Erzincan'ın İliç ilçesinde bulunan Çöpler mevkiindeki altın madeninde meydana gelen göçük, Romanya'daki Baia Mare siyanür sızıntısını hatırlatarak, siyanürlü altın madenciliğinin çevre ve insan sağlığı için taşıdığı riskleri bir kez daha gözler önüne seriyor.
MERVE ŞİŞMAN I KARAR
Erzincan'ın İliç ilçesinde bulunan Çöpler mevkiindeki altın madeninde meydana gelen göçük, Romanya'da 2000 yılında yaşanan ve Çernobil'den sonra Avrupa'nın en büyük çevre felaketlerinden biri olarak kayıtlara geçen Baia Mare siyanür sızıntısını akıllara getirdi. Erzincan'daki maden, Fırat Nehri'ne 300 metre mesafede bulunuyor ve daha önce sızıntı nedeniyle ceza almış bir geçmişe sahip.
FELAKET GÖZ GÖRE GÖRE GELDİ
Erzincan'da yaşanan toprak kayması sonucu 9 işçi hâlâ enkaz altında ve kurtarma çalışmaları devam ediyor. Bu kaza, maden işletmelerinin nehir yakınlarına kurulmasının tehlikelerini bir kez daha gözler önüne seriyor. KARAR'a konuşan uzmanlarda felaketin göz göre göre geldiğini ve madenin geçtiğimiz senelerde kapatılması gerektiğine dikkat çekmişti.
Uzmanlardan KARAR'a çarpıcı açıklamalar! Felaket göz göre göre gelmiş
Siyanürlü altın madenciliği, suyun yoğun olarak kullanıldığı bir süreç olduğundan, işletmelerin su kaynaklarına yakın alanlarda konumlandırılması tercih ediliyor. Ancak bu durum, su ve insan sağlığı için ciddi tehditler oluşturabiliyor.
Erzincan'daki maden faciası dünya basınında: Siyanürlü heyelan madencileri yuttu
ROMANYA'DAKİ SİYANÜR ÇEVRE FELAKETİNE YOL AÇMIŞTI
Romanya'daki Baia Mare siyanür sızıntısı, Tuna Nehri'nde toplu balık ölümleri gibi büyük çevre felaketlerine yol açmıştı. Macaristan ve Sırbistan gibi komşu ülkeleri de etkileyen bu felaket, siyanürlü madenciliğin potansiyel zararlarını gözler önüne sermişti. Bu olayın ardından, Avrupa'da siyanürlü madenciliğe karşı ciddi önlemler alındı ve bazı ülkeler bu tür madenciliğe lisans vermeyi bıraktı.
Son dakika! Erzincan'daki toprak kaymasındaki gözaltı sayısı arttı
SON 10 YILDA 40'TAN FAZLA...
TEMA Vakfı gibi çevreci dernekler, tatlı su kaynakları ve insan sağlığını korumak adına siyanürlü liçlemenin yasaklanması gerektiğini savunuyor. Birleşmiş Milletler Çevre Programı'na (UNEP) göre, son 10 yılda 40'tan fazla atık maden barajı kazası yaşandı ve bu kazalar yüzlerce insanın yaralanmasına ve temiz suya erişimin engellenmesine neden oldu.
Göçük altında kalan işçinin yakını konuştu: Çatlamalar birkaç gündür varmış
BERGAMA'DA 33 TON ALTIN ÇIKARILDI
Türkiye'de de siyanürlü altın madenciliği, 2001 yılında Bergama Ovacık madeninin açılmasıyla tartışma konusu oldu. Bu süre zarfında Bergama'da 33 ton altın çıkarıldı ve bu, maddi olarak 2 milyar dolarlık bir gelire denk geliyor. Ancak çevresel etkileri sebebiyle siyanürlü madencilik, halk sağlığı ve çevre koruma konularında endişelere yol açıyor.
TTB'den Çöpler Altın Madeni hakkında açıklama: Sebebi kar hırsı ve yargı koruması
Erzincan'daki kaza, bu tehlikelerin sadece teorik olmadığını, gerçek bir risk taşıdığını ve ciddi sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha hatırlattı. Bu tür kazalar, madencilik faaliyetlerinin çevre üzerindeki potansiyel etkilerini değerlendirirken daha dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor.