Merkez Bankası yüzde 45’te durarak faiz artış döngüsüne son verirken, kur ve enflasyondaki tırmanış sürüyor. Enflasyon ve döviz kurlarındaki yükselişin önüne geçilemezken uluslararası banka ve kuruluşlar da tahminlerini yukarı yönlü revize etti. Merkez Bankası’nın bu durum karşısında ne yapacağı merak konusu olurken, piyasa faiz artışı beklentisi içerisinde. Gözler TCMB’in21 Mart’ta yapılacak olan PPK toplantısına çevrildi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) genel seçimler sonrası art arda 8 defa faiz artırarak politika faizini yüzde 45’e kadar çıkardı. Merkez Bankası şubat ayında faiz artış döngüsüne son vererek faizi yüzde 45’te sabit bıraktı. Yerel seçimler öncesi kur ve enflasyon tırmanırken Merkez Bankası’nın bu durum karşısında ne yapacağı merak konusu oldu. Piyasa mart ayında yapılacak olan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faiz artışı bekliyor.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu faiz kararını 21 Mart Perşembe günü saat 14.00’da açıklayacak. TCMB’nin mart ayında alacağı politika faizi kararı merak edilirken birçok uluslararası banka ve kuruluşun yanı sıra ekonomistler de yüzde 45’lik faizin enflasyonu dizginlemeye yetmeyeceği görüşünde. Aynı zamanda kurdaki artış da baskıyı gittikçe arttırırken birçok uluslararası banka ve kuruluş enflasyon ve kur tahminlerini yukarı yönlü revize etti. İngiltere merkezli dev banka HSBC, yerel seçimlerinden sonra politika değişikliği beklemediklerini bildirirken; 2024 yılı için büyüme ve enflasyon tahminini yukarı çekti.
HSBC CEEMEA Ekonomisti Melis Metiner’in hazırladığı 14 Mart tarihli notuna göre banka 2024 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 47,9’dan yüzde 49,4 seviyesine yükseltti. 2025 enflasyon beklentisi ise yüzde 29 seviyesinde kaldı. TCMB son enflasyon raporunda 2024 yıl sonu beklentisi yüzde 36 olarak belirlenmişti. HSBC büyümeyle ilgili tahminlerini de revize etti. Buna göre 2024 yılı büyüme tahmini yüzde 2,5’ten yüzde 3,1 seviyesine çıkarıldı.
2025 beklentisi ise yüzde 3,5’ten yüzde 3,6’ya yükseltildi. HSBC, 2024 yılına ilişkin politika faiziyle ilgili beklentisini yüzde 45’te tutarken, artış olasılığına da dikkat çekti. Banka, enflasyon tahminleri dikkate alındığında faiz indirimlerinin ancak 2025 yılının ilk çeyreğinde yapılabilmesi için alan olduğunu belirtti.
‘EKONOMİDE YUMUŞAK İNİŞ ÖNCELİK OLMAYA DEVAM EDECEK’
Ekonomide yumuşak inişin öncelik olmaya devam edeceğini öngören HSBC, “Bu da dengesizliklerin yavaş düzeleceği anlamına geliyor. Daha fazla sıkılaştırma ekonominin daha hızlı bir şekilde soğutulmasına yardımcı olacaktır, ancak daha kademeli bir yaklaşım beklemeye devam ediyoruz” dedi. Gösterge faiz oranının bu yıl yüzde 45’te sabit kalmasını bekleyen HSBC, “Baz senaryomuzun etrafındaki riskler hala daha fazla artışa meyilli. Enflasyon tahminlerimiz göz önüne alındığında, faiz indirimi için yalnızca 25 ilk çeyrekten itibaren alan görüyoruz” dedi.
HSBC’nin beklentilerini şöyle sıraladı:
“2024-2025 yıllarında tahmini GSYH’nin yaklaşık yüzde 2,5’ine karşılık gelen ortalama 30 milyar dolar cari açık görmeye devam ediyoruz. Geçen yılki politika değişikliğinden sonra finansman mevcudiyetinde belirgin bir iyileşme olsa da, riskler devam etmektedir. Bu yıl daha küçük bir mali açık bekliyoruz (GSYH’nin yüzde 6,5’ine karşılık daha önce yüzde 7,1). Bununla birlikte, yerel seçimlerden sonra vergi artışları, harcama kısıtlaması veya her ikisi yoluyla önemli bir mali konsolidasyon görmeyi beklemiyoruz.”
