Erdoğan’ın arkasından esen rüzgarlar

Kimi zaman olur, global rüzgarlar, dünya koşulları, ülkenin güç ve konumu, memleketinizde atılan anti-demokratik adımları tokat gibi yüzünüze vurur. 1980 darbesi döneminde olduğu gibi Avrupa Konseyi üyeliğiniz askıya alınır, ambargolarla karşı karşıya kalırsınız.

Kimi zaman gelir, global rüzgarın yönü değişir. Bir ülkeye yönelik stratejik beklentiler, o ülkenin konumu, onunla iş birliği arayışları özellikle Batı için demokrasi ilkelerinden daha çok önem taşır. Bugün İmamoğlu’na yönelik adımları Avrupa’nın, Amerika’nın sınırlı tepkilerle geçiştirdiği gibi…

Şu örnek yeter: Genişlemeden sorumlu AB komiseri Kos’un İmamoğlu’nun tutuklanması gerekçesiyle belki Türkiye gelişini ve Fidan’la görüşmesini iptal ediyordu; ancak diğer taraftan Türk ve Fransız dışişleri bakanları geleceğe yönelik stratejik iş birliği toplantısı yapmaktan geri kalmıyordu.

Erdoğan, İmamoğlu adımını atarken, uluslararası iklimi ve Türkiye’nin bu iklimdeki yerini, stratejik değerini ayrıntılı düşünmemiş olsa bile, refleksif olarak değerlendirmiş olmalıdır.

Türkiye, Suriye’de ve Ortadoğu’da önemli bir bölgesel bir güç ve oyuncu, önemli bir müttefik adayı, güçlü bir orduya sahip ve Avrupa Birliği’nin kendi ordusunu inşa arayışında önemli bir güç, ABD ve Avrupa arasında önemli bir tampon…

Bu tablo Batı nezdinde İmamoğlu adımını bastırıyor, maskeliyor.

Diğer bir deyişle, ne yazık ki, global rüzgarlar otoriter değerleri, istikrar, devlet, güç ve lider unsurlarını yükseltiyor.

Bu durum ise Türkiye’nin anti-demokratik ilerleyişine imkan ve hız veriyor.

Global rüzgarları nasıl okumalı?

Global düzeyde üç büyük kriz veya yarılma yaşanıyor.

İlki şu:

Avrupa, ABD’yle birlikte global dalgalara yön veren sıcak güç merkezlerinden birisi. Uzun süredir Doğu Avrupalı Macaristan, Polonya, Çekya gibi ülkelerin liberal demokrasi ve milli egemenlikte yetki devri gibi konularda direnciyle karşılaşıyor ve içinde bir yırtılma yaşıyor. Liberal demokrasinin karşısına bu ülkeler liberal olmayan demokrasi anlayışıyla çıkıyorlar. Avrupa’nın kurucu özü kökten zarar görüyor, liberal demokrasi kurumları güç yitiriyor.

İkinci kriz gelince…

Bu, tüm Avrupa’yı kuşatıyor ve ikinci sıcak global merkez ABD’ye de uzanıyor. Liberal siyasi değerler, kurumlar ve kurallar, milliyetçi, milli-devletçi, içe kapanmacı toplumsal ve siyasal eğilimler karşısında gerileme yaşıyorlar. Yerlilik fikri, tek kültüre dayanan toplum dokusu içerideki azınlıklar ve ötekiler karşısında galebe çalıyor. Bu dalga Avrupa’nın iki dünya savaşı arasında gördüğü liberal kriz ve milliyetçi yükselmeden sonra karşılaşılan debisi en yüksek benzer toplumsal-siyasal hal.

Üçüncü kriz ise Trump’un çıkışları sonucu Batı güvenlik mimarisinin sarsılmaya başlamasıyla ilgili. 2. Dünya savaşı sonrası Sovyetler, ardından Rusya karşısında NATO üzerinden güvenliğinin sağlanmasını ABD’ye havale eden Avrupa, Washington’un dengeleri bozmasıyla bir varoluşsal siyasal bir sarsıntı yaşıyor. Global dengeler ve ittifakların değişmesi riski bir yana, Ukrayna örneğini dikkate alıp Rusya’yı bir tehdit olarak gören, ABD’nin geri çekilmesini veri alan Avrupa kendi güvenliğini sağlama ve silahlanma istikametinde arayışlara girmiş durumda. Silah-güvenlik-devlet-otorite bağları bu çerçevede güçleniyor, pasifik olan geriliyor.

