Trabzonspor’un ilk yarı karnesi II

TEKNİK DİREKTÖR ABDULLAH AVCI

Okuyucular hatırlayacaktır, bir önceki yazıda Trabzonspor’un ilk yarı performansını yönetim ve özellikle başkan A. Ağaoğlu açısından kritik etmiş, çeşitli değerlendirmelerde bulunmuştuk.

Bu yazıda ise geride kalan 13 haftayı teknik direktör A. Avcı ve ekibi açısından değerlendireceğiz. Daha sonraki irdeleme de futbolcular ve özellikle bazı futbolcular hakkında olacak.

Geçen sezonun şampiyon teknik direktörü A. Avcı’nın 2 yıla yakın süredir başında bulunduğu Trabzonspor, hatırlanacağı gibi A. Avcı Hoca öncesi oldukça sıkıntılı bir durumdaydı. Kalesinde Uğurcan Çakır gibi bir kaleci olmasına rağmen ligin en çok gol yiyen takımıydı ve sıralamada da tam 17. idi. Avcı, camianın çok da benimsemediği bir tarz olmasına rağmen savunma organizasyonunu önceleyen bir organizasyon üzerine odaklandı, oyuna öyle başladı ve bunda da epeyce de başarılı oldu.

Rakiplerin gücünü kontrol etmeyi ilk planda düşünen bu sistem çok sayıda ve sık sık pozisyon üretmek yerine, topun ve oyunun kontrolünü mümkün olduğunca elinde bulundurarak karşı hücumları minimize ederken, karşılığında da kendi hücumunu belki çok sayıda değil ama etkili ve sonuca yakın nitelikte organize etmeyi amaçlıyordu.

Camia ve tribünlerin önceleri biraz burun kıvırma biraz da “acaba” diye baktığı son dönemlerin moda tabiri ile bu “geçiş oyunu”, kazanılan birçok maçın ardından, futbolun soğuk ama kesin tabirlerinden “kazanan haklıdır” klişesini de yanına alarak camianın değilse de tribünlerin önemli bir kesiminin desteğini almayı başardı. Tribün desteği ve futbol takımını, yani ateş ve barutu bir araya getirmeyi başaran hoca, oyun sistemi ile ilgili eleştirilere” kadronun yapısı ve oyuncu kalibresi gereği zorunluluk” açıklaması getirirken ilk başarısını da sonraki sezon başında süper kupayı alarak gösteriyordu.

2021-2022 sezonuna oldukça tecrübeli ve kendini kanıtlamış transferler ile başlayan Trabzonspor ve teknik direktör Avcı, süper kupadan sonra daha sonraları bu kupayı kazanacak olan AS Roma ile oynadığı Konfederasyon kupası maçlarında da göz doldurup rakibin ünlü teknik direktörü jose Morinho’nun da övgüsüne mazhar olmuştu. Nitekim Avcı yönetimindeki Trabzonspor,38 yıllık “resmi” şampiyonluk özlemini sona erdiriyor ve oldukça sansasyonel bir şampiyonluğa imza atıyordu.

Ancak 2022-2023 yani bu sezon başladığında, futbolun soğuk ve acımasız tabirlerinden bir başkası bu kez Abdullah Avcı’nın karşısında buz gibi durmaktaydı;” futbolda dün yoktu, sadece bugün vardı”.

Şampiyon kadroyu koruyamayan ve yeni alınan transferlerden (en azından henüz) geçen sezon alınan kadar verim alamayan Trabzonspor, ilk 13 maç sonunda geçen yıl lider ve namağlup olarak 33 puan toplarken, bu sezon sadece 23 puan toplayıp ligde de 6. Sırada bulunmakta. Üstelik şampiyonluğun en önemli ödülü olan Şampiyonlar Ligine de elenebilecek seviyede bir kura çekilmesine rağmen veda edilerek. Hatta oradan elenerek gidilen Avrupa Ligine de tutunamayıp Avrupa macerasına Konfederasyon Kupası play-off turundan devam etme durumunda bordo-mavili takım.

