Türkiye, Trump vergilerine nasıl hazırlandı?
Küresel sarsıntıya yol açan Trump vergilerinden sonra bütün ülkeler yeniden hesap yapmaya başladı. Bir başka ülke vergi tarifeleriyle zenginle hesabı yapsa çok ciddiye alınmazdı ama sözkonusu ABD olunca sarsıntı kaçınılmaz oluyor. Daha ilk günden dünya ekonomisinde yaygın bir resesyon ve eş zamanlı enflasyon beklentisi arttı. İş uzarsa ve Trump NATO için de söylediğini yaparsa, Avrupa’nın kendi ordusunu kurması ve savunma harcamalarını artırması gündemde. Gayet tabii, ABD’nin vergi duvarlarıyla kendisini dışarıya kapatmasının küresel siyasette oluşturacağı boşluğun yeni siyasi ve ekonomik ittifaklarla doldurulmasını tasarlayan “yepyeni dünya düzeni” hesapları da kapıda.
Küresel ticaretin yerleşik bütün kuralları ve alışkanlarına darbe indiren bir hamle gayet tabi bazı ülkeleri sıkıntıya sokacak ve bazıları için de fırsat olacak. Üzerine bir de siyasi fırsatlar gelecek…
Bizim aklımıza gelen de tabiatıyla yeni durumun Türkiye için nasıl şekilleneceği ve ortaya çıkan fırsatlardan istifade edip edemeyeceğimiz sorusudur. Tıpkı pandemide olduğu gibi ve tıpkı Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinde düşündüğümüz gibi. Şimdi de ABD’nin özellikle AB, Çin, Güney Kore ve Hindistan gibi büyük ekonomilere yüksek oranda gümrük vergisi uygulaması Türkiye’ye dış ticarette alan açabilir iyimserliğini akla getiriyor. Bir de kötümser senaryo var. Bu büyük ekonomiler ABD’ye daha az mal satabilecekleri için Türkiye’nin görece avantajlı olduğu pazarlara girerek fiyat ve kalite avantalarıyla işimizi de zorlaştırabilirler.
Her iki durumda da anahtar kavram, “fırsata hazır olmak”tır. Trump’ın bu hamleyi yapacağı sır değildi ve aylardır belliydi. Türkiye’yi yöneten kadrolar da bunu duymamış olamaz. O halde, fırsata hazırlandıysak, fırsatı bekliyorsak, bunun için gereken analizi ve çalışmayı yaptıysak kesinlikle kazanırız. Hangi pazarlara ağrılık vereceğimiz, hangi sektörlere öncelik vereceğimiz ve elbette üretim kapasitemizi ne kadar artırdığımız veya artıracağımız hesaplanmış olmalıdır. Sonuçta, rekabet ve pazar geliştirmek, finansal güç ile birlikte yeni kapasite gerektirir. Bir kötü örnek… Pandemide de özellikle Çin’e karşı tepki ve Çin’in lojistik problemleri nedeniyle Türkiye’nin önüne büyük imkan gelmişti ama üretim kapasitemizin sınırlı olması bunu imkanı fırsata çevirmeyle yeterli olmadı. Dış ticaretteki genişlemede ortalamayı aşamadık, iyi pay alanlardan biri olamadık.
Peki şimdi, bütün dünyanın akşamdan sabaha beklediği Trump vergilerine karşı biz nasıl bir hazırlık yaptık bakalım…
Önce ülkenin en büyük sanayi ve ticaret kuruluşu TÜSİAD’ın başkanlarını nezarete attık, seyahatleri için en zaruri zamanda yurt dışına çıkışlarını yasakladık. Ardından da ülkenin en büyük metropolünün başkanı ve cumhurbaşkanı adayı olan Ekrem İmamoğlu’nu evinden alıp (19 Mart) hapse gönderdik. Daha Trump’ın vergileri dünyayı sarsmadan biz kendi ekonomimizi kendi elimizle yeniden riske soktuk. Borsa düştü, rezervler eridi, faiz fiilen arttı, sakin sakin giden kur yerinden fırladı. Zaten yaprak kımıldasa nezle olan yerli yabancı yatırımcı üzerine battaniyeyi çekti beklemeye başladı. İki yıldır kemer sıkarak taşıdığımız ekonomi programı ağır darbe aldı. Hukuk düzeni daha güvensiz ve ülkenin yarısı bir kez daha olağan şüpheli durumunda… İç cephede durum hiç de dayanışma havasında değil.
Trump vergileri böyle bir ortama geldi.
Hal böyleyken, herhangi bir fırsata ya da imkana 18 Mart’ta olduğu kadar bile hazır olduğumuz kim söyleyebilir?
Türkiye, insani, coğrafi ve ticari potansiyeli yüksek bir ülkedir. Her fırsata hazır olabilir her krizin de üstesinden gelebilir. Eğer, potansiyelinin temelindeki demokrasi, hukuk düzeni ve fırsat eşitliği direklerini korursak… Yoksa, fırsatlar kapımızdan geçer arkasından bakakalmaya devam ederiz.















Şu anda ikinci parti durumunda bulunan ak parti çöküşünü hızlandırır inşallah.İnsanlar nefes alamıyor artık.
Yanıtla (0) (1)Ekonomi bitik duzelcek filan masallariyla daha fazla borçla sorunları büyüterek ileri atmayla sonuç ekonomik iflasa gidiyor iktidarın gerçeği görüp ona göre davranması en iyisi olacaktir
Yanıtla (0) (0)Kamuda israfı bitirmeden üniversite sayısını yarıya indirmeden adaleti tesis etmeden zorunlu eğitimi kaldırmadan öğretmeni yüceltmeden ağzınızla kuşda tutsanız balıkları kuşları yerli ve milli de yapsanız ihaları sihaları yeryüzüne hiç indirmeseniz bile hukuku üstün kılmadan daha çok sürününürüz mel mel çok bakarız tramp ne diyecek diye.