Bu durum, Türkiye’ye bakışa yukarıda çizdiğimiz çerçevede yansıyor. Ankara’dan demokrasi ve insan haklarından çok, güvenlik ve istikrar merkezli beklentiler öne çıkıyor.

İkinci krizin yol aldığı yatak ile Türkiye’nin ilerlediği istikamet yükselen içe kapanma değerleri bakımından aynı…

İlk kriz, illiberal demokrasinin Avrupa içindeki varlığı, doğal meşruiyeti Türkiye’nin otoriter yürüyüşünün önündeki engelleri kaldırıyor.

Özetle durum bu…

CHP siyaseti bunu bilerek, görerek, karşı bayrağını oluşturma ve adalet etrafında herkesi birleştirme çabası içinde yürütmeli…

YORUMLAR (109)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
109 Yorum
  • Millet / 05 Nisan 2025 16:51

    Yani "dünya ile oturur dünya ile kalkarız" demek oluyor. İnsanlık tarihine insan haklarını, kadın haklarını, hayvan haklarını miras bırakan yüksek Türk kültürü ve Türk İslam medeniyetinin hiçbir değeri ve öncülüğü yok. Dış ilişkilerde tabi ki, dünya ile oturup dünya ile kalkarız, ama ülkemizi yönetirken dış güçlerin ne diyeceğine bakmayız. 5 bin yıllık devlet geleneği olan bir millet gibi davranırız.

    Yanıtla (1) (15)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 19:09

    Hayal ve saçmalık para ile değil. Güncel medeniyete hiç bir katkısı olmamış bir toplum. Medeniyet hayal ile olmaz!

    Yanıtla (0) (7)
  • Misafir / 06 Nisan 2025 03:07

    Kesinlikle katılmıyorum. Çünkü biz dünyanın dışında yaşamıyoruz.

    Yanıtla (0) (0)
  • Ryan / 06 Nisan 2025 03:03

    Otoriter liderlerin sayısındaki artış yeni bir dünya savaşına yol açabilir. İnsanlık adına korkunç ve utanç verici sahneler yaşanabilir. Diplomasi ve diyalog yolu kullanılmalı, hukuktan ve demokrasiden vaz geçilmemeli. Aksi, herkes için büyük felaket.

    Yanıtla (0) (0)
  • Gecelerin yargıcı / 05 Nisan 2025 23:33

    Artık demokratlarında cumhuriyetçilerinde her ülkede bir avatarı Türkiye’de ki avatarları tahmin etmişsinizdir. Açana yazar kimin avatarı sizler kimin avatarısınız sorun bu

    Yanıtla (0) (0)
  • , gökçek / 05 Nisan 2025 22:52

    Fırsatçılık beni sevmiyorsan yandın kalem ler iş başında sanki hakim savcı gibi gatecil2r var fetöcu siyası ayakları kim ki

    Yanıtla (1) (0)
  • Kararcı / 05 Nisan 2025 18:53

    Cumhuriyet devlet başkanlıgında soy ve şatafat şartı olmayan şekildir, gerisi sürü insanları için duygusal masaldır.Anglo sakson ve iskandinav ülkeleri monarşidir ama demokrasidir; Kuzey Kore, Rusya gibi ülkeler ise cumhuriyettir ama demokrasi değildir.Taşra cumhuriyetçisi, köy enstitusunden atılmalara duyurulur.Bu arada resmi adı İsrail devleti olan da cumhuriyettir ama bögürmezler, onlar için para ve güç önemlidir.Türkiyedeki ayak takımı ise cumhuriyet adı altında her rezilliği örtmeye kalkar.

    Yanıtla (4) (5)
  • Okur / 05 Nisan 2025 21:56

    Ayak takımı, rejim değişikliklerini devlet kurma olarak yorumlar, 1960 darbesiyle ikinci cumhuriyet ilan edilince onu da yeni devlet sayarlar, ortalık devlet kurup yıkmaktan geçilmez bunların çorak zihinleriyle.

