Sözüm meclisten dışarı: Dünya değişirken direnen temel ilkeler

Herkesin ağzında aynı cümle var: Dünya değişiyor…

Doğru, değişiyor dünyamız ve bunu artık herkes fark ediyor. Ancak, bu değişimin temel değerlerden uzaklaşarak sağlandığının farkında olan pek az.

Yalan söylememek” ve “Adaletten şaşmamak” gibi iyi insan olmanın asgari şartlarına bile uyulmuyor.

Günümüzü daha iyi anlayabilmek ve dün ile bugünü karşılaştırabilmek için, ‘en önemli temel değerlere’ dair kendi dini metinlerimizden bir derleme yaptım.

YALAN KONUSU

“Resûlullah (sav) üç kere, ‘Size büyük günahların en büyüğünü söyleyeyim mi?’ buyurdu.

‘Evet söyle yâ Resûlallah!’ dedik.

Bunun üzerine Resûlullah, ‘Allah’a ortak koşmak ve anne-babaya saygısızlık/kötülük etmektir.’ buyurdu.

Sonra arkasına yaslanmış haldeyken doğruldu ve şöyle dedi: ‘Dikkat edin (bir de) yalan söylemek ve yalancı şahitlik yapmaktır. Dikkat edin (bir de) yalan söylemek ve yalancı şahitlik yapmaktır.’ Bu cümleyi o kadar çok tekrarladı ki ‘Susmayacak.’ dedim.” (Buhârî, Edeb, 6)

Bir diğeri de şu:

“Safvan İbnu Süleym (r.a.) anlatıyor: ‘Ey Allah’ın Resulü! dedik, mü’min korkak olur mu? ‘Evet!’ buyurdular.

Pekiyi cimri olur mu?’ dedik, yine ‘Evet!’ buyurdular.

Biz yine: ‘Pekiyi yalancı olur mu?’ diye sorduk. Bu sefer: ‘Hayır!’ buyurdular.” (Muvatta, Kelam, 19).

Ve yalancılık ile ilgili ayetler:

“Kalplerinde hastalık vardır. Allah da hastalıklarını arttırmıştır. Yalan söylemekte olduklarından dolayı, onlar için acı bir azap vardır.” (Bakara suresi, ayet 10).

Doğrusu, uydurulmuş bir yalanla gelenler, sizin içinizden birlikte davranan bir topluluktur; siz onu kendiniz için bir şer saymayın, aksine o sizin için bir hayırdır. Onlardan her bir kişiye kazandığı günahtan (bir ceza) vardır. Onlardan (iftiranın) büyüğünü yüklenene ise büyük bir azap vardır. // Onu işittiğiniz zaman, erkek mü’minler ile kadın mü’minlerin kendi nefisleri adına hayırlı bir zanda bulunup: ‘Bu, açıkça uydurulmuş iftira bir sözdür’ demeleri gerekmez miydi?” (Nur suresi, ayet 11 ve 12).

***

ADALET VE ADALETLİ DAVRANMAK KONUSU

İşte kutsal kitabımızdan öğrenilecekler:

Şüphesiz Allah, adaleti, ihsanı, yakınlara vermeyi emreder; çirkin utanmazlıklardan (fahşadan), kötülüklerden ve zorbalıklardan sakındırır. Size öğüt vermektedir, umulur ki öğüt alıp-düşünürsünüz.” (Nahl suresi, ayet 90).

“Şüphesiz Allah, size emanetleri ehline teslim etmenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emrediyor. Bununla Allah, size ne güzel öğüt veriyor!.. Doğrusu Allah, işitendir, görendir.” (Nisa suresi, ayet 58)

Ey iman edenler, adil şahidler olarak, Allah için hakkı ayakta tutun. Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın. Adalet yapın. O, takvaya daha yakındır. Allah’tan korkup-sakının. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızdan haberi olandır.” (Maide suresi, ayet 8).

“Ey iman edenler, kendiniz, anne-babanız ve yakınlarınız aleyhine bile olsa, Allah için şahidler olarak adaleti ayakta tutun. (Onlar) ister zengin olsun, ister fakir olsun; çünkü Allah onlara daha yakındır. Öyleyse adaletten dönüp hevanıza (tutkularınıza) uymayın. Eğer dilinizi eğip büker (sözü geveler) ya da yüz çevirirseniz, şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberi olandır.” (Nisa suresi, ayet 135).