Yanıtla (3) (0)Cb mız Ekrem imamoglu boykotunda haksız kanunsuz hapse attırdı niye. Başkaları gençler korksunlarda protestolara katilmasinlar diye. Tamam cb mız biz sizden korktuk!!! bunu istiyordun bırakın gençleri.akillari başlarına !!! Geldi.
Yanıtla (2) (0)Hemen üretime dönük planlama yapılmalı.Üniversitelerl ARGE çalışmarına büyük hızla başlamalı.Dijital teknoloji ,yapay zeka,yeşil enerji v.s çalışmaları hemen başlamalı.Madenlerden hazineye katkıyı artırmalı.Hazineden yapılan köprü yol tünel harcamalar bitmeli.Milli ekonomiyi güçlendirirsek .O zaman bizimde ülkemiz devler ligine çıkar.Yoksa Osmanlı neden batmış bakın.Çağı yakalayamamış.Iska geçersek .Elin oğlu bizi de ıska geçer.Kaybeden biz oluruz.Çok çalışıp gelecek nesile merdiven olmalıyız.
Yanıtla (2) (0)Bizde ekonomi yönetimi kendi kendini tüketen bir canavarın elinde bulunuyor. Fırsat gözümüzün içine girse yönümüzü çeviriyoruz. Ham hayallerle gerçeği inşa etmek mümkün görünmüyor. İktidar değişikliğinin fayda olacağını sananlarda yanılıyor. Tek tesellisi biriken kötü enerjiyi biraz notralize etmesi olur. Devlet aklını yitirmiş siyaset ne fayda.
Yanıtla (3) (0)Türkiye artık ucuz üretim yapacak bir ülke olmanın gerektirdiği özelliklerini büyük ölçüde kaybetti.
Yanıtla (3) (0)30 yıldan fazla bir zamandır ABD ve Avrupa firmaları iṣçi ücretlerinin düṣük olduğu ülkelerde fabrikalar kurarak üretimi ucuzlattılar. Böylece Amerika ve Avrupa’da insanlar bir çok ihtiyaçlarını daha ucuza karṣılayabildiler.
Trump üretimin tekrar ABD’de yapılmasını isterken durumu 30 yıl öncesine döndürmek istiyor. Bu durum, ABD’de iṣsizliği azaltabilir ama fiyatları yükseltecektir.
Abd ye ihracatın artacağını söyleyen bazı aklı evveller, aynı tarifenin mısır a da uygulandığını göremeyecek kadar da körler. Bugün ülkemizdeki çoğu sektör ucuz işgücü diye mısır a kaçıyor. Akp hökümeti inin ekonomi prensi mamet şimşek de seyrediyor. Belli ki bunu İngiltere den ülkemizdeki sanayiyi bitirmek için göndermişler. Sanayinin ruhuna fatiha okumaya az kaldı. Görevi bitince geri gidecek.
Yanıtla (4) (0)Bu iktidar başımızda olduğu müddetçe bu ülke bir önceki günün arar hale gelir.
Yanıtla (5) (0)Ne vizyon ne bilgi ne liyakat ne adalet ne din ne iman hiç biri yok.
Çin atasözü birine kızdığında acayip günlerde yaşayasın denirmiş.
Bu ülkeye kim kızdı da bunları başımıza musallat etti acaba.
15 gün önce elektirige zam yok fiyen bakan, şimdi zam yapıyor. Yalancilaaaaar
Yanıtla (6) (0)M. Şimşek 2 yıl önce; rasyonelite, şeffaflık, mali disiplin demişti. Gitti geldi, ama yapamadi. 18 mart´la başlayan olaylar ve MB´de 27 milyar $ yandı. Trump´n hesapları gizli değildi. Bizde de sır olmayan "Terörsüz Türkiye"nin yeni bir versiyonu 1 Ekim´de aniden çıktı! Silahlara veda, barış sözleri yayıldı. Ama Ekonomi de çanlar çalıyor, pahalılık, yeni zamlar kapıda. Terör en aza inmişken, neden terörsüz Türkiye´de israr ediliyor!? Sandık gelmeli, kartlar yeniden karılmalı, ekonomi düzelmeli.
Yanıtla (6) (1)Eski Turkiyede MILLI MENFAAT duygusu gucluymus, Yeni Turkiyede bu duygu yok oldu, Yandas ve Grup Menfaati on planda. Ozetin Ozeti: Umit yok, islerimiz Allaha kalmis...
Yanıtla (6) (1)Ve, ekonomiden sorumlu bakanımız bunlar olurken ‘ekonomik programımız kararlılıkla yürüyor’ dedi.
Yanıtla (10) (0)İktidar fırsat ve imkan kaybettirmeye devam ediyor.
Yanıtla (6) (0)Türkiyeyi düşünen kim. Varsa yoksa sarayın bekası.
Yanıtla (10) (1)Almanya’da yaşayan,faal olarak çalışan bir insan olarak;çılgın Trump’ın gümrük tehditlerine karşılık Almanya Türkiye dahil bir çok ülkeyle serbest ticaret anlaşması yapmalıdır.Almanya üretim ve ihracat ülkesi olduğu için başka seçenek yok gibi görünüyor!
Yanıtla (2) (0)Biz alışığız bakmaya, bakmayıp birşeyler inşa etse idik. Başımız da ne terör nede ekonomik sorunlar olurdu. Verdiğin sözler yerine getirilmez ise nasihat olur, oda yaz gelince.
Yanıtla (5) (0)