ICSR ve Ernst & Young'un birlikte yayımladığı raporda, DEAŞ'in mali olarak iflasa sürüklendiği ifade edildi.
Türkiye'nin terör örgütlerine karşı yürüttüğü Fırat Kalkanı Harekatı ve Cerablus'un DEAŞ'ten kurtarılması, yalnızca terör örgütünün eylemlerine değil gelir kaynaklarına da darbe vurdu.
Merkezi Londra'da bulunan Uluslararası Radikalleşme ve Siyasi Şiddet Araştırmaları Merkezi (ICSR) ve danışmanlık şirketi Ernst and Young (EY) tarafından hazırlanan, DEAŞ'ın serveti ve gelir kaynakları konulu raporu, Türkiye'nin başlattığı Fırat Kalkanı Harekatı'nın ve Cerablus'un DEAŞ'tan kurtarılmasının, örgütün gelir kaynaklarını nasıl kuruttuğunu ortaya koydu.
Raporda, terör örgütünün, 2014 yılında 1,9 milyar dolar olarak hesaplanan yıllık gelirinin, 2016 sonunda 870 milyon dolara düştüğüne dikkat çekildi.
FIRAT KALKANI HAREKATI
Türkiye'nin terör örgütlerine karşı başlattığı Fırat Kalkanı Harekatı ile Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) bugüne kadar Türkiye sınırından Suriye içlerine 35,1 kilometre ilerledi. 24 Ağustos'tan bu yana bin 920 kilometrekareden daha büyük bir alan terör örgütleri DEAŞ ve PYD/PKK'dan temizlendi.
Harekat, DEAŞ'ın yerel halkı gasp edip yağmalayarak elde ettiği gelir kaynaklarını kaybetmesini de sağladı.
DEAŞ'IN GELİR KAYNAKLARI
Raporda, 2014'te ilan ettiği sözde "Hilafet" sonrasında "en zengin terör örgütü" olarak nitelenen DEAŞ'ın Haziran 2014'te Musul'u ele geçirmesiyle gelir kaynaklarını geliştirdiği kaydedildi.
Diğer terör örgütlerinden farklı olarak DEAŞ'ın kontrol altında tuttuğu topraklarda doğal kaynakları ve mal varlıklarını sömürdüğüne, yerel halktan vergi topladığına dikkat çekildi.
Terör örgütünün en fazla geliri, ele geçirdiği topraklardan elde ettiği vurgulanan raporda, DEAŞ'ın, kontrolündeki bölgelerde yerel haktan vergi ve haraç topladığı, yağmalama yaptığı, özel mülklere el koyduğu, ceza kestiği ve petrol kaynaklarından yararlandığı belirtildi.
DEAŞ'ın mali kaynaklarına yabancı bağışlar, tarihi eserlerin satılması ve fidye karşılığı adam kaçırma gibi faaliyetlerin de az da olsa katkıda bulunduğu, örgütün asıl gelir kaynağını, ele geçirdiği toprakları farklı şekillerde sömürerek elde ettiği vurgulandı.
Toprak kaybetmeye başlaması ve DEAŞ'a karşı uluslararası müdahalenin etkinleşmesi sonucu terör örgütün ciddi anlamda gelir kaybı yaşadığına işaret edildi.
CERABLUS'UN KURTARILMASI
Türkiye'nin Fırat Kalkanı Harekatı'nda Cerablus'ta yerel halkı operasyonun ana gücü olarak öne çıkarmasıyla DEAŞ'ın ilçedeki etkisi büyük darbe aldı.
Cerablus'un kurtarılması ve şehirdeki ılımlı muhalif unsurların lojistik ve askeri açıdan desteklenmesi sayesinde şimdiye kadar 45 bin Cerabluslu şehre geri döndü.
Kendi şehrini DEAŞ'tan kurtaran Cerablusluların ilçeyi sahiplenmesiyle terör örgütünün vergi, zekat, gasp ve yağma yoluyla elde ettiği gelirler kesildi.
Raporda, DEAŞ'ın "zekat" adı altında topladığı paralar ve vergilerden elde ettiği gelirin 2014 yılında 400 ila 800 milyon dolar olduğuna, Fırat Kalkanı Harekatı'ndan sonra Suriye'de kilit öneme sahip Cerablus'u kaybetmesiyle vergi ve "zekat" gelirlerinin 200 ila 400 milyon dolara gerilediğine dikkat çekildi.
Terör örgütünün ele geçirdiği topraklarda yağmalama, el koyma ve cezalarla elde ettiği gelirin, 2014'de 500 milyon dolar ile 1 milyar dolar arasında olduğu, bu miktarın DEAŞ'ın toprak kaybetmesiyle 2016'da 110 milyon dolara kadar gerilediği ifade edildi.
ÖRGÜTÜN TOPRAK KAYBI
DEAŞ'a karşı oluşturulan uluslararası koalisyonun yayımladığı verilerin yer aldığı raporda, Kasım 2016 itibarıyla terör örgütünün Irak'ta kontrol ettiği toprakların yüzde 62'sini, Suriye'deki topraklarının da yüzde 30'unu kaybettiğine dikkat çekildi.
Raporda, DEAŞ'ın "ekonomi modelinin" sürekli yeni toprak elde ederek yeni kaynaklara erişim sağlama ve sömürme üzerine kurulu olduğu, örgütten sızdırılan bütçe belgelerinin DEAŞ'ın gelirlerinde, toprak kaybı sonucu yaşanan azalmanın gözler önüne serildiği belirtildi.
DEAŞ'IN BAB VE MUSUL'DAKİ ÇÖKÜŞÜ
TSK'nın desteklediği ÖSO güçlerinin şehrin bütününe hakim olduğu Bab, DEAŞ'tan temizlendikten sonra Cerablus'ta olduğu gibi yerel halkın kente dönmesiyle bölgede darbe alan örgütün etkinlik alanı iyice daralmış ve gelir kaynağı kurumuş olacak.
Raporda, DEAŞ'ın "ticari başkenti" olarak gördüğü Musul'un kurtarılmasından sonra terör örgütünün gelirinin büyük oranda düşeceği görüşüne de yer veriliyor.
DEAŞ'ın nispeten düşük maliyetle terör saldırıları gerçekleştirebildiği, "uzaktan kumanda" ve "yalnız kurt" saldırganları harekete geçirerek terör saldırıları düzenleyebileceği uyarısında bulunuldu.