Bayram ziyareti deyip geçme...

1946 yılından 1993 yılına kadar 46 yıl boyunca Ramazan ve Kurban bayramlarında Türkiye’de sadece Bayram Gazetesi çıktı.

Bayram Gazetesi, hem çalışan gazetecilerin tatil yapmasını sağlıyordu, hem de emekli veya işsiz gazetecilere bir iş imkanı oluyordu.

Ama 1993 yılında Sabah gazetesi, medyanın henüz bir sektör olmadığı Babıali döneminden kalma bu geleneğine başkaldırıp, Anayasa Mahkemesi de bayramlarda Bayram Gazetesi dışında gazete çıkarılamayacağıyla ilgili yasa hükmünü iptal edince, Bayram gazeteleri tarihe karıştı.

O günlerden beri bayramlar, gazete editörleri için en zor zamanlardır.

Bayramlarda siyaset durur, hayat durur yani haber sayfaların konacak haber zor bulunur.

İşte bu haber kıtlığında siyaset sayfalarının imdadına Ankara’dan partiler arası bayramlaşma haberleri yetişir.

Bayram günleri Ankara’daki en heyecanlı haber, ellerinde çiçekler ve çikolatalarla partilerin birbirilerini ziyaretleridir.

Bu ziyaretlerde yaşanacak diyaloglar, ufak gerilimler, dokundurmalar, siyasi espriler boş siyaset sayfalarında geniş biçimde yer alır.

Siyaseti yumuşatan, bayramın ruhuna da yakışan bu gelenek ilk ne zaman başladı tam bilinmiyor.

Eski gazetelere bakılırsa 1966 yılında 38 yaşındaki genç Meclis Başkanı Ferruh Bozbeyli’nin bayramda parti liderlerini ziyaretiyle başlamış olabilir.

70’lerde partiler arasında bayramlaşma ziyaretleri rutinleşmişti artık.

1979 yılında ideolojik kavgalarda her gün sokaklarda onlarca kişinin öldürüldüğü günlerde bile kıran kırana bir mücadele içindeki CHP, MHP, MSP, AP bayramlarda birbirlerini ziyaret etmekten vazgeçmemişlerdi.

Bayram ziyaretleri 80’ler, 90’lar boyunca sürdü.

Siyaset arenasında birbirini boğazlayan ANAP ve DYP’li politikacılar bayram günleri çikolatalarını çiçeklerini alıp birbirilerini ziyaret ediyordu.

90’lardaki partiler arası bayram ziyaretlerinde ilk defa bir partinin kapısı çalınmamaya başlanmıştı; dönemin HDP’si olan DEP’in.

Yine de bayram ziyaretleri siyasetteki pek çok gerilimin bitmesine neden oluyordu.

1991 yılındaki ilk bayram ziyaretiyle SHP ile Ecevit’in DSP’si arasındaki gerilim yumuşamıştı.

1995’de Refah Partili İstanbul Belediyesi’nin ellerini kollarını bağlamaya çalışan Başbakan Çiller ile Belediye Başkanı Erdoğan arasındaki gerilim de Ramazan Bayramı’nda Erdoğan’ın çikolatasını alıp Çiller’i ziyaret etmesiyle tatlıya bağlanmıştı.

1995’de, 1996’da, 1997’de laiklik-irtica krizleri tırmanmışken bile bayramlarda Refah Partisi diğer partiler tarafından ziyaret edildi, Refah Partililer de diğer partileri ziyaret edip bayramlaştılar.

Sadece 1998’de CHP, Ramazan Bayramı’nda kapatılma sürecinde olduğu gerekçesiyle Refah Partisi’ni ziyaret listesinden çıkarmış, bu alışılmadık durum o günlerde bu “CHP’nin resti” olarak haber olmuştu.

Ama bir kaç ay sonra aynı CHP, Kurban Bayramı’nda yeni kurulan Fazilet Partisi’ni ziyaret etti.

2000 yılında partiler arası bayramlaşmalarda bir tabu daha yıkıldı. Bayramda CHP ve Fazilet Partisi, o güne kadar bayramlarda diğer partilerin kapısını çalmadığı HADEP’le karşılıklı olarak bayramlaştılar.

2001 yılında kurulan AK Parti ise yıllarca bayramlaşma listesi en uzun olan, dışarıya en açık parti oldu.

Bayramlaşılan partiler arasında HADEP de vardı. O yıl bir tek AK Parti’nin koptuğu Milli Görüş’ün partisi Saadet randevusuna gelmemişti. HADEP’i ziyaret eden yeni kurulmuş AK Parti heyetini, Ahmet Türk ve Öcalan’ın avukatlığını yapan Mahmut Şakar ağırlaşmıştı.

