Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'nin parçalanmasına izin vermeyeceklerini belirterek, olası bir tehdit karşısında Türkiye'nin "bir gece ansızın gelebileceğini" vurguladı. Erdoğan, "Suriye'nin parçalanmasına, üniter yapısının bozulmasına rıza göstermeyiz. Bu konuda risk görürsek gerekli adımları süratle atarız." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakanlar Toplantısı sonrasında önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Suriye'nin parçalanmasıyla ilgili sert açıklamalarda bulundu. Suriye’deki gelişmelere dikkat çeken Erdoğan, bu durumun Türkiye için bir güvenlik riski oluşturması halinde gerekli adımları hızla atacaklarını belirtti.
Erdoğan, özellikle 15 aydır tüm dünyanın gözleri önünde son asrın en barbar soykırımlarından birini yaşayan Gazzeliler için 2025 senesinin ateşkese, barışa, huzura ve feraha vesile olmasını diledi.
Türkiye'nin ilk günden beri Filistin'de kanın ve katliamın durması için tüm yolları denediğini dile getiren Erdoğan, Gazze halkının çektiği sıkıntıları hafifletebilmek adına Kızılay'ı, AFAD'ı, sivil toplumu ve hayırseverleriyle tam bir seferberlik ruhuyla çalıştıklarını söyledi.
Uluslararası toplumun İsrail hükümeti üzerindeki baskıyı artırması için de diplomatik temasları yoğunlaştırdıklarını belirten Erdoğan, "Gazze'de barış umutlarını tekrar yeşertecek bir kapının aralanması için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Netice alıncaya kadar da buna devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
"KİMSE BÖYLE BİR GADDARLIK KARŞISINDA TEPKİSİZ KALAMAZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Ocak sabahı "Bir güneş doğuyor" sloganıyla bir araya gelen, Türkiye'nin ve Türk milletinin Filistinli kardeşleriyle dayanışmasını ortaya koyan tüm vatandaşlara teşekkür etti.
Yaklaşık yarım milyon kişinin Gazze'nin kimsesiz ve sahipsiz olmadığını İstanbul'dan tüm dünyaya bir kez daha haykırdığını, şahsının ve milletin hissiyatına tercüman olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:
"Burada şunu da büyük bir taaccüple ifade etmek durumundayım, ülkemiz ve milletimiz adına iftihar verici bu sivil toplum buluşmasından bakıyorsunuz birileri hemen rahatsız oluyor. Galata Köprüsü'nde vücut bulan insanlık ittifakına tepki gösterenler, açık söyleyeyim insanlıktan nasibini almamış vicdan fukaralarıdır. Çünkü kalbinde zerre miskal merhamet olan hiç kimse, insanlık vicdanının ayağa kalktığı böyle bir gaddarlık karşısında tepkisiz kalamaz. Türkiye'nin mazlumlarla dayanışma içinde olması, ancak zulüm ile abad olmaya çalışan zalimleri endişelendirir, tedirgin eder, rahatsız eder.
Biz şu ilahi müjdeye tüm kalbimizle inanıyor ve iman ediyoruz. Allah sabredenlerle beraberdir. 61 yıllık Baas zulmünün ve 13 yıllık katliamların ardından Suriye'de nasıl inanç, iman ve sabır kazanmışsa inşallah Filistin'de de hak yerini bulacak, adalet güneşi zulmün karanlığını delip geçecektir. 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen, toprak bütünlüğüne sahip Filistin devleti mutlaka kurulacaktır. Rabbim içinde bulunduğumuz mübarek günler hürmetine mazlum Filistin halkının yar ve yardımcısı olsun."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Ocak tarihi itibarıyla müşerref olunan mübarek üç ayların milletin yanı sıra İslam alemi ve tüm insanlık için hayırlar getirmesini, dünyanın dört bir yanında eziyet çeken müstazafların acılarının dinmesinin başlangıcı olmasını niyaz etti.
İktidar sorumluluğunu üstlendikleri 2002 yılından beri siyasetteki gayelerinin hep insana hizmet olduğunu, "eser ve hizmet siyaseti" diyerek kavramsallaştırdıkları bu ilkelerinden hiçbir zaman ödün vermediklerini ifade eden Erdoğan, sabun köpüğü misali gelip geçici başarılara değil, ülkeye ve millete uzun vadeli fayda sağlayacak kalıcı kazanımlara odaklandıklarını kaydetti.
Erdoğan, siyasette de hükümette de devlet idaresinde de insan ve hizmet odaklı bir yönetim anlayışına sahip olduklarını vurguladı.
"HİZMET İHRACATI HEDEFİMİZİ 290 MİLYAR DOLAR OLARAK BELİRLEDİK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024 yılını başta dış ticaret olmak üzere birçok alanda rekorlarla, büyük başarılar ve sevinçlerle kapattıklarını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bölgemizde ve dünyada nükseden tüm krizlere ve olumsuzluklara rağmen 2024 yılı mal ihracatımız, 2023 yılına göre yüzde 2,5 oranında artışla 262 milyar dolara çıktı. Bir diğer önemli veri olan ihracatın ithalatı karşılama oranı ise 5,5 puan artarak yüzde 76,1'e ulaştı. 2002 yılında bu oran, yalnızca yüzde 50 seviyesindeydi. Bir başka çarpıcı oran şudur, yüksek teknolojili ürünlerin ihracatı, 92,4 milyar dolara yükselmiştir. Hizmet ihracatında 110 milyar dolarlık hedefimizi zaten yakalamıştık. Şimdi bununla yetinmiyoruz. Gelecek sene için çıtayı biraz daha yukarı çekiyoruz. 2025 yılında mal ve hizmet ihracatı hedefimizi, 390 milyar dolar olarak belirledik. İnşallah bunun da üzerinde bir ihracat rakamıyla yılı kapatacağız."
İhracatçılarla el ele, omuz omuza vererek Türk ürünlerinin tanınmadığı, satılmadığı, girmediği hiçbir ülke bırakmayacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkeye her sene yeni rekorlar yaşatan tüm ihracatçıları tebrik edip, kendilerinden daha fazla çaba beklediğini belirtti."
"PAHALI ÜRÜN SATANLARA EN ETKİLİ YÖNTEM BOYKOTTUR"
"Asgari ücretteki artış sebebiyle maliyet belki 2-3 birim artarken bu artış bahane edilerek fiyatlara 5 birim 10 birim zam yapılabiliyor. Bu artışların aç gözlülük, tamahkarlık ve vicdansızlıktan kaynaklandığı aşikardır. Dürüst, ahlaklı, vicdanlı işletmelerimiz çoğunluktadır bunlar sözlerimizin muhatabı değildir."
"Fırsatçılıkla mücadelede devlet elbette gerekeni yapmakta mükelleftir. Geçen yılki denetimlerde fahiş fiyat uygulayan 224 bin firmaya yaklaşık 5 milyar liralık idari para cezası kesilmiştir. Denetimlerde 1555 gerçek ve tüzel kişiye toplam 366 milyon lira ceza uygulanmıştır. Vatandaşlarımızın sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişimi için de yoğun çaba harcıyoruz. 2024 yılında 1,3 milyon denetim yaptık. 1,4 milyar lira para cezası tatbik ettik. Sattığı ürünlere hile hurda karıştıranlara, milletin cebine el atanlara asla tolerans göstermiyoruz. Bu denetimlerimiz 2025 senesinde daha da artacak."
"Serbest piyasa ilkeleri çerçevesinde 85 milyonun hakkını hukukunu en üst düzeyde koruyacağız. Serbest piyasa kuralsızlık demek değildir. Denetimlerimizin amacı serbest piyasaya müdahale değil işleyişinin daha sağlıklı ilerlemesini temin etmektir."
"Hayat pahalılığıyla mücadeleye vatandaşlarımızın da katkı vermesi gerekiyor. Bunun da yolu fahiş fiyat satanları boykot etmekten geçiyor. Vatandaşlar olarak fırsatçılık yapanlara karşı en büyük kozumuz satın almama özgürlüğümüzü kullanmaktadır. Bu konuda devlet millet el ele vererek çok daha etkin sonuçlar alabiliriz. Enflasyonla mücadelede son 1,5 senede önemli yol katettik. Enflasyon düştükçe 85 milyonun tamamının alım gücü artacaktır. 2025 yılında hedefimiz bu meseleyi büyük ölçüde çözüme kavuşturmaktır."
"Asrın felaketinin ardından bölgede asrın inşa seferberliğini başlattık. Bu amaçla günümüz fiyatlarıyla toplam 2,6 trilyon lira harcadık. Yani bugünkü kurla 75 milyar dolar tutarında harcama yaptık. 155 bininci yuvamızın anahtarlarını Kahramanmaraş'ımızda hep birlikte afetzede kardeşlerimize teslim etmiştik."
"İnşallah 201 bininci yeni yuva ve işyerimizin anahtarlarını da yakında hak sahibi kardeşlerimize teslim edeceğiz. 2025 yılında deprem bölgesi en önemli gündemimiz olmayı sürdürecektir. 2025 yılında 453 bin yuva ve iş yerimizi afetzede kardeşlerimize teslim edeceğiz. İşyerini açmayan hiçbir depremzede kardeşimiz kalmayacak. 584 milyar lira bütçeden kaynak ayırdık. 'Erdoğan bu enkazın altında kalır' diyen siyasetçileri 2025 yılında da mahcup edeceğiz."
