Diller kelepçelenmiş!
Memleketimin her yerini sarmış zulüm rüzgârları
Ne de sert esiyor, ne de içimizi titretiyor
Her köşede zalimler, güçsüzleri ezen çok
Öyle gözler dönmüş, öyle gönüller mühürlenmiş
***
Diller kelepçelenmiş, unutulmuş garipler
Can belada, kalp arafta, kaba kuvvet en önde
Vicdanı bulan yok, hakikati arayan yok
Öyle canımızı yakmışlar, öyle ahımızı almışlar
***
Ortak hafızamız altüst edilmiş, değerlerimizin üstü çizilmiş
Yıldızlar parlamıyor, ayda güneşte görünmüyor
Bir köşede Hasankeyf ağlıyor, Ağrı Dağı zaten hep öfkeli
Bir kuru adalete muhtaç kaldık, bir yandık, bir solduk
Bir üzmüşler biz kalabalıkları, küstürmüşler garipleri
***
Canlarımızı incitmişler, ümitlerimizi toptan yakmışlar
Geriye kalan sızı, zaten hep bizde fukaralık
Geleceğimiz de kaçtı gitti, kaldık mı bir başımıza?
Öyle karanlıklardayız, öyle özlerimiz darda
***
Bir gülümseme bize çok görülmüş, eziyet etmişler gariplere
Çare nerede dersen bilen yok, muhtaç olduk bir kuru sevgiye
Felek de şaştı kaldı, bir yol gösteren yok mu bu kirli düzende?
Neşet Ertaş’ın dediği gibi ‘usandım bu canımdan aman aman, derd ile geze geze’ diyesim var!
*****
Elbet bu boran da geçecek!
Elbet her köşede şarkılar söylenecek, kahkahalar atılacak!