2003 yılındaki bayramlaşmada da AK Parti, bütün partilere randevu vermiş ve onları ziyaret etmişti. Pek çok partinin randevu vermediği DEHAP ve artık medeni bir ilişki kurulan Saadet Partisi de listedeydi.

2004, 2005 yılında bayram ziyaretlerinde de kapısı herkese açık ve herkesi ziyaret eden bayram havasına en uygun parti AK Parti oldu. DEHAP, hatta siyasi alanda kıran kırana mücadele edilen Cem Uzan’ın Genç Partisi bile ziyaret listesindeydi.

2006 yılında ilk kez arttan terör saldırıları nedeniyle CHP ve MHP ile birlikte AK Parti de DTP’yi bayramlarda ziyaret etmedi.

2007 yılında yine terörün arttığı günlerde girilen bayramlarda CHP ve MHP’nin DTP boykotuna son anda AK Parti de katıldı.

2008 yılında ise bu kez AK Parti DTP’den bayramlaşmak için randevu istedi ama bu kez de DTP randevu vermedi.

2009 yılında demokratik açılım sürecinde ilişkiler tekrar normale döndü. AK Parti bu kez CHP ve MHP’nin randevu vermediği DTP’yle bayramlaştı.

2010 yılındaki bayramlaşmaların sürprizi Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığa seçildiği CHP’nin ilk kez BDP’yi ziyaret etmesi oldu. Ama aralarında BDP’nin de olduğu en çok partinin ziyaret ettiği ve en çok partiyi ziyaret eden yine AK Parti olmuştu.

2011 yılında artan terör olayları yüzünden CHP, MHP ve AK Parti, BDP’yi iki bayramda da ziyaret etmediler. İlk kez MHP, kendisinden kopan BBP’yle bayramlaşmama kararı aldı.

2013-2014-2015 çözüm süreci yıllarındaki bayramlarda AK Partili heyetler bütün partilerle birlikte HDP’yi de ziyaret etti ve onlar tarafından ziyaret edildi.

2014 yılı Ramazan Bayramı’nda AK Parti’nin, HDP’yi ziyaret ederek partinin şimdi Kars Belediye Başkanı olarak kayyım tehdidiyle karşı karşıya kalan o günkü genel başkan yardımcısı Ayhan Bilgen’le bayramlaşan genel sekreteri şimdi Adalet Bakanı olan Abdülhamit Gül’dü. Çözüm süreci yüzünden AK Parti ile MHP arasındaki bayram ziyaretleri ise gerilimli geçmişti.

2015 yılının Ramazan ve Kurban bayramlarında da Dolmabahçe mutabakatının bitmesi, çatışmaların, hendek olayların başlamasına rağmen AK Parti ve HDP heyetleri karşılıklı birbirini ziyaret edip bayramlaştılar. AK Parti heyetini bayram ziyaretinde HDP’de ağırlayan İdris Baluken halen cezaevinde.

2016-2017-2018-2019 yıllarında AK Parti, HDP ile bayramlaşmadı. AK Parti 2019 yılına kadar Vatan Partisi ile de bayramlaşmadı.

Artık bayramların en çok ziyaret edilen ve bayram ziyareti yapan iki partisi CHP ve Saadet Partisi olmuştu.

Ve 2020 yılı.

Koronavirüs nedeniyle video konferansla yapılacak partiler arası bayramlaşma programları belli oldu.

AK Parti, CHP, MHP, Hür Dava Partisi, Saadet Partisi, BBP, DSP, Demokrat Parti, İYİ Parti, Vatan Partisi, Anavatan Partisi ve Yeniden Refah Partisi ile bayramlaşacak. AK Parti’nin listesinde HDP ve AK Parti’den kopan isimlerin kurduğu Gelecek ve DEVA partileri yok.

MHP’nin bayramlaşılmayacak partiler listesi biraz daha kabarık. HDP, Gelecek ve DEVA partileri dışında İYİ Parti de listede.

Bayramlaşma trafiği en yoğun parti ise CHP. CHP video konferans yöntemiyle sırasıyla AK Parti, DSP, Vatan Partisi, HDP, İYİ Parti, DP, BBP, Deva Partisi, Saadet Partisi, ANAP, MHP, Gelecek Partisi ile bayramlaşacak.

Sadece partilerin son 10 yıldaki bayramlaşma trafikleri bile siyasi durum ve pozisyonlar hakkında bir fikir veriyor.

Çok uzun yıllar boyunca AK Parti’nin durduğu her partiyle diyalog halindeki merkezi pozisyonda bugün CHP var.

AK Parti merkezden kendi sağına doğru kayarken, CHP ise merkeze doğru yaklaştı.

Bugün iktidar ortağı AK Parti ve MHP, HDP dışında kendi içlerinden kopmuş partilerle de bayramlarda bile bir araya gelemeyecek bir sekterliğe kendilerini hapsetmiş durumda.

CHP ise uzun süredir yaşadığı değişimle bütün partilerle diyalog kurabilen esnek bir partiye dönüşmüş, siyasetin merkezine doğru gelmiş görünüyor.

CHP, bu değişimi cesaretle sürdürebilirse, tavandan tabana doğru yayabilirse, hala çok sekter bir yayıncılık yapan medyası ve eski pozisyonlarında ısrar eden entelektüelleri de bu değişime ayak uydurabilirse toplumsal diyaloğun ve normalleşmenin de merkezi haline gelebilir.

Yani bayramda partiler arası ziyaretler deyip geçmemek gerek.

YORUMLAR (39)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
39 Yorum
  • Karar okuru / 26.05.2020 00:23

    Bazı yorumlara bakınca kof liberal anlayışı millete iyi satmışlar.

    Yanıtla (0) (0)
  • istanbul 2020 / 25.05.2020 20:26

    çakırcalı chp ile ilgili pek çok şeyi doğru telaffuz etmiş.deva ile ilgili bir şeyler diyebilmek için vakit çok erken.ama iyi parti gibi chp.den 15-20 vekil almaya tenezzül ederse başlamadan biter.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 25.05.2020 19:50

    CHP ne guzel yonetilir ah bi de su CHP'liler olmasa...

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 25.05.2020 18:58

    ... Öemlidir, insanidir. Keşke herkesin bayramının huzur içinde kutlanabildiği her birimizin var olduğu ama birlikte yan yana yaşabildiği, kavgalardan uzak ama tartışmalara açık ve anlayışlı bir toplum olabilsek...

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 25.05.2020 16:05

    Elhamdülillah müslümanız ama sadece kendimize benzeyene!!!!

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 25.05.2020 15:54

    Herkesle konuşup herkesle küs olmak, AKP'nin geldiği durum.

    Yanıtla (0) (0)
  • karar okuru / 25.05.2020 14:27

    sayın Çakırcalı bu ne kibir bayramlaşma konusundan koca bir külliyat çıkarmışsın.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 25.05.2020 14:27

    Güzel tarihi bilgi

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 25.05.2020 14:17

    Neden mübarek bir bayramda o parti bu parti ayrımcılığı yapılsın, çok saçma. Küsler bile barışırken yasal olan partileri kutlamaktan kaçınmaya karar verenler çok yanlış içindeler...

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 25.05.2020 13:59

    Akp bayramlaşma programına göre ne kadar sorun yumağı olduğunu gösteriyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • Ata Kavalcı / 25.05.2020 13:35

    "Benim balonlarım vardı Onları Kimler aldı Mutlu bayramlar vardı Kimbilir nerede kaldı" - Söz: Özdemir Kaptan. Sanatçı: İbo

    Yanıtla (0) (0)
  • Hasan / 25.05.2020 13:28

    Chp kendisini ulusalcılık boyunduruğundan ve prangalarından kurtarıp gerçek manada evrensel hukuk, demikrasi, insan hakları ve ifade hurriyetini ana ilke edinmedikçe başarısı biraz zor, A.Babacan gelecek vadediyor gibi

    Yanıtla (0) (0)
  • Çakırcalı / 25.05.2020 12:47

    CHP tabanı, örgüt, Sözcü/Cumhuriyet yazarları demokrasinin ne olduğunu bilmiyor. Gerçekten bilmiyor. Demokrasi hangi koşullarda niye ortaya çıkmış, hangi problemleri çözmüş. Neden bir "aydın oligarşisi"nden çok daha verimli ve makul bir sistem bilmiyorlar. İlk 500e bile giremeyen dandik üniversitelerin verdiği dandik akademik sıfatlar, alengirli jargonlar kullanan üst perdeden yazılar falan hepsi içeriği bomboş teneke. Ritüel lirikleri. Halk TV orada duruyor. Buyrun "demokrasi neden oligarşiden iyidir, CHP neden değişmeli?" konulu bir tartışma programı yapın. Yapamazsınız. Samimi değilsiniz.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 25.05.2020 12:41

    Sadece bayramlarda değil,olası bir baskın seçimde CHPgenel başkanı Kılıçdaroğlunun yeni kurulan Deva ve Gelecek partilerle dayanışma göstermesini vatandaş olarak bende istiyor ve bekliyorum.Türkiye siyaseti Akp nin tapulu malı değil.Mhp nin varlığı yokluğunu aratıyor.2020 yılında sadece Avrupa’da değil Türkiye’dede karanlık tarihi olan ırkçı parti var.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 25.05.2020 12:32

    CHP devleti kaybettikçe halkı kazanıyor. Akp devleti kazandıkça halkı kaybediyor. Kötü CHP mi daha kötüymüş kötü AKP mi daha kötü görüyoruz bugünler de en azından yaşı 35 üstü olanlar.