"Bu coğrafyada masadaki gücünüz bileğinizin gücünüzden gelir. Bu hakikati defalarca bu topraklarda tecrübe ettik. Sendelediğimizde yanımızda ilk biten hasımlarımız oldu. Sevr anlaşması zayıfladığımızda başımıza neyin geleceğini gösteren ibret vesikası olarak aklımıza kazınmıştır."
"2025 YILINDA DA 85 MİLYON İÇİN ÇALIŞACAĞIZ"
"2002'den bu yana temel hedefimiz milletimizin bir daha asla beka sorunu yaşamamasıdır. Savunma sanayi alanındaki yatırımlarımız savaşa hazırlanmak için değil barışı muhafaza etmek içindir. Türkiye dostları için bir güven ve emniyet kaynağıdır ama vatanımıza uzanan kirli elleri de kıracak kudrettedir.
2002'de sadece 56 firma varken bugün bu sayı 3 bin 500'ü geçti. Sektörün cirosu 15,5 milyar dolara çıktı. İHA, SİHA, elektronik harp ve savaş gemisi üretiminde dünyanın sayılı ülkeleri arasındayız. Geçen yıl uzay hava karar deniz elektronik harp ve AR-GE alanlarında birçok önemli projeyi hayata geçirdik.
KAAN'ın ve Hürjet'in uçuş testlerine devam edilmiş Gökbey'in ilk teslimatı gerçekleştirilmiştir. Deniz sistemlerinde Piri Reis'i hizmete aldık. Yerli ve milli olarak geliştirilen Çelik Kubbe sistemine 'Bismillah' dedik. Burada saymaya kalksak saatler sürecek savunma sanayi projesini yaptık ya da başlattık.
2024 yılına dair karnemizi 20 ana başlıkta 31 Aralık'ta sosyal medya hesabımızdan paylaştık. 2025 yılında da 85 milyon için çalışacağız. Terörsüz Türkiye hedefine ulaşmak en önemli öncekilerimizdendir. Arkasında terörü ve teröristi alarak siyaset olmaz. Dünyanın hiçbir ülkesi buna izin vermez."
"SURİYE'NİN PARÇALANMASINA RIZA GÖSTERMEYİZ"
"Suriye'de gerçekleşen devrimle bu ülkede ve bölgede yeni dönem başlamıştır. Suriye'nin parçalanmasına rıza göstermeyiz. Bu konuda bir risk görürsek gerekli adımları süratle atarız. Farklı hülyalar görenler son gelişmelere sonrası gerçeklerle yüzleşmiştir. Silahlar gömülecektir.
Türkiye bekasını ve güvenliğini koruma noktasında nasıl bir iradeye sahip olduğunu göstermiştir. İş yine oraya varırsa 'bir gece ansızın gelebiliriz'. Herkes hesabını buna göre yapmalıdır. Terör baronları adına milleti tehdit edenlere millete pabuç bırakmayacağımızı ifade etmek istiyorum. Bölücü örgüt ve Suriye'deki uzantıları için çember daralıyor.
İktidar ve ittifak olarak terörsüz Türkiye hedefimizi öyle ya da böyle gerçekleştireceğiz. Biz elbette bunu suhuletle olmasını temenni ediyoruz. Bu yol tıkanır ve dinamitlenirse o zaman devletin kadife eldivene sarılı demir yumruğunu vurmaktan çekinmeyiz."
"2025'İ AİLE YILI İLAN ETMEYİ KARARLAŞTIRDIK"
"Güçlü toplum güçlü ailelerle mümkündür. Ciddi meydan okumalarla karşı karşıyayaız bu konutda. LGBT meselesi ailenin varlığına yönelik en ciddi meselelerin başında gelmektedir. Doğum hızı gerilemiştir. Bu alarm vericidir. 3 çocuk çağrımızın ne kadar önemli olduğunu tekrar görmüş oluyoruz. 2025'i Aile Yılı ilan etmeyi kararlaştırdık. Aile yapımızın korunması, güçlendirilmesi ve sağlam bir miras olarak aktarılması için çalışmalar yürüteceğiz
Ulaştırma hükümetimizin en başarılı olduğu alanlardan biridir. Yeni bir adım atıyoruz. Uçtan uca yerli ve milli 5G haberleşme sisteminin 2025 yılında ihalesini yapacağız. 2026 yılında da ilk sinyali almayı hedefliyoruz."