E tabi şampiyonluğun övgüsü sunulan teknik direktör Avcı’ya bu kez eleştiriler gelmeye başlıyordu. Öte yandan göreve geldikten sonra 3 kupa alan ve şampiyon olan A. Avcı’ya eleştiriler de artık yükselen bu çıta üzerinden yapılıyordu.

Bize göre hoca da bu zaviyeden bakıyor ve bir nevi strateji hatası yapıyordu. Zira kadro bütünlüğü transfer zamanlaması ya da sakatlık vs. sebeplerden dolayı bozulan Trabzonspor, bu sezona geçen sezon kadar oturmuş ve uyumlu bir kadro ile başlayamamıştı.

Burada hocanın sorumluluğu bir yana, bu tespiti yaparak önceki temkinli duruşunu koruyabilen bir Trabzonspor’un, ısrarla kazanmaya çalıştığı A. Demirspor ve özellikle Antalyaspor maçlarında razı olabileceği mütevazi iki beraberliğin ve aynı format gereği olduğunu düşündüğümüz (öne geçildiği halde kontrol edilemeyip korunamayan) Konyaspor ve Ankaragücü maçlarından kaybedilen 4 puanın pekâlâ artı hanesinde olabileceğini düşünmekteyiz, naçizane.

Goygoycu tarafın sürekli eleştirilerine (ki maalesef bu eleştiriler kulüp içerisine kadar uzanmakta) rağmen Trabzonspor kadro yapısı elverdiğince (ki mevcut kadro 2 yıl öncesi ile mukayese dahi kabul etmezken) sahayı, oyunu ve topu kontrol edebilmeliydi. Çünkü başarılarını yani 2 yılda aldığı 3 kupayı, şampiyonluğu, derbi galibiyetlerini,30 maçlık iç saha namağlupluğunu, şampiyonluk puan ortalamasını vs. bu” kontrol edebilme” sonucu elde etmişti.

Şampiyon oldunuz diye artık bütün maçların kazanmanız gerekmiyor çünkü. Aynı eleştiri, bize göre çok büyük kayıp olan “Şampiyonlar Ligine veda” maçlarının ilkinde Kopenhag maçı için de geçerli.

Öte yandan Trabzonspor’a uzun zamandır musallat olmuş olan ve dertleri asla Trabzonspor’un başarısı olmayan, çocukluluğumuzda “izmarit toplayıcıları” diye tabir edilen faydasızları anımsatan ve gerek kongrelerde gerekse normal dönemlerde sürekli sirkülasyon oluşturmaya çalışan kesim, sosyal medya ve bazı farklı ortamlarda sürekli olarak bir kaos ve devalüasyon çabasında, çıkarları gereği.

Ancak kulübün başarılı olmasını isteyenler ve “bu sezon da neden şampiyon olunmasın” sorusunun sahiplerinin pozitif eleştirileri ile bu goygoycu tayfayı karıştırmamalı.

Teknik Direktör Abdullah Avcı en iyi bildiği oyunu oynatmalı, eğer kadroda bu oyunu tatbik edecek nicelik ve nitelikte futbolcu yoksa da bunların transferi için yönetime başvurmalıdır. İçinde bulunduğumuz devre arası ve hemen akabindeki transfer süreci bulunmaz fırsattır. 14. Hafta oynanacak olan Fenerbahçe maçının kazanılması, revizyonist çalışmalar ve motivasyon adına şimdilerde azalmaya yüz tutan krediyi sağlamaya fazlası ile yeterli olacaktır.

Yoksa goygoycu tayfa, uğultuyu daha da yükselterek haklılıkların ve haklıların izmaritçilerden ayrılmasının zorlaştığı tozlu, dumanlı ve gürültülü ortamı oluşturmak için avazları çıktığı kadar bağırıp çağırmaya, en iyi yaptıkları iş olan “entrika üretmeye” ve eğer bunu becerebilirlerse de Trabzonspor’u yeniden “istedikleri gibi at koşturdukları” ortama ve en az birkaç yıl geriye götürebileceklerdir.

YORUMLAR (10)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
10 Yorum