    Yanıtla (0) (0)
  • Çakırcalı / 25.05.2020 12:21

    Bugünkü derin devlet+Erdoğan koalisyonunun ana amacı Türkiye'yi Batı ittifakından koparmak. Çünkü Türkiye Batı ittifakında kaldığı sürece hukuk ve demokrasi konusunda baskı yiyecek. Bu da derin devletin kontrolünü sarsacak ve zamanla yok edecek. Esas mesele bu. (PKK bahane) Peki CHP buna ilişkin tek kelime etti mi? Bizim yerimiz Batı ittifakıdır. AB üyeliği, bütün zorluklara ve engellere rağmen büyük hedefimizdir, gerekli adımlar ne ise hızla ve kararlılıkla atacağız dedi mi? Demedi. Demez. Çünkü CHP özünde gerçek bir muhalefet değil. Sırasını bekleyen yedek kulube oyuncusu.

    Yanıtla (0) (0)
  • Çakırcalı / 25.05.2020 12:13

    Kılıçdaroğlu S400leri eleştirirken, niye aldık diye eleştirmiyor, niye aktive edemiyorsunuz diye eleştiriyor. Bunlar ayrıntı değil, zihni arkaplanın göstergeleri. CHP parti olarak MV dokunulmazlıklarının kaldırılmasına karşı bir tutum almış ike Kılıçdaropğlu bir briefing'den sonra pat diye dokunulmazlıkların kaldırılmasına onay verdi. Niye? Hala aynı fikirde mi? Yoksa dokunulmazlıkların kaldırılmasının hata olduğunu düşünüyor mu? Özeleştiri yapacak mı?

    Yanıtla (0) (0)
  • Çakırcalı / 25.05.2020 12:10

    Şunu da görmek lazım: CHP tabanı aslında bir siyasi taban bile değil. Bir kabile. Esas olarak Alevilerden ve Balkan+Kafkas göçmenlerinden oluşmuş bir etnik grup bile denebilir. Bu kabilenin/etnik grubun ağırlığı Kürtlerden azdır. Kendi içine kapalı bir azınlıktır CHP tabanı. Bu yüzden CHP anamuhalefet olamaz. Türkiye'de demokrasinin sağlıklı işlemesi, kabile savaşları kısır döngüsünden çıkıp gerçekten hizmet ve ikna odaklı bir siyasi rekabet ortamına kavuşmasının ön koşulu CHP'nin ana muhalefet işlevinden düşmesidir.

    Yanıtla (0) (0)
  • Çakırcalı / 25.05.2020 12:05

    Türkiye'nin ortalama IQ'su gerçekten de düşüktür, çünkü beslenme sorunları vardır. Halk gerçekten cahildir, çünkü dünyanın en rezil eğitim sistemlerinden(?) birine sahibiz. (Evet bunun ana sebebi CEHAPE zihniyetidir. 100 yıldır eğtime ve kalkınmaya gitmesi gereken kıt kaynakları askere aktardılar) CHP tabanı ve örgütünün kendilerini bu ortalamanın dışında görmesi ise iç bayan bir iritasyon. CHP sözcülerini, Sözcü ve Cumhuriyet yazarlarını okudukça bu tiplerin kendilerini "diğerlerinden" ayrışmış "aydınlar" olarak algılamaları gerçekten trajikomik. Çoğu vasat zekalı ve son derece bilgisiz.

    Yanıtla (0) (0)
  • Çakırcalı / 25.05.2020 11:57

    Başörtüsünde hata yaptık diyen CHP, öze ilişkin olan 367'de hata ettik diyemez. 411 el kaosa kalktı başlığı büyük bir hataydı diyemez. 27 Nisan muhtırası bir kepazelikti diyemez. Çünkü CHP örgütü ve tabanı hala "bu aptal ve cahil halkı" biz, yani çobanlar yönetmeliyiz ve devlet rantı bizde olmalı zihniyetindedir. Demokrasi bir kandırmaca, hukuk işine geldiği gibi kullanacağın bir araçtır. Bu zihniyetin değiştiğine dair ben en ufak bir emare görmüyorum.

    Yanıtla (0) (0)
  • Çakırcalı / 25.05.2020 11:54

    Olmayacak duaya amin demeyelim. 40 yıldır CHP değişsin diye bekliyoruz. Partiler bir sosyo-ekonomik tabanın yansımasıdır. CHP asker ailelerin, onların beyaz yakalı olmuş çocuklarının, hristiyanların mallarına konmuş Balkan ve Kafkas göçmenlerinin ve Sünnilere kategorik düşman Alevilerin partisidir. Milliyetçidir. Laik değildir. Batılı değildir. Batıcı bile değildir. Hukuk ve demokrasiye en az İslamcılar kadar uzaktır. Son zamanlarda da söylemlerindeki değişiklik öze ilişkin değildir. Başörtüsünde hata ettik, mesala, değerlere yönelik bir söylem. İktidar için bunu söyler.

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuru / 25.05.2020 11:42

    Kendin ettin kendin buldun! Niye şikayet ediyorsun? Sizler değil miydiniz bir zaman hevesle destek veren? Tipik Ortadoğulu güya aydın tipi, elaleme verir talakımı kendi yutar salkımı. Bir aldım ileri gitmek istiyorsan sonraki adımı akıl ile tartmak gerekir. Geri kalmış milli kafalı sistem daha da geri olan tarım-din kültürü ve anlayışına takılmış bağnaz düşünce ile ilerlemez. Sorsalar çok okudunuz ama anlamamışsınız demek ki! Ne diyelim allah akıl versin. Yayınlamasanız da hiç değilse editör görsün herkesin yemediğini.

    Yanıtla (0) (0)
  • Politik Genç / 25.05.2020 11:33

    Bayramlaşmalar küslüklerin her devirde yatıştırıcısıdır, engin güzelliklerdir. Bugün Türkiyede adı sanı duyulan, ülkede oy sayıları 1 milyonu geçen her parti önemlidir ve değerlidir. Diğer partiler de bu yolda reddedilmez, ancak bayramlaşma kıymeti kişinin kendisine bağlıdır. Ülkede en büyük sıkıntı bayramlaşan liderlerin parti kadrolarıyla birlikte bir araya gelememesidir. Muhalefet seçim başarıları gösterdikçe iktidar bu yakınlaşmayı bitirecek. Görünen o ki parasız partiler Chp'nin kapısına kuyruk olacaklar, genel başkanlarına 600 koltuktan bir yer seçecekler. Ben buna katılmıyorum işte...

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 25.05.2020 11:20

    tabanında hala 28 şubat izleri yoğun olsa da oyum artık chp nin..

    Yanıtla (0) (0)
  • Özgür Türkiye / 25.05.2020 08:27

    CHP merkeze kaydıkça oyu da artacak ortağı da. Daha demokratik ve daha özgür bir Türkiye için muhalefet Her türlü desteği hak ediyor. Millet ittifakı bir özgürlükler manifestosu yayınlamalı. Konuşma, eleştiri, medya özgürlükleri. Acil olarak.

    Yanıtla (0) (0)
  • Geçiyor kiraz mevsimi Baharı görmeden / 25.05.2020 05:05

    Alıntı: “Fransada işgal sırasında pek çok kişi Almanlarla işbirliği yapmıştı. Dönemin yönetimi ayakta kalabilmesini salt işgalci güçlerin desteğine borçlu değildi, hatırı sayılır sayıda Fransızın desteğini almıştı, aralarında yazar ve sanatçılar da bulunuyordu. Bunların verdiği destek unutuldu. Pek azı açığa çıktı, teşhir edildi ve cezalandırıldı. İşgal yıllarının işbirliği karmaşık çok sayıda fenomeni içerir.“ Görüldüğü gibi bir çok kötülük toplumdan ve “bir kısım Güya aydın yazar çizerden” de rüzgar alır. Şikayet ettiğimiz kendi yanlış desteğimizden de zemin buldu. Bayramı bile unuttuk.

    Yanıtla (0) (0)
  • Gayrimuslum Vatandas / 25.05.2020 04:30

    Dini bayramlarla ilgili bir bilgi de benden. AK Parti iktidara gelmeden once "Hristiyan vatandaslarimizin Noel bayramini kutlarim" diyen bir cumhurbaskani veya basbakan olmamistir.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 25.05.2020 03:29

    Son paragrafta CHP hakkındaki öngörünüze/temenninize katılıyorum. Keşke çevresi ve tabanı da Kemal Bey kadar cesur olsa.

    Yanıtla (0) (0)