Davutoğlu, "Ruh bakımından AK Parti'den hiç kopmadım" sözleriyle tartışılırken "geri dön" çağrılarına cevap verdi. "Eski başbakan olarak değil, sıradan bir vatandaş olarak Cumhurbaşkanı, Dışişleri Bakanı çağırırsa elimden gelen her türlü desteği veririm ama tanımlanmış bir görev şeklinde olmaz." diyen Gelecek Partisi lideri, "AK Partili kitlelerden hiç kopmadım, kopmayacağım." açıklamasını yaptı.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, AK Parti'ye yönelik el uzattığı adımının ikincisini attı. Önceki gün düzenlediği basın toplantısında 'Ruh bakımından AK Parti'den hiç kopmadığını' söyleyen Davutoğlu, benzer bir açıklama yaptı. KRT TV'de konuşan Davutoğlu "AK Parti'den kopmadım.
Cumhurbaşkanı çağırırsa giderim. AK Partili kitlelerden hiç kopmadım, kopmayacağım da” dedi ve şöyle devam etti: “Özgür Özel Erdoğan’la görüşürse 'normalleşme' olur. Peki hayatı boyunca birlikte mücadele etmiş sayın Erdoğan ile Davutoğlu bir mektup teatisinde bulunuyor veya görüşmüş olsak bu normalleşme olmaz mı? Veya bundan kim korkar?
'BANA VURAN VURDU AMA BURADAYIM'
Sayın Özgür Özel yanlış yapmadı, doğru yaptı. Ama bugün ismini vermeyeyim, bazı televizyonlar, onlara söylüyorum, biz AK Parti’ye karşı haklı mücadele verdiğimizde o zamanki bakış açınız demek ki son derece egoist bir bakış açısıymış. Demek ki sadece bizi istismar etme amaçlı bakmışsınız. Bizimle yeni bir Türkiye inşa etmeyi düşünmemişsiniz demek ki. Şimdi o ihtiyacınız bitti, bir sürü çevre gibi vur abalıya, vur Davutoğlu’na. Ya bana vuran vurdu, elhamdülillah, hala buradayım. Yedi düvel vurmaya çalıştı, buradayım, gitmeyeceğim.
'AK PARTİ KİTLELERDEN KOPMAYACAĞIM'
Sırf muhalefetteyim diye sırf yolsuzluklar yayıldı çeteler arttı diye sert muhalefet yaptığım iktidar Türkiye’nin itibarı ile ilgili doğru bir şey yaparsa dimdik ayakta durur onları desteklerim. Yarın devlet işi ile ilgili benden bir destek istense sonuna kadar destek veririm. Efendim Davutoğlu AK Partiye yanlıyor diyorlar. Hayatımda hiçbir şekilde yanlamadım. Ben AK Partili kitlelerden hiç kopmadım, kopmayacağım da. O kitlelerin de tarihi AK Parti’yle başlamaz, 28 Şubat’la başlar, 12 Eylül’le başlar. Yassıada Mahkemeleri’yle başlar. Ben o kitlelerin içinden geldim, o muhafazakar kitlelerin sözcüsü oldum, hocası oldum. AK Parti’yle beraberim derken de kastettiğim AK Parti’nin bugünkü kadroları o günkü ilkeleri terk etti ama ben terk etmedim diyorum.
'AK PARTİ'NİN RUHUNU TEMSİL EDİYORUM'
Ben hayatımı ilkeleriyle yaşamaya çalışmış biriyim. Kimse bu adam ilkesiz yaşadı diyemeyecek. Ben AK Parti kurucusu değilim. Ama sonra girdim başdanışman olarak ve 7.5 yıl çok yoğun bir mücadelenin içinde oldum, Sayın Erdoğan’ın yanından hiç ayrılmadım. Peki ben niye oradaydım? İlkeler sebebiyle. Şimdi ben hala AK Parti’nin ruhunu temsil ediyorum. O ilkelere dönerlerse her getirdikleri yasayı Meclis’te destekleriz yeter ki o ilkelere dönsün. Ben 'AK Parti’den kopmadım' ifadesi için 'AK Partili kitlelerden kopmadım' dedim. Manen AK parti ile beraberim derken de kastettiğim, AK parti o ilkeleri terk etti ama ben terk etmedim diyorum.
'SURİYE'DEKİ HAKLILIĞIM ORTAYA ÇIKTI'
Bu konuda da hiç gocunmam ama son dönemde niye bu hızlandı? Suriye olayları olmamış olsa belki bu kadar gündeme gelmezdi. Çünkü Suriye olaylarında iktidar çevreleri de kolaycılıkla beni suçluyorlardı. Haklı olduğum ortaya çıktı ve daha önce bana karşı paslanan kulaklar şimdi daha dikkatli dinliyor.”