    Yanıtla (4) (0)
  • Okur * / 05 Nisan 2025 19:33

    Erdoğan Cumhurbaşkanı olarak montajlı olduğunu bile bile miting yaptı.
    O zaman dedim ki Allah dürüstlere yardım etsin.

    Yanıtla (10) (0)
  • Kim sorumlu / 05 Nisan 2025 18:50

    AB komiseri Türkiye nin AB girmemesi için her türlü ince işleri dusunur.Kendi içerisinde yırtılma yok. Dışarıdan böyle algılanır.Chp Türkiye'yi İngiltere'ye şikayet eder. Devlet millet değerlerini protesto ederek kendi baskısını kurdurmaya çalışır.Peki gücü varmıdır? Olmazken bunu yapanlar iktidara gelirse ne yapacak diye halk düşünür.

    Yanıtla (6) (8)
  • Mustafa Kabaoğlu / 05 Nisan 2025 13:21

    Türkiye hiç bir zaman demokrasi insan hakları gibi kavramları yok saymadı. Bunları bahane edip bölücü ve yıkıcı faaliyetlere göz yumanlar yani Batı Türkiye nin dediği noktaya geldiler. Olan budur sayın yazar. Yani Özgürlük ve güvenlik dengesi birini tamamen yok sayarak ele alınamaz. Cumhurbaşkanı mız çok mücadele etti. Bırakın da bugün konforunu hep beraber yaşayalım.

    Yanıtla (12) (40)
  • Atgözlüğü / 05 Nisan 2025 17:55

    Konfor mu? Hangi konformuş bu? Siz neyin kafasını yaşıyorsunuz ya? İnsanlar askıda ekmek kovalıyor, asgari yaşam koşullarına indirilmiş ülkenin yarı insanı, geride yüzde 30 zengin edilmiş yandaş candaş betoncular, siz onlara bakın, bakın onlar her türlü konforda, biz de her gün zamlar, vergiler, korkular içinde debeleniyoruz. Konfor buuu!

    Yanıtla (28) (6)
  • Millet / 05 Nisan 2025 17:17

    Neden hep dış rüzgarların akımına kapılıyoruz? Öyle bir rüzgar üretelim ki bütün dünya bicim rüzgarıyla yol alsın. Daha önce Fransa'nın, Moskova'nın, Tahran'ın, Libya'nın , Çin'in rüzgarlarından etkilendik hepsi hayal kırıklığı... Biz hala kendi rüzgarımızı üretemiyor muyuz? Ütetiriz, hem de en temizini. Niye üretemiyoruz? Özgüvenimiz kalmamış. İlla dışarıdan bir örnek arıyoruz. Uyanma zamanı geldi de geçiyor.

    Yanıtla (4) (7)
  • Milliyetçi Okur / 05 Nisan 2025 17:06

    İrtikap, rüşvet, ihaleye fesat karıştırma ve terör isnatları ile hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılan biri hakkında işletilen hukuki sürece saygı duyamamanız, hukukun üstünlüğü ilkesini ayaklar altına almanızın ve demokrasiyi içselleştirememenizin bariz bir göstergesi olduğunu değerlendiriyorum…

    Yanıtla (6) (23)
  • Mehmet / 05 Nisan 2025 01:02

    Adalet yoktu şimdi de yok. Yolsuzluk rıza boyu ekonomi kötü. Libya da Tunus'ta Sudan'da Suriye'de şimdide Avrupa'da Türkiye sesleri var. CHP gelse kim tanır. Sadece Suriye de Esed ve İsrail tanır. Haydi bakalım özel bir plan açıkla bize

    Yanıtla (18) (101)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 09:03

    İsrail Suriye’deki eski hava üslerini vurdu. Türkiye’nin üs kurma niyeti olan bu üslere yapılan saldırı sonrası İsrail basını bunun “Türkiye’ye mesaj” olduğunu yazmışlar. Plan ortada!