ALTINDAKİ YÜKSELİŞ TCMB’NİN ALIMLARINDAN KAYNAKLANIYOR
Bitcoin ve altın son günlerde yükselişini sürdürerek rekor seviyelerden işlem görüyor. Analistler, altın ve dijital paranın enflasyon ve faiz oranlarının piyasa için en önemli öncelik olmaya devam ettiği alışılmadık bir makroekonomik ortamdan farklı şekillerde yararlandığını söylüyor. Business Insider, dünyada altın fiyatlarının şaşırtıcı seviyelere çıkmasında TCMB dahil bazı merkez bankalarının satın alımlarının etkili olduğunu yazdı. Altının 2024’ün başlarındaki yükselişi daha silik oldu. Ancak yatırımcılar altını düşük fiyat dalgalanmalarıyla güvenli liman olarak görüyor. Altın salı günü hafif bir düşüş yaşadı ancak Troy ons başına 2.159 dolarla bugüne kadar yaklaşık yüzde 4,5 artış gösterdi ki bu aralık ayındaki 2.140 dolarlık rekorun üzerinde bir artış. Çin, Türkiye ve Hindistan gibi ülkelerin merkez bankaları son aylarda altın satın alarak fiyatın yükselmesine yardımcı oldu. ADM Investor Services International’ın baş ekonomisti Marc Ostwald, “Altın, hiç şüphesiz merkez bankaları tarafından yönlendiriliyor. Portföylerinde çok fazla dolar olmasından rahatsızlık duyuyorlar. Başka çok fazla alternatif yok ama altın bunlardan biri” dedi.
‘KART FAİZLERİNİN DÜŞÜK TUTULMASI CİDDİ SORUN BİRİKTİRDİ’
Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi ve eski Merkez Bankası Başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara, kredi kartı faizlerinin düşük kalmasının Türkiye ekonomisi için ciddi bir sorun biriktirdiğini ve çözümün kolay olmadığını aktardı.Hakan Kara, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, ABD’de kredi kartı faizlerinin, enflasyonun 7 katı olduğuna dikkat çekerek, Türkiye de ise kredi kartlarına enflasyonla aynı düzeyde faiz uygulandığını aktardı. Prof. Dr. Kara, grafikle paylaşarak yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Kredi kartı faizi ABD’de enflasyonun 7 katıyken, bizde neredeyse enflasyonla aynı seviyede. Yıllardır bir yandan yüksek enflasyonla vatandaşın peşin alım gücü düşürülürken diğer yandan kredi kartı faizinin düşük tutulması ciddi bir sorun biriktirdi. Çözümü kolay olmayacak.”
DOLAR/TL’NİN ATEŞİ SÖNDÜRÜLEMİYOR
Dolar/TL haftanın dördüncü işlem gününe 32.07’nin üzerinde başladı. Kur gün içinde yükselerek 32.12 liradan işlem görüyor. Dolar/TL’de gün içerisinde en düşük 32.00, en yüksek ise 32.18 seviyeleri test edildi. Euro ise 35.28 lira ile yükseliş gösteriyor. Analistler, ABD Merkez Bankasının (Fed) faiz indirimlerine ne zaman başlayacağına ilişkin belirsizliklerin devam etmesinin varlık fiyatları üzerinde etkili olduğunu belirterek, bugün ABD’de açıklanacak Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) verilerinin yatırımcıların odağına yerleştiğini kaydetti. ABD’de bu hafta açıklanan Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE) şubatta tahminlerin üzerinde artış kaydetmesine karşın Fed’in faiz indirimlerine haziranda başlayabileceğine ilişkin beklentilerin değişiklik göstermediğini aktaran analistler, bugün açıklanacak ÜFE verilerinin enflasyon verilerini destekleyip desteklemeyeceğinin yakından takip edildiğini bildirdi.
