Diyarbakır’daki Hisami Apartmanı ile ilgili davanın ilk duruşmasında savunma yapan müteahhit Mehmet Meşe, “pes” dedirtti. Meşe “Vekaletle inşaat yapıyorduk. Daha önce 2 bina daha yaptık. Aynı imar, aynı çimento ve malzemeleri kullandık. Hisami Apartmanı’nda kolon kesilmeseydi bina çökmezdi” dedi. Bilirkişi raporunda ise, “Binanın ruhsatı yok. İşçilik hataları var. Taşıyıcı sisteme müdahale edilmiş” denildi.
Diyarbakır’da 6 Şubat depremlerinde yıkılan, 100 kişinin öldüğü Hisami Apartmanı ile ilgili 1’i tutuklu, 4 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması dün gerçekleştirildi. İddianamede yer alan bilirkişi raporunda “Ruhsatsız ve projesiz inşa edilen bina, malzeme özelliklerindeki yetersizlikler, işçilik hataları ve kontrolsüz bir şekilde kolonlarda mantolama yapılarak taşıyıcı sisteme müdahale edilmesiyle yıkılmış” denildi.
Tutuksuz yargılanan müteahhit Mehmet Meşe “Vekaletle inşaat yapıyorduk. Daha önce 2 bina daha yaptık. Aynı imar, aynı çimento ve malzemeleri kullandık. Hisami Apartmanı’nda kolon kesilmeseydi bina çökmezdi” dedi. Mahkemeye SEGBİS sistemi ile bağlanan müteahhit Mehmet Ali Korkut ise “Mehmet Meşe ile ortaktık. Hisami Apartmanı’na sadece destek oldum. Ben yapmadım. 5 Nisan 1993 yılında başlamış olduğumuz apartmanı kriz nedeniyle tamamlayamadık. Mehmet bana bırakmadan önce bir liste verdi ve ben o listeyi hak sahiplerine verdim. 30 yıldır oradan geçmemişim. Ne değişiklik yapılmış bilmiyorum. ‘Binanın sürekli altına su doluyordu’ ve ‘Yan duruyordu’ gibi söylentiler vardı. Tek tutuklu ben kaldım. Mağdurum” diye konuştu.
Mahkeme heyeti, Mehmet Meşe ve arsa sahipleri Ahmet Özcan ile Nurettin Özcan’ın tutuklanmasına karar vererek duruşmayı 14 Mart’a erteledi. Sanıklar hakkında 22 yıl 6’şar aya kadar hapis isteniyor.