Mü’minlerden iki topluluk çarpışacak olursa, aralarını bulup düzeltin. Şayet biri diğerine tecavüzde bulunacak olursa, artık tecavüzde bulunanla, Allah’ın emrine dönünceye kadar savaşın; eğer sonunda (Allah’ın emrini kabul edip) dönerse, bu durumda adaletle aralarını bulun ve (her konuda) adil davranın. Şüphesiz Allah, adil olanları sever.” (Hucurat Suresi, ayet 9).

“Allah, sizinle din konusunda savaşmayan, sizi yurtlarınızdan sürüp-çıkarmayanlara iyilik yapmanızdan ve onlara adaletli davranmanızdan sizi sakındırmaz. Çünkü Allah, adalet yapanları sever.” (Mümtehine suresi, ayet 8).

Zulmeden her nefis, yeryüzündekilerin tümüne sahip olsa bunu (azaba karşılık) mutlaka fidye olarak verirdi. Onlar azabı görünce pişmanlıklarını gizlerler, oysa onlar haksızlığa uğratılmadan aralarında adaletle hükmedilmiştir.” (Yunus suresi, ayet 54).

Değişen dünyada bu temel ilkelere kulak verilmeli.

Veriliyor mu sizce?

Yazının başlığında “Sözüm meclisten dışarı” dememe bakmayın, şapka kimlere uyuyorsa bu yazı onlar için…

YORUMLAR (106)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
106 Yorum
  • Şerafettin / 11 Nisan 2025 00:09

    Kur’an , Sebe Suresi:” iblis iddiasında haklı çıktı; iman eden çok azı hariç”

    Yanıtla (0) (1)
  • Namık Kemal Bayraktar / 10 Nisan 2025 20:16

    Bu günkü yazınızda değindiğiniz İslâm ahlâkı ile ilgili çok önemli Ayet ve Hadislerin -Cuma hutbeleri sonunda geleneksel olarak okunan Nahl/90 Ayeti dışında) son 3 yılda ne kadarının,Cuma hutbelerine konu edildiğini araştırmak gerekir diye düşünüyorum.

    Yanıtla (2) (0)
  • karar okuru - ... / 10 Nisan 2025 07:22

    yazdıklarınıza bir şey demem ama dinciler için en önemli ayet kadınların başörtüsü ile ilgili olanı. nedense sadece o konuda çok hassaslar.

    Yanıtla (21) (4)
  • Hakan / 10 Nisan 2025 08:46

    Dinci ne demek din alıp satan mı. Sen necisin peki. Müslüman mahallesinde salyangoz satıcısı mı. Başörtüsü hassasiyetinin sebebi 28 Şubat sürecidir. İkna odaları kurulmasa ve 412 el kaosa kalktı manşetleri atılmasaydı bu kadar olmazdı. Bu tip yazılar yazmaya devam edin. Edin ki millet 28 Şubat ve başörtüsü zulmünü unutmasın.

    Yanıtla (2) (22)
  • Akif / 10 Nisan 2025 12:51

    Hakancığım,İran'da yüzlerce kadın başlarını açma özgürlüğü için mücadele ediyor bu uğurda yüzlerce kadın öldürüldü.Taliban'ın ilk yaptığı iş kadınları eve hapsetmek oldu.Eğitim ve öğretim hakkı engellendi,erkeğin kölesi haline getirildi kızlarda evlilik yaşı 13-15 aralığına düşürüldü.Maalesef emperyalizm Afganistan'a Ortaçağa hapsetti.Selam ve saygılar.

    Yanıtla (9) (1)
  • Hakan / 10 Nisan 2025 16:25

    Ortaçağa derken. Sen Ortaçağda İslamiyetin şehametini okumadın galiba. O Ortaçağ karanlığı BOZULMUŞ Hristiyanlıkla ilgili. Ayriyeten kötü misal misal değildir. Zaten İran da Ehli Sünnet Mezheplerin hakim olduğu bir ülke değildir. İrana bakarak İslamiyeti kötülemek alışkanlığından vazgeçmeniz yararınıza olur.

    Yanıtla (2) (11)
  • Bekir Bey / 10 Nisan 2025 15:46

    Mükemmel bir yazı. Akĺınıza ilminize kaleminize sağlık.
    Teşekkürler

    Yanıtla (5) (0)
  • Sever / 10 Nisan 2025 06:44

    Nereden nereye; CHP’nin genel başkanlarını sıraladığınızda ortaya çıkan tablo, varılan son nokta da çok hazin: Atatürk-İsmet İnönü-Bülent Ecevit-Deniz Baykal-Hikmet Çetin-Altan Öymen-Kemal Kılıçdaroğlu-Özgür Özel. Vah vah vah! Ekrem İmamoğlu’nun suçu sabit görülüp mahkûm olması hâlinde içine düşecekleri durum hazin olmayacak mıdır?
    Belli ki cazgırlığa, provokasyona, kriminal olanı desteklemeye, tencere tava çalmaya devam edecekler. Yine bir hüzün çöktü ki sormayın.

    Yanıtla (1) (13)
  • Akif / 10 Nisan 2025 13:01

    Sence muhalefet ne yapmalı.

    Yanıtla (2) (0)
  • Akif’e / 10 Nisan 2025 15:34

    Bu hâliyle CHP’nin ıslah olması ve demokratik bir aktöre dönüşmesi bana göre imkânsız. Bu yüzden en iyisi partinin kendi kendisini feshetmesi. CHP bunu yapar mı? Sanmıyorum. CHP bildiğimiz CHP olarak yoluna devam edecektir. Bu hâliyle de şimdiye kadar olduğu gibi şimdiden sonra da demokrasimizin önündeki en büyük engellerden biri olmayı sürdürecektir.

    Yanıtla (2) (17)
  • Sever / 10 Nisan 2025 15:42

    Siyasi bir yüzleşme değil, hukuki bir yüzleşme değil, siyasetçilerin talebi-hukukçuların kumpası falan değil anlatıldığı gibi; bir başka şey. Bunu anlayabilen ve görebilen herkes sürece bu şekilde yaklaşır. Bunun haricinde kendisini bir şekilde aktör olarak lanse eden ve rol oynamaya çalışan her kim varsa bu dalga karşısında sahile çıkmak mecburiyetinde kalacak. Görünen o.

    Yanıtla (0) (11)
  • Okur / 10 Nisan 2025 15:08

    Bizde adettendir, Fehmi bey; ‘herkes kendine müslüman, kendinden olmayanlara karşı Fransız’dır’ diye. Bu sözü iki deyimi bir araya getirerek ben ürettim.
    Akp’liler, cemaatler, tarikatlar vs birbirlerine karşı yazıdaki ilkeleri yüzeysel de olsa uyguluyorlar ama kendinden olmayan ya müslüman değildir, yada dinden çıkmıştır.Bu durumda onlara karşı yazıda geçen ilkeler değil, geçmeyen; yani gayri-müslim veya mürted hükümlerini uyguluyorlar; sorun baş müftüye: Size bu cevabı verecektir.

    Yanıtla (3) (1)
  • Muhriç / 10 Nisan 2025 14:49

    Güçlü zamanında adil olabilmek, her babayiğitin gösterebileceği bir erdem değildir. İnsanların, zayıf ve muhtaç zamanlarında söyledikleri ile güce kavuşunca yaptıklarına bakın, ne dediğimi anlarsınız.

    Yanıtla (2) (0)
  • Gülümseyen / 10 Nisan 2025 14:23

    Bir zamanlar bir söylem vardı, "Dindar ve kindar bir nesil yetiştireceğiz" diye. Sununda kindar oldular ama dindar hiç olamadılar. Zaten ikisi birden olamazdı. Eşyanın tabiatına aykırı diye bir laf vardır. Dindar kindar olamaz, kindar da dindar olamaz.

    Yanıtla (7) (1)
  • UYSAL DEDE / 10 Nisan 2025 14:14

    Kendinizi aydın yerine koyuyorsunuz dini örnek yerine birazda günümüzün eşitlik ilkesi hukuk düzenlemeri açısından yorum yapsanız din üzerinden bir algı gidiyor Diyaneti kimin kurduğunu nedenini benden iyi biliyorsunuz din onun bunun elinde kalmasın erbabı öğretsin diye kuruldu şimdi Onları dinsizlikle suçluyorlar nasıl oluyor bu iş onlara sarhoş diyenler bu gün Mersin-Erdemlide içki alemi yapıyor haberlerde var Suudi parti konusunu hiç açmıyorum hemde Kabenin sahibi olduğu halde!!

    Yanıtla (6) (1)
  • Ferda / 10 Nisan 2025 14:12

    Bir kısım okurunuz bu minvalde yazmanızı istemiş okurlarda anlar okumayanlarda bakar döner okur okur yine okur bundan sonra yazılarınızı inşallah. Demem şu ki, bu konulara itibar eden kişilerde bir sorun bir eksiklik var:( islam geldiğinde Hristiyanlık bölünmüş mezheplere itiraz etmiyor idi bir faide.
    Ve İSLAM doğdu, tüm güzelliğiyle. Düzen mi bozuluyor deniz? Bu yorumdan anlamak isteyene..:)

    Yanıtla (0) (0)
  • Abdullah Özbek / 10 Nisan 2025 13:44

    Sayın KORU,
    Tamam, bir araya toplamışsınız. Bir de sonunda " şapka kimlere uyuyorsa" diyorsunuz.
    Ne dersiniz, bir de meseleye sosyolojik açıdan bakalım mı?
    Belki de şapkayı giyen hiç kimse olmayabilir. Çünkü, o bahsettiğiniz değerler toplumda topyekûn intihar etmiş olamaz mı? Cenaze namazını ister kılarsınız, ister kılmazsınız. Bu size kalmış bir şey...
    Eh, biraz da mizaha biz başvuralım... Her halde hoş görürsünüz.
    Selamlar.

    Yanıtla (1) (1)
  • karar okuru / 10 Nisan 2025 13:43

    Allah rızası için yapılıyorsa her şey mubah olabilir. Müslüman zihni böyle çalışır. biz Allaha yakınız. dolayısıyla mümin ile 'kafire' aynı gözle bakmaz rabbimiz der. o yüzden dini metinlerin etkisi yok. çünkü dışarıdan kopyala yapıştır gibi duruyor. insanın iç sesi değil, vicdanı değil. din kurumsal bir yapı olduğu için herkese aynı elbiseyi giydirir. böyle olunca insanların dili başka, vicdanı (iç sesi) başka söyler. bu yüzden yalan söyler, iki yüzlü olur.

    Yanıtla (1) (0)
  • Cemil / 10 Nisan 2025 13:30

    Önünde Prof. yazan, ünlü ilahiyatçı bile "evet biraz zulüm var ama" diye başlayan cümle kuruyor ve bunu normalleştirmeye çalışıyorsa, siz istediğiniz kadar ayet hadisli yazı yazınız. Ayetler de hadisler de Allah'a ve onun indirdiği dine inanlara hitap ediyor. İnanmıyorsa, inanmış gibi görünüyorsa ayet ve hadisi dikkate alır mı?

    Yanıtla (3) (1)
  • Bilal / 10 Nisan 2025 11:05

    Siyaset Doğruluk Zemininde Yükselmeli

    - "İşte Asr-ı Saadetteki inkılâb-ı azîm...

    Sıdk ile kizb, iman ile küfür kadar birbirinden uzak iken, zaman geçtikçe gele gele birbirine yakınlaştı.

    Ve siyaset propagandası bazen yalana ziyade revaç verdi.

    Fenalık ve yalancılık bir derece meydan aldı. İşte bu hakikat içindir ki, Sahabelere kimse yetişemez.
    Yirmi Yedinci Sözün Zeyli olan Sahabeler hakkındaki risaleye havale edip kısa kesiyoruz.

    (Eski Said Dönemi Eserleri, s. 250-51)

    Yanıtla (1) (0)
  • Bir garip / 10 Nisan 2025 13:13

    Keşke her şey kitaptaki yazılanlar gibi olsa.

    Yanıtla (0) (0)
  • HAYRETI MUCIP / 10 Nisan 2025 10:30

    Bir gün elektrik süpürgesi arızalandı, çalıştıktan 30-40 saniye sonra sesi gittikçe boğularak stop ediyordu . Yıllardır tanıdığım ustama götürdüm , bir iki gün sonra almaya gittim , makine gayet güzel çalışıyordu , usta kömürünü değiştirdiğini, bakımını yaptığını söyledi . Eve gelince hortumu takıp tekrar çalıştırmak istedim , arıza devam ediyordu !
    Hortumdan şüphelendim, gerçekten bir kıvrım yeri toz topağı ile tıkanmıştı, iyice temizledim , arıza kalmadı. Yani usta yalan söylemişti!

    Yanıtla (3) (0)
  • HAYRETI MUCIP / 10 Nisan 2025 13:03

    Yer darlığından dolayı bunu neden anlattığımı açıklayamadım.
    Hayatım boyunca yaptığım gözlemlerde ve karşılaştığım bir çok olayda yalanın , eninde sonunda bir gün ortaya çıktığına hep şahit oldum yani bir yerde ve bir şekilde gerçeklerle yolu kesişiyor, mızrak çuvala sığmıyor!
    Mesela öz ağabeyimin bir yalanı, tam 50 sene sonra ve akli dengesi bozulan karısının bir gun ağzından kaçırmasıyla ortaya çıktı!
    Hem dürüstlüğün bir geregi olarak ve hem de bu nedenle uzak durmak gerekir.

    Yanıtla (3) (0)
  • Zerrin sanat / 10 Nisan 2025 12:30

    Fehmi bey hususiyetle yalan konusu çok can sıkıcı. Özellikle Kamu Özer Ortaklığı projelerinde devletimizin cebinden 1 kuruş çıkmıyor yalanını nasıl kolaylıkla söyleyebiliyorlar. Bu bilmiyor olamazlar. Allah ın huzuruna nasıl çıkacaklar.

    Yanıtla (4) (0)
  • Seküler Okur / 10 Nisan 2025 11:36

    Yazdığınız temel ilkeler ahlak anlayıṣının da temelini oluṣturuyor.

    Bu temel ilkeler bu günlerde ülkemizde ṣeffaf olarak/göstere göstere ayaklar altına alınıyor.

    Bu duruma tepki gösterenler hem dini hemde ahlaki yönden kurtarıcılarımız olacaktır.

    Yanıtla (1) (0)
  • Birisi / 10 Nisan 2025 00:59

    Siz, istediğiniz kadar hadis ve Kur'an misali gösteriniz, adam, üzerindeki "alim" yaftasına dayanarak, "yolsuzluk, hırsızlık değildir" dediği anda, siz ve biz boşa düşüyoruz. Bu yüzden, insanlığın ortak ve yürürlükteki aklına dayanarak hareket edelim.

    Yanıtla (30) (3)
  • Hakan / 10 Nisan 2025 08:52

    Peki o kişiye din böyle değil böyle hüküm yok böyle emretmiyor diyerek neden dine sahip çıkmıyoruz. Akıl bunu gerektirmiyor mu.

    Yanıtla (8) (2)
  • Akif / 10 Nisan 2025 11:07

    Hakan kardeşime yanıt.Elbette din böyle değil fakat insanların hırsına yenik düştü.Dinin siyasi amaçlarla kullanılması tehlikeli.Dört halifenin üçü öldürüldü üstelik ikisi de kutsal mekanda.Sıffın savaşı bu hırsa örnek.Aslında sömürü mücadelesi de önemli neden.1.2.dünya savaşı örnek.Haçlılar ilk önce Hristiyan İstanbul'u yağmaladı.Selamlar.

    Yanıtla (6) (2)
  • Karar Okuru / 10 Nisan 2025 11:15

    O kişinin söyledikleri dini kurallara uymuyorsa; dine sahip çıkması gereken ilk kurum (kişi demiyorum çünkü kişiler dinlenmiyor) Diyanet İşleri Başkanlığı olmalıdır. Siz Diyanet'in, söylenen sözlerin yanlış olduğunu medya ile insanlara bildirdiğine şahit oldunuz mu? Şahit oldunuz ise örnekler verir misiniz?

    Yanıtla (6) (0)
  • Kül / 10 Nisan 2025 11:10

    Önce karşınızdaki Müslüman değilmiş gibi davranır, taraftarlarınızı ve kendinizi buna inandırırsanız sonra ona her türlü kötülüğü yapar, yalan da söylersiniz. Ve bunu haklı olarak yaptığınızı düşünürsünüz. Bu noktada zaten yüce rabbin söylediklerinden çoktan uzaklaşmışsınızdır.

    Yanıtla (4) (1)
  • Bilal / 10 Nisan 2025 11:10

    Dini Siyaset Mi Dinsizlik Siyaseti Mi?

    - Dünya için din feda olunmaz.

    Gebermiş istibdadı muhafaza için, vaktiyle mesâil-i Şeriat rüşvet verilirdi.

    Dinin meseleleri terk ve feda edilmesinden, zarardan başka ne faydası görüldü?

    Milletin kalp hastalığı, zaaf-ı diyanettir.

    Bunu takviye ile sıhhat bulabilir.

    (Tarihçe-i Hayat)

    - Haşa!

    Hakikat-i İslâmiye bütün siyâsâtın fevkindedir.

    Bütün siyasetler ona hizmetkâr olabilir.

    Yanıtla (3) (0)
  • Bilal / 10 Nisan 2025 11:07

    [Bugün ise]:

    "Sıdk ve kizb ortasındaki mesafe azala azala, omuz omuza geldi;
    bir dükkânda ikisi beraber satılmaya başladığı gibi,
    ahlâk-ı içtimaiye bozuldu. Propaganda-i siyaset, yalana fazla revaç verdi.

    (Sözler, s. 554)

    ***

    "Kurtuluş Doğruluktadır."

    (Hz. Muhammed Mustafa asv)

    -SUAL:
    Herşeyden evvel bize lâzım olan nedir?

    CEVAP:
    Doğruluk

    SUAL:
    Daha?

    CEVAP:
    Yalan söylememek

    Yanıtla (2) (0)
  • Karar okuru / 10 Nisan 2025 10:58

    Hocam, Rabbim sizden razıolsun. Çok bir yazı. Zalimler hiç anlamaz böyle yazıları.

    Yanıtla (3) (0)
  • Kdnzli / 10 Nisan 2025 10:53

    Teşekkür ederiz emeğinize sağlık,adaleti bu derece öne çıkardığınız için zira ülkenin şu anki durumunun müsebbibi ADALET

    Yanıtla (3) (0)
  • O aslan / 10 Nisan 2025 10:23

    Sayın koru maalesef bunlar bu ülkede geçerli değil, bütün bunlar Avrupa'da daha ziyade İskandinav ülkelerinde geçerli oralarda hayat buluyor.
    Ben demiyorum araştırmalar istatistikler söylüyor.

    Yanıtla (5) (0)
  • Metin / 10 Nisan 2025 09:42

    Dinin gerçekliğini sorguluyorum bu tipler yüzünden. Hangi inançtan iseler ben yokum orada.

    Yanıtla (1) (0)
  • Kararlı / 10 Nisan 2025 09:41

    Bir ilahiyat fakültesinde yapılan kamuoyu araştırmasında dindarların ahlaklı olmak gibi bir gereklilikleri olmadığı sonucu çıkmıştı. Dindarlıkla ahlaklı olmak arasında maalesef bir bağ kalmamış bulunuyor. Bu ayetler hadisler ise ahlaklı olun diyor. Ama galiba kimse dinin bu isteklerini dikkate almıyor. Yalan da söylüyor haksızlık da yapıyor. Yani dini de amacından saptırmayı başardılar,

    Yanıtla (3) (0)
  • ÖMER KUTALMIŞ / 10 Nisan 2025 09:37

    En dindar olan toplum kesimleri bile kul hakkı derken, kendi guruplarının kul ve hak sahibi olarak görüyor, dışında kalanları hakkı olan kullar olarak görmüyor.

    Kuranın getirdiklerinin tamamına inanmak yerine imanın şartını 6 ya indirmiş. Kur'an'ın emirlerinin tamamının uymak yerine İslam'ın şartını beşe indirmiş; gerisini zımnen reddediyor, indirilen dine karşı oluşturduğu şirk dinini yaşıyor. ölçü kitapsa orada

    Yanıtla (2) (0)
  • seyyid / 10 Nisan 2025 09:31

    Parayla ve mevki ile sınanmadıkça insanların ahlakını anlamak mümkün değildir. Muhalefette iken hak hukuk adalet, belediye veya yerel yönetimlerde iktidara gelince yağma hasanın böreği. Gerisi laf ı güzaf. Keza yorumcuların esip gürlemesi de iktidara gelinceye kadardır !

    Yanıtla (1) (5)
  • Okur / 10 Nisan 2025 09:13

    kimsenin üstüne alacağı bir durum yok şükür ki!!!

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar Okuru / 10 Nisan 2025 01:27

    Sayin Koru, dini akideleri aktarmaniz icin tesekkurler ama birakin dunyayi bu akidelere en basta 'muslumanim', 'dindarim' diyenler uymuyorlar. Islam aleminin hali bunun ispati degil mi? Yolsuzluklar, yalanlar, bilumum kotuluk havada ucusuyor. Bu da gosteriyor ki durust insan olmanin dindarlikla ilgisi yok. Bu aileden baslayarak cagdas egitim meselesidir.

