Elon Musk’ın aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisi Eş Başkanı ve başbakan adayı Alice Weidel ile X platformu üzerinden Perşembe günü yaptığı 75 dakikalık canlı görüşme Alman siyasetini meşgul edeceğe benziyor. Weidel’in bu görüşmede Hitler’in bir komünist olduğuna dair söyledikleri muhtemelen hiç unutulmayacak anekdotlardan biri. Musk’ın elindeki X gücünü kullanarak Almanya’da 23 Şubat’ta yapılacak seçimlere AfD lehine müdahale edeceği eleştirisi zaten yapılıyordu.
Musk da zaten canlı görüşmede bu desteği açıkça vererek Alman seçmene şu çağrıyı yaptı ‘’Eğer durumunuzdan memnun değilseniz, dönüşümü seçmek zorundasınız. Almanya’yı sadece AfD kurtarabilir. Ende of story’’. Alice Weidel ise bu çağrıya ‘’Yes’’ diyerek teşekkür etti. Musk daha önce de Almanya’yı sadece AfD’nin kurtarabileceğini X üzerinden paylaşmış ve Alman die Welt gazetesinde yayımlanan bir yazısında da bu görüşünü ayrıntılı şekilde savunmuştu.
Açıkça ifade edilmese de canlı görüşmenin, başbakanlık yarışında Weidel adına önemli bir sıçramaya neden olabilecek potansiyel taşıyabileceği tahmin ediliyordu. Merkez medyanın sürekli kendisine söz hakkı tanınmadığı, söylediklerinin çarpıtıldığını söyleyen Weidel bu görüşmeyle kendi siyasi kariyeri açısından çok önemli bir adımı atabileceğini umuyordu.
***
Ancak yaklaşık 75 dakika süren canlı yayın hiç de beklenildiği şekilde yürümedi. Aslında çok başarılı bir hatip ve güçlü bir polemikçi olan Weidel Musk gibi şöhretli bir muhatabının karşısında sönük kaldı. Yeterli olmayan İngilizcesi nedeniyle doğru kelimeleri aramaya çalışması, Musk’un açıklamaları hakkında sık sık ‘’evet’’ ‘’kesinlikle’’ ve ‘’Bu çok doğru’’ gibi Türkçede ‘’aynen’’ anlamına gelecek bir ‘’yardakçılık’’ sergilemesi, seçmenlerinin gözünde oluşturduğu ödünsüz, korkusuz, lafını esirgemez güçlü kadın imajını yerle bir etti.
Sorun sadece Weidel’in sergilediği yaltakçı ve özgüvensiz tavır değil, dile getirdiği iddiaların nesnel içeriğinin de yanlış olmasından kaynaklanıyor. Weidel kendilerine yapılan Nasyonal Sosyalist, Nazi kıyaslamalarına karşı koymak adına söylediği ‘’ O (Hitler) komünist, sosyalist bir tipti’’ iddiası tam bir fiyasko oldu. Hitler radikal bir antikomünistti ve binlerce komünisti hapishanelere, toplama kamplarına yollayıp öldürttü. Hitler bir komünist karşıtı olduğunu daha 1924 yılında yazdığı Kavgam kitabında da açıkça dile getiriyor. Weidel, Alman tarihinin en temel tezlerinden birini polemik konusu haline getirerek pirim toplamaya çalıştı ancak siyasi kariyeri boyunca yakasına yapışacak büyük bir gafa imza atmış oldu.
Weidel’in görüşmede dile getirdiği ‘’Almanya atom enerjisinin fişini çeken yegane sanayi ülkesi ‘’ iddiası da nesnel olmayan iddialar listesine yazıldı. Çünkü İtalya da son atom enerji santralini 1990’da kapattı. İspanya ve Belçika 2035’e kadar mevcut atom enerji santrallerini kapatma kararı aldı. Tayvan bu yıl atom enerjisini tek ediyor. Danimarka- ve İrlanda’da atom enerji santrali bulunmuyor.
***
Görüşmenin yayımlandığı platformda alt yazı olarak ‘’Alman seçimlerinin öncü adayı ile sohbet’’ ifadesi bulunuyordu. Ayrıca Musk ‘’Alice Weidel Almanya’yı yönetmek için şu anda önde olan aday. Kamuoyu yoklamalarından en çok o tercih ediliyor’’ dedi. Ancak bu iddia da gerçek değil. Almanya’da kabul gören bir çok araştırmada Weidel, Friedrich Merz (Hıristiyan Demokrat), Olaf Scholz (Sosyal Demokrat) ve Robert Habeck’den (Yeşiller) sonra dördüncü sırada bulunuyor. Weidel’in canlı görüşme esnasında Merkel, göç ve suçlar konusunda yaptığı iddialar da gerçek verilerle uyumlu değildi.
Weidel, Musk’la yaptığı görüşme sonrasında kendisini seçim yarışında birinci sıraya getirecek büyük bir sıçrama beklerken AfD için yapılan temel eleştirileri onaylamaktan öteye geçen pir performans sergilemedi. AfD’ye yapılan en temel eleştiri temel gerçekleri çarpıtarak, insanların korkuları üzerinden siyasi prim toplamak. Weidel Musk kartını iyi kullanamadı. Belki Musk’ın söylenildiği gibi bir ülkenin siyasi kaderini belirmemek gibi bir gücü olmadığı da ortaya çıkmış oldu.