    Yanıtla (45) (2)
  • Hikaye / 05 Nisan 2025 10:28

    Yalama yorumculara ne anlatsanız boş.Onlar , havuz medyasının yalanlarıyla harikalar dünyasında yaşıyorlar,bizim dünyamızda değil.

    Yanıtla (47) (6)
  • Okur / 05 Nisan 2025 14:15

    Çok yalayan şizofren cahil herkesi kendi gibi yalama zannediyor senin gibi.sen yalamaya alismissin.

    Yanıtla (4) (32)
  • Hikayeye / 05 Nisan 2025 14:46

    Kendisi gibi düşünmeyen herkese hakaret eden şeref yoksunudur.yalama sensin.

    Yanıtla (8) (20)
  • Hikaye / 05 Nisan 2025 16:47

    Teşekkür ederim sizlere.Şu yazdığınız yorumlardaki üslubunuzla ne kadar haklı olduğumu tescillediğiniz için.

    Yanıtla (10) (0)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 14:15

    Türkiye'yi, Türkiyeden ayrılma devletciklerle( Irak, Suriye vb) kıyaslayan, ordan da devleti kuran kadro edebiyatı yapan ezik demagojiler olması taşra kültürünü aşamayanların göstergesidir. Yeni devlet kurulmadı; 1920 de fiilen, 1923 de resmen devlet başkanlığında soy şartı olmayan şekle (cumhuriyet) geçildi. Tsk, Yargıtay, Danıştay, Egm vb temel kurumların kuruluş tarihlerine bakan bile bunu anlar ama taşra kültüründe nerde o kapasite.

    Yanıtla (15) (3)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 15:20

    Eğitim 80 sonrası galiba!

    Yanıtla (1) (5)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 15:25

    Yanılıyorsun NET taşra kahvehaneleri senin yerin. Türkiye Cumhuriyeti yeni bir devlettir. Soy şartı kalkmışmış! Gülerler adama. Yapay zeka çıktı, bizimkilerde doğal zeka geriledi!

    Yanıtla (1) (6)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 16:38

    Pozitivist ittihatçıların(kemalistlerib) 1925-26 da harcadığı diğer ittihatçı kanatlar bugün iktidarda, üstelik avrasyacı kemalistlerle birlik halde.Milli Mücadele ve Türkiye Cumhuriyeti tarihi tamamen ittihatçılığın tarihidir.1913 de dünyadaki ilk tek partili rejimi kurarak ülkeye ve orduya tamamen egemen olan ittihatçıların liderleri yurtdışına çıktıktan sonra M.Kemal liderliği ele geçirdi.Halkta bu isme tepki olduğundan kuvvacı, millici, kemalist, milliyetçi vb isimler kullandılar.

    Yanıtla (5) (1)
  • Abbas / 05 Nisan 2025 15:33

    Erdoğan’ın arkasında Trump ve Putin var, gerçi bu ikili sözü yeri gelmeyince, ne yapacakları belli olmaz, sağ-sol yumruklar gelebilir

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 14:33

    İktidar artık kendi seçmenini bile dikkate almayan bir yolda ilerliyor. Otoriterliğe ve belkide ileride tam totaliterliğe giden yolları açarken destek olmuştunuz!

    Yanıtla (11) (1)
  • İbrahim Pınar / 05 Nisan 2025 14:08

    Biz hala Kılıçdaroğlu aday mı olacak diye tartışan bir muhalefete sahibiz.Bu anlam da CHP hangi politikaları üretebilir, iktidarın her dediğine zıt politika geliştiren bir parti kendi fikri yok yani , hiç konuşmasa iktidar gitmişti şimdiye

    Yanıtla (1) (7)
  • Musto / 05 Nisan 2025 01:27

    Yahudi sormuşlar, cehenneme gider misin? Kazancım ne olacak kuzum? Erdoğan iktidarı sıkıştı. MHP, ağzından Apo ile dirsek temasları kuruluyor. Hakkı hukuk adalet isteyen Gençlerimiz içeriye atılıyor. Hüda parı elde tutmak için. İnsanları domuz bağı ile katleden Hizbullahçılar serbest bırakılıyor.Söylentiler doğruysa. Zafer partisine de aracılar gönderiliyor, kendisinin Cumhurbaşkanı olma şartıyla. Parlamenter sisteme geçilmesini teklif ediyor...

    Yanıtla (46) (4)
  • Bozkurt / 05 Nisan 2025 08:45

    Bence de vatansever, yerli ve milli bir parti olan Zafer Partisinin yeri CHP'nin yani degildir..Hakkında yüz kızartıcı bur suç iddiasi olmayan Ümit Ozdag tutuksuz yargılanmalıdır..

    Yanıtla (7) (39)
  • Yerli / 05 Nisan 2025 10:17

    İsraille dirsek temasında olan bir parti ne zamandan yerli ve milli oluyor ?

    Yanıtla (10) (9)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 10:26

    Yerli ve milli olmak mı? Ülkeyi kurtaran ve devleti kuran kadrolar olmasa idi sizin yerli ve milli anlayışınız olsa olsa Irak, Suriye, Libya gibi olurdu; onlar da bu gün yok. Eski İttihatçı bir damar ararsan da bu günki milliyetçi anlayışa bak, orada görürsün.

    Yanıtla (18) (1)
  • Mehmet / 05 Nisan 2025 13:53

    Esadın militanlığını yapan ümit mi. Milleti bölmek için çalışam ümit. Bence CHP ye bir dönem sanırım verilmeli ve ne yapacak görülmeli. Milli eğitim bakanını İsrail'den ekonomiyi de ABD m'den alır

    Yanıtla (4) (14)
  • K.OKURU / 05 Nisan 2025 13:47

    k.okuru:"İnsan gerçekten hayret eddiyorr.A.G."Sayın yazar
    siz bile Bu vahim olayları"yolsuzlukları"neticesini bekleme zahmetine girmeden..tek taraflı olarak yorum yapmanız
    gerçekten üzülüyor insan.Tamam muhalif olabilirsiniz.

    Yanıtla (3) (1)
  • Kazim Ceylaner / 05 Nisan 2025 13:46

    Sevgili Abim
    Bu ülkede şaibesiz temiz bir yönetim modeli oluşması için galiba benim gibi altmış yaşına dayanmışları rüyalarında göreceği bir rüya gençlere tavsiyem bizim gibi rüya görmek istemıyorsalar çok çalışıp kendi içlerinde şaibesiz temiz bireyler yetiştirmek.

    Yanıtla (1) (1)
  • Akı fikir / 05 Nisan 2025 08:05

    Avrupa Türkiye in önceden girdiği yöne ilerliyor. Kimsenin demokrasi falan taktığı yok. Günümüzün değeri güvenlik ve yaklaşan fırtınada ayakta kalıp yok olmamak. Güvenlik endişeleri yakın geleceğin en önemli değeri olacak. Muhalefete acizane tavsiyem bunu görerek politika oluştursun. İç barış, iha, siha, silah önemli değerler. Yandaş falan diyeceklere tavsiyem şu dünyaya bakın siyonizmin Filistine yaptıklarına bakın, rusyaya, ukraynaya bakın olaylara sözde medeni dünyanın verdiği tepkilere bakın

    Yanıtla (11) (27)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 10:41

    Türkiye güvenliğinde ileri yolu mu almış!!! Güldürmeyin tüm askeri kurumlarını dağıtmış yerine de bir şey koyamamış, doğu Akdeniz’de kenara çekilmiş Türkiye mi? Suriye masalı anlatıp, İsrail’in Türkiye’nin üs kurma niyeti olan eski üsleri yerle bir eden ve “Türkiye’ye mesaj” diyen İsrail karşısında suskun Türkiye mi? İçerde milli iradeye hukuksuz müdahale ve kayyum atayarak iç barışı baltalayan Türkiye mi? Geçiniz iktidar ancak ABD/İsrail planına uyarsa elini güçlü tutacağını iyi biliyor.

    Yanıtla (37) (9)
  • S.KILIÇ / 05 Nisan 2025 12:27

    Benim de size , hepinize tavsiyem: Mantık ve matematik öğrenin önce ve ardından bilim yapmayı deneyin lütfen. Zira güç orada . Aksi halde hayalleriniz ve tasarımlarınız çöp olmaya mahkûm.

    Yanıtla (6) (0)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 13:35

    Medeni olmayan dünyadan da, islam dünyasından da çıt yok bu arada! ABD de doktora öğrencisi Filistin’i destekleyen biri bir makale yazdı diye vizesi iptal edildi, bizimkiler bunu kınadığında da, burada hükümetin İsrail ile ticaretini eleştiren öğrencilerimiz adliyelerde idiler. Batı dünyası kötü de, bizim Ortadoğu bin beter. İsrail ne dedi “ABD ile Ortadoğu’yu yeniden düzenleyeceğiz” şimdi dediklerini yapıyorlar, bizimkiler de masal anlatıyor.

    Yanıtla (6) (0)
  • baş gün / 05 Nisan 2025 12:58

    Milletler .uygarlık ve kalkınmada ilerlerken BİZ neden geride kaldık.Yabancılara piyasa olduk ve borç içinde yüzüyoruz.Osmanlının son dönemlerindeki hataları neden yapıyoruz.Elimizden bütün fabrikalar gitti.Dünyanın içine düştüğü çıkmazdan kurtulmamız için milli ekonomi gerek.Altın madenlerinin işletmesini bile yabancılara veriyoruz,hazineye giren bir şey yok.Yazık...

    Yanıtla (7) (0)
  • Kerem / 05 Nisan 2025 12:30

    Batı bile otoriterliğe doğru gidiyorsa bizim işimiz zor ancak unutulmamalıdır ki demokrasi kültürümüz çoğu Avrupa ülkesinden güçlü ve eskidir. Bu ülkede 1877 den beri iyi kötü bir demokrasi kültürü var. İktidarin niyeti hiç iyi değil, kesinlikle demokrasiye inanmıyor ve ayak bağı olarak görüyorlar. Türkiye yi Rusya ya çevirmek mümkün ama kolay değil

    Yanıtla (2) (0)
  • Hakkı / 05 Nisan 2025 12:08

    Bu sütunların okuyucuları İktidar eleştirisinden (haklı olarak) çok memnun oluyor; lakin arada bir muhalefeti de tenkit eden, onlara "akıl" veren yazılardan hiç memnun olmuyorlar. Hakkaniyet böyle bir şey olsa gerek!

    Yanıtla (2) (2)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 11:59

    “ CHP siyaseti bunu bilerek, görerek, karşı bayrağını oluşturma ve adalet etrafında herkesi birleştirme çabası içinde yürütmeli…”
    Allah’ın sopası yoktur diye bir deyiş vardır. Yazarımız CeHaPe den medet umar hale gelmiş!!! Nereden nereye.

    Yanıtla (3) (6)
  • Bakanca / 05 Nisan 2025 11:56

    Yakında Ahmet bey de Sn.Reis le anlaşır. Sizin de Libaral üstat vari yazılarınızı okuruz.CHP ye aklı fazla vermeyin lütfen adamları iyice şaşkına çevirmeyin lütfen.Onlara Ekrem bey ve ekibi yetiyor zaten.

    Yanıtla (0) (5)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 11:54

    Eric Hoffer:
    Bir yönetim, ehliyetinin sınırlarını aştığı halde iktidarda kalabilmişse, o yerde ya Aydın sınıfı yoktur ya da iktidardakilerle söz ustaları arasında gizli anlaşma vardir.

    Yanıtla (5) (0)
  • Erdem / 05 Nisan 2025 11:25

    Bir ülkede demokrasinin varlığı istikrarsızlığı, yokluğu istikrarı gerektiriyorsa ne yapmak gerekir?

    Yanıtla (0) (0)
  • Bilal / 05 Nisan 2025 11:24

    Dünyanın hakim düzeni otoriter savunmacı bir sarmala girdi. Modern egemen düzen iç enerji ve içahlakını yitirirken hırsı ve ateşi nüksediyor. Uygarlık son sınırlarına vardı; haddini aşan zıddına dönüşür. Tüketimperestlik ve nefsin şeytanın egemenliği olan rezil ve sefih özgürlük bumeranga dönüştü. Türkiye’yi eleştireceğiz amma daha çok sahipleneceğiz..

    Yanıtla (1) (0)
  • emekli / 05 Nisan 2025 01:19

    dış politika uzmanı değilim, ama türkiye iç politikasındaki belirleyiciliklerini çok abartmamak lazım derim. hatta erdoğan, her türlü dış tepkiyi içerde kendi lehine çevirebilir. tayyibin en büyük şansı bugüne kadar hep muhalefet oldu. dünkü yazınız da önemli idi.

    Yanıtla (6) (19)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 10:32

    İktidara herşeye hükmetme yetkisi ver, iktidar da muhalefete alan bırakmayacak gücü kullansın sonra muhalefete suç bul. Emekli olunca aklı da emekli etmemek gerek. Aksine millet muhalefeti kendi yapmak zorunda kalıyor bu çapsız anlayışların geçmişte iktidara verdiği destekler sonrasında. Şimdi de köşelerde ahkam kesiyorlar.

    Yanıtla (19) (4)
  • O aslan / 05 Nisan 2025 09:40

    Benim vicdanim çok rahat, çünkü ülkemin bu durumlara düşmesinde hiç bir katkım yok

    Yanıtla (24) (2)
  • Aslan / 05 Nisan 2025 10:30

    Desteklediğiniz oluşum nedeniyle siz de olumsuz bir yapıya, gidişe katkı sunuyor olabilirsiniz, geleceği bilemezsiniz. Gelecekte ters köşeye yatabilirsiniz. Sizi dost görünenler hiç ters köşe etmemiş galiba. Ama hiç iyi görünmüyorlar.

    Yanıtla (0) (6)
  • Ferda / 05 Nisan 2025 09:22

    Batı bugün güvenlik sorununu öncelliyor; ama fakat, kendi güneliğini!.. TR yarın yine karşılaşacak batının demokrasi memokrasi mavraları ile. Bu nedenle gaza gelip ilerlemeye kalkma malı at gözlüğüyle.
    Aç gözünü seyreyle..

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuru / 05 Nisan 2025 10:22

    O adamlarla burası arası nerede ise bin yıl. Orada söyleneni burada idrak edecek akıl yok. Adamlar zaten bir de buralardan bulaşan göçmen sorunu ile uğraşıyor.

    Yanıtla (2) (0)
  • Mustafa Rıfat ÖNİZ / 05 Nisan 2025 09:34

    Hep aynı nutuklar, biz her türlü yanlışı yaparız hukuk bizi görmesin, başkası bizim istemediğimiz bir şey yaparsa hukuk hemen müdahale etsin, kusura bakmayın hepinizin Hak, Hukuk, Adalet anlayışınız budur. Ortada 20, 40 milyonlar evlerde, 1.3 milyon dolarları bütün dünya gördü, bunları sizlerin ve Avrupalıların görmemesine imkan olmadığından adalet diye yazdıklarınızın hiç bir inandırıcılığı yoktur. En son Kılıçdaroğlu söyledi "Hırsızların suratına tükürülür, ben hırsız değilim" dedi NOKTA

    Yanıtla (17) (0)
  • Mşakir / 05 Nisan 2025 01:36

    Yine Almanlar yenilince biz de yenilmiş sayılacağız. Kader mi bu yani

    Yanıtla (13) (0)
  • Osman / 05 Nisan 2025 09:32

    Yok bu sefer öyle değil. Almanya yenilince biz yükseleceğiz. Chp nin atası ittihat terakki idi eski anlayış.

    Yanıtla (3) (19)
  • MT / 05 Nisan 2025 08:53

    "Türkiye ABD ile Avrupa arasında önemli bir tampon..." Olmayan birşeyi Türkiye'ye yakistirmissiniz. Ya da öylesine yazıp geçmişiniz bu cümleyi... Hiç bir anlam ifade etmiyor, gerçeğe de tekabül etmiyor, Ali.

    Yanıtla (4) (3)
  • Adem / 05 Nisan 2025 08:23

    Yazınız biraz hamasete kaçmış. Türkiye hiç de öyle bir güç değil. Kendimizi kandırmayalım. Türkiye şuan Abdülhamit dönemi gibi, ayakta kalmak için hangi ülke ne isterse veren bir ülke.

    Yanıtla (19) (5)