    Yanıtla (8) (3)
  • Akif / 10 Nisan 2025 09:10

    Din,maalesef tarihte de bugün de siyasetin,ticaretin ve gücün aracı.Bu durum emperyalizmin de işine gelir.Kurtuluş Savaş'ında Kuvvayı İnzibatiye'nin kurulması,Delibaş Mehmet,Anzavur Ahmet,Hart isyanları Fetö darbesi,Irakta orduya sızan Destizani tarikatı direnmeden Irak'ı teslim etti.Kıbrısta Nazım Kıbrisi'nin yaptıkları ortada.

    Yanıtla (1) (0)
  • Mustaa / 10 Nisan 2025 08:59

    Bir de "amaç için her yol mübah" ilkesi var ama.

    Yanıtla (2) (0)
  • Müjdat Bayar / 10 Nisan 2025 08:55

    Ayet ve hadisler ortada, hâlimiz de ortada. Ne diyebilirim ki?..

    Yanıtla (0) (0)
  • Hamburg'dan Karar okuyucusu / 10 Nisan 2025 08:48

    Fehmi bey, siz iktidarin bu tür kaygilari oldugunu gercekten düsünüyormusunuz. Onlkarin tek derdi iktidarin devamidir. Sizin anlattiginiz degerlere uyan bir iktidar bütün dünyada da yok zaten.

    Yanıtla (1) (0)
  • Hüsnü. Aytunç / 10 Nisan 2025 08:18

    Demeniz o ki, beşeri sistemler çare olamıyor. Öyle ise boşuna kürek salamayalım, sözün özü Allah’ın koyduğu kanun ve kurallardır. İcra yönetilenlerin inanç kuramlarının aksi olarak uygulnırsa, bu iç kargaşaya sebeptir başarı hiç bir zaman elde edilmez. Kemalist laikler bize,takayut olduğunuzda camiye gider iyi bir kul olursunuz dediler.
    Gençliğimiz ise hep kavgayla geçti, sistem bu gerçeği hiç ama hiç görmek istemedi. O sebepledirki sistemin başı olan icra ve halk zararlı hale geldi.

    Yanıtla (0) (1)
  • okuyucu / 10 Nisan 2025 08:14

    kesinlikle katılıyorum. Bugün en önemli ihtiyacımız adalet ve sözün güvenilirliği yani doğru söylemek. Artık bu ihtiyaç toplumsal bir zaruret olmaya başlamıştır.

    Yanıtla (0) (0)
  • A.Ak. / 10 Nisan 2025 08:12

    Merhaba...
    Demokrasiyi araç olarak amaç edinenler....
    belkide dinide araç olarak amaç edinmişlerdir de...
    İnsanımız bunun farkında değildir...

    Yanıtla (0) (0)
  • C.Sezer / 10 Nisan 2025 08:03

    Allah'ın kendilerini helak etmeyeceğinden emin gibiler ya da mühlet verilenlerden olmanın rahatlığıyla hüküm sürüyorlar.

    Yanıtla (1) (0)
  • KARAR OKURU / 10 Nisan 2025 08:01

    Hani bence kimse üstüne alınmasın,gerek yok,böyle bir durumda yok..!!!

    Yanıtla (0) (0)
  • okur yazar / 10 Nisan 2025 07:59

    Sağcılar için din; kitleyi kandırmak, inandırmak, istediği şekilde hareket etmesini sağlamak, uyutmak için kullanılır. Hatta islamı gerçek anlamda yaşayanlara bile dini olarak bir yafta bulmak, kendi hırsızlığını ve akraba seviciliğini saklamak için bile dine sarılır, ayet hadis bulunur.

    Yanıtla (1) (0)
  • Sever / 10 Nisan 2025 07:58

    Başkan Erdoğan'a göre Türkiye yeni dünya düzeninde öncü aktör konumunda, Özel'e göre alay edilen ülkeyiz.

    İstanbul'da ABD-Rusya buluşması var. Dışişleri Bakanı düzeyinde görüşmeler yapılıyor. Antalya Diplomasi Forumu'na devlet başkanları, dışişleri bakanları katılıyor. Ama Özel için ne gam.

    Yanıtla (0) (0)
  • Dokuzuncu köy / 10 Nisan 2025 07:55

    Sayın yazar; Bu abideleri tamamı iyi insan olmanın gerekleri peki günümüzde uyan var mı sorusu çok önemli

    Yanıtla (0) (0)
  • Sever / 10 Nisan 2025 07:19

    İngiltere ve Avrupa Birliği, yolsuzluğun çok ciddi olduğunu görüyor, biliyor. Türkiye'de kaç tane büyükelçilikleri var, bilmezler mi? Türkiye'de dünyanın en kuvvetli istihbarat teşkilatları var, bilmezler mi?
    İstanbul'daki bu büyük yolsuzluk, rüşvet, haraca bağlama, organize karanlık ve kirli tezgâh, siyasete temiz bir zemin hazırlayacak. Siyasette mıntıka temizliği olacak.
    Göreceksiniz, bundan böyle belediyelerde, devlete paralel güç devşirme ihanetine kimse tevessül edemeyecek.

    Yanıtla (0) (1)
  • hateml / 10 Nisan 2025 07:04

    bildiklerini başkalarından dinlemek daha lezzetli oluyor.. allah razı olsun fehmi bey.. karar da sağolsun.sevdiğimiz arkadaşları bir alanda toplamış.şu an türkiyenini en müsbet kalemleri burda..

    Yanıtla (0) (0)
  • Milet / 10 Nisan 2025 02:08

    Bu ülkede İslam'a inanmayan kabul etmeyen en az yüzde otuz var.yazdiklarinz onları bağlamıyor .bu yüzde otuz hangi cennette yaşıyan melekler ki kimse bu gazetede onlarla ilgili bu konularda yazı yazmıyor.bunlarin yazdığınız kitleden zerre farkı yok her alanda.

    Yanıtla (0) (0)
  • Mehmet Dursun / 10 Nisan 2025 02:03

    Hebrew Üniversitesi ve NewYork'un Yeşiva Üniversitesine mensup ilahiyatçıların makalelerini okudum, çalıştım: İsrailoğulları güney Filistin'e yerleşince, komşu kavimlerle temasa geçen Musevî ilahiyatçılar, onlardan çok 'şey'ler almışlar, başta geleni Taşkın (Deluge). Sonraları kuzeye gidip Zerdüştî'lerden de çook şeyler almışlar. Bugün Kur'anî sayamadığımız ne var ise hemen hepsi de bu Zedüştî'lerden gelmeymiş derler bu Musevî ilahiyatçılar.
    Kur'ân'a tam dönüşü nasıl sağlayacağız?

    Yanıtla (1) (0)
  • Bir gören,bir bilen / 10 Nisan 2025 00:53

    Kime uymuyor ki?

    Yanıtla (2) (0)
  • Mutlu Yücel. / 10 Nisan 2025 00:40

    Sağ ol yazar,bin yaşa.Ayetlerden alıntılarla adaleteti,herbir şeyi,ayan beyan,şek şüpe duyulmayacak şekilde ne güzel anlatmışsın.Bundan kelli,bu ayetlerin ayardına varan iktidar,iktidarı geçtik,tüm islam alemi,cin çarpmış gibi yerinden fırlar da"Bize adaletli olun "diyen Allah aşkıyla,arş ileri der de mavzeri çekup ya ateşledüğümüzde cümle şeytan yerle yeksan olur da biz de çıkarız kerevetine.

    Yanıtla (1) (0)
  • Karar okunmalı / 10 Nisan 2025 00:39

    George Orwell yazdı, biz yaşıyoruz. Keşke sizin yazdıklarınızı Hukukçu vekiller, İlahiyat profesörleri (Karaman ve türevleri hariç), cami imamları, STK başkanları da dile getirebilseydi..

    Yanıtla (7) (0)
  • Musto / 10 Nisan 2025 00:28

    Sayın koru, zaten bunları söyleyerek iktidara geldiler. Bizleri de kandırdılar. Yalanın dibine vurdular. Ama sağ olsun Katolik papazları gibi günah çıkartan, günahlarını affeden. Yaptıklarının, çaldıklarının kutsal bir dava için, günah değil aksine sevap olduğunu, söyleyen fetva veren karaman-i Cübbeli gibi hocaları var...

    Yanıtla (18) (1)
  • OKUYucu / 10 Nisan 2025 00:20

    Dinimiz ne diyor. Neden başkaları ile uğraşırsın, yoksa bildiğin seni tatmin etmez mi?Eğer bir kandil bulmuş isen az önüne tutta yolun aydınlansın yada hanene tut halen aydınlansın. Kendi günahınızı tartacak bi Terazi bulunur mu ki, tutar başkalarının günahını tartarsınız.Bir soru, bir şey bildiğini sanan, başkasını küçümseyen ama kendinden haberi olmayan,imanı bozan şeyler nedir?

    Yanıtla (4) (1)