Esad diktatörlüğünden kurtulan Suriye’de halk istikrar ve huzura kavuşmayı beklerken, kaosu arttıracak adımlar endişe yaratıyor. ABD, ‘IŞİD’e karşı mücadele’ bahanesiyle terör örgütü YPG’ye kol kanat germe siyasetinin süreceği mesajını tekrarlarken, İsrail ‘güvenlik’ gerekçesiyle başlattığı ‘geçici’ işgal girişiminin ‘kalıcı’ olduğunu açıkladı. Ocakta koltuğuna oturacak Trump’ın masasında ise İran’a hava saldırısı seçeneği var.
Esad’ın devrilmesini fırsat bilen İsrail Savunma Bakanı orduya, işgal edilen Golan Tepeleri’nin Suriye tarafındaki tampon bölgede kışın kalmaları için emir verdi. NATO Genel Sekreteri, üye ülkelere “Savaş dönemi zihniyetine geçme zamanı” çağrısı yaptı. ABD basını, Trump’ın İran’a karşı askeri saldırı seçeneğini değerlendirebileceğini yazdı.
TRUMP’IN HEDEFİNDE İRAN VAR
ABD’nin seçilmiş başkanı Trump’ın İran’a yönelik ‘yaptırım’ politikasının yerine ‘askeri’ seçenek uygulayacağı öne sürüldü. WSJ, İran’a nükleer silah olasılığına karşı hava saldırıları da yapabileceğini duyurdu. İsrail’e güçlü silah desteği sağlayacak olan Trump henüz kesin kararını vermedi.
YPG’YE DOKUNMAYIN MESAJI
Ankara’ya gelen ABD Dışişleri Bakanı Blinken ‘IŞİD ile mücadeleye devam edileceği’ vurgusu yaptı. ABD Büyükelçiliğinden yapılan açıklamada ise ana gövdesini YPG terör örgütünün oluşturduğu ‘IŞİD karşıtı koalisyon’un görevini sürdüreceğine dikkat çekildi.
‘GEÇİCİ’ DİYEREK YERLEŞİYOR
İsrail, Suriye’ye ait Golan Tepeleriyle başlayan işgal girişimini ‘güvenlik’ bahanesiyle genişletiyor. Netanyahu, işgalin önce ‘geçici’ sonra ‘kalıcı’ sonra yine ‘geçici’ olduğunu söylerken Bakan Katz, işgal ettikleri Golan ve Hermon Dağı’nda kalıcı askeri üs kuracaklarını açıkladı.
KAOSTAN BESLENİYORLAR
Orta Doğu’nun kan gölüne çevrildiği, yıllardır devam eden Rusya-Ukrayna savaşının şiddetlendiği bir dönemde ABD’de Trump’ın başkan seçilmesi, akabinde Suriye’de Baas rejiminin devrilmesi barış umutlarını artırmıştı. Ancak son yaşananlar, dünyanın uzunca bir süre daha huzura hasret kalacağına işaret ediyor. 8 Aralık’ta Esad’ın kaçmasının ardından Suriye’ye 500’ü aşkın hava saldırısı düzenleyen ve Golan Tepeleri’nden içeri girerek tampon bölgeyi ele geçiren İsrail, işgali genişletmenin peşinde. Sosyal medya hesabında “Gazze kasabı” Benjamin Netanyahu ile birlikte Golan Tepeleri’nde çekilen bir fotoğraf paylaşan İsrail Savunma Bakanı Israel Katz “Başbakan ile 51 yılın ardından yeniden kontrolümüze geçen Hermon Dağı’nın (Şeyh Dağı) Suriye zirvesine bakıyoruz. Heyecan verici tarihi bir an” ifadelerini kullandı. Katz, ayrıca orduya, söz konusu dağda kış aylarında kalmaları için hazırlık yapmaları yönünde talimat verdi. Daha önce tampon bölgedeki işgalin ‘geçici’ olacağını savunan Katz “Suriye’de yaşananlar nedeniyle Hermon Dağı’nı ele geçirmemiz büyük bir güvenlik önemi taşıyor” dedi.
RUSYA’DAN BOMBARDIMAN
Ukrayna, Rusya’nın ülkenin enerji sistemine en yoğun saldırılardan birini gerçekleştirdiğini bildirdi. Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy “İlk belirlemelere göre 93 füze ile yaklaşık 200 insansız hava aracı kullanıldı. En az bir Kuzey Kore füzesi vardı” diye konuştu. Rusya Savunma Bakanlığı, Kiev’in önceki gün Taganrog kentindeki askeri havaalanına Amerikan yapımı uzun menzilli ATACMS füzeleriyle saldırdığını hatırlatarak “Biz de cevaben Ukrayna’nın yakıt ve enerji altyapısına yönelik yoğun saldırı düzenledik” açıklamasında bulundu. NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ise, Rusya’yla olası bir çatışma tehdidine hazırlanmak için yeterli harcama yapılmadığı uyarısı yaparak üye ülkelere şöyle seslendi: “Savaş dönemi zihniyetine geçme zamanı geldi. Moskova, Ukrayna ve bizimle uzun vadeli bir çatışmaya hazırlanıyor. 4-5 yıl sonra karşımıza çıkacaklara hazır değiliz. Savunma harcamalarınızı turbo düzeyde hızlandırın.” Bu arada İsveç parlamentosu hükümetin NATO’ya 1200 asker göndermesini onayladı. NATO’nun yeni üyesi, ittifaka asker dışında 6 gemi ve 24 uçak da verecek.
TAHRAN KISKAÇ ALTINDA
Öte yandan “IŞİD’e karşı mücadele” bahanesiyle terör örgütü YPG’ye kol kanat germe siyasetini devam ettiren ABD, gözünü İran’a dikti. Wall Street Journal gazetesi, ocakta başkanlık koltuğuna oturacak Donald Trump’ın Tahran’a karşı askeri saldırı seçeneğini değerlendirebileceğini iddia etti. Gazetenin haberine göre; Trump’ın ekibi, askeri güç tehdidiyle birlikte güçlü ekonomik yaptırımlar uygulayarak İran’ı caydırmak ve nükleer programını çökertmek için “maksimum baskı 2.0” stratejisini uygulamayı düşünüyor. Haberde şu ifadelere yer verildi: “Trump, ilk döneminde İran’a askeri güç kullanmayı istemedi. Ancak bölgede yaşanan dramatik değişimler, özellikle İsrail’in son aylarda İran’ın vekili Hizbullah’a verdiği ciddi zarar ve Suriye’de Esad’ın devrilmesi sonucunda bu tutum, gözden geçirilebilir. İlk etapta bölgeye daha fazla güç, gemi ve savaş uçağı gönderilebilir. Aynı zamanda ‘sığınak delici’ bomba satışıyla İsrail’in saldırı yetenekleri güçlendirilebilir. Bu adımların başarısız olması durumunda ABD, daha savaşçı bir tavır takınabilir.” İsrail basınında da Tel Aviv’in İran’ın nükleer tesislerine olası bir saldırı için hazırlık yaptığına dair iddialar yer almıştı.