüğü yok. İsrail tarafından bombalanarak yerle bir edilen Gazze’deki müzelerde, arşivlerde, yayınevlerinde, kütüphanelerde, üniversitelerde, okullarda ve evlerde ifade özgürlüğü yok. Kültürel soykırım savaş suçunda ifade özgürlüğü